bugün

bende böyle olmak istiyorum
http://www.youtube.com/watch?v=nUDXUeI6KF8
2.5 sene sonra sap olmaktan kurtulduktan sonra aile meselesi yüzünden tekrar sap oldum, 2012'nin en bahtsız adamı olmaya adayım sözlük, fazla kafaya da takmadım ama birisi alkol getirirse hiç fena olmaz.
rhcp nin californication klibindeki oyunu senelerdir arıyorum.
bi şeyler eksik hayatımda, bi şeyler gerçekten çok eksik ve ben gittikçe umutsuz olmaya başlıyorum. sanki istediğim gibi olmayacak hiçbir şey... ama yinede küçük bi umudum var be sözlük. belki hala çok geç değildir.
şehirler arası otobüste uyuklarken muavinin kek meyvesuyu servisine başladığı an uykumuzun kaçma hızı ışık hızını siker atar.
blogumdan başka kimseye anlatamıyorum bazı şeyleri. en güzeli.
(#17888109) kardeşimsin..
sözlükten en nefret ettiğim an maç sonu anı. Adam gibi bir entry girsen bile okunmuyor. Neyse maç sonrası en son uğranılacak yerlerden birisi sözlük.
Her gece daha berbat.
daha sağlam kazıklar.
arkadaşlarınızdan yediğiniz veya sevgilinizden gelen kazık değil, ailenizden yersiniz en sağlam kazığı. çünkü en çok onlara güvenip inanırsınız.

bu gün
kalan eşyalarım kapının önüne kondu.
büyük bir soğuk kanlılıkla aldım
döküldüm yolda.
ne yaptığımı bilmiyorum.
gözlerim en az içim kadar dolu.
dokunsalar ağlayacağım.
her zaman mı hüzün olur

ne kadar iyi olsan bile, tutunmaya çalışsan bile anladım ki bu gün
koyarlar valizini kapının önüne, ve git derler.

şimdi toplan.
dayan bir tutanağa.

itiraf ediyorum.
isyanım gerçekten büyük.
hak etmedim hiçbir şeyi ben.
ne böyle bir aileyi ne de taşıyamayacağım bu yükü.
her gün ayrı bir sorun.
içtikçe yazıyorum. içmek çözüm olmasa bile.

Sağlam bir tekme yedim bu gün ailemden.
arada gittiğim evime bu saatten sonra gidemiyorum.
sebebi ise yük oluyorum.

ben doğduğuma pişman oldum sözlük.
benim varlığımmış onları yoran.. ağır geliyormuşum.
amına koyayım napayım ? nerde ne yapmalıyım.
kaç yaşındayım da dağları deleyim.
Bu gece bitmez. En az hüzünler kadar.

edit: alkol biter, gece biter. çeliştim farkındayım.
çok özledim...
gözüm açık uyuyormuşum. mecburen göz bandı takıyorum.
- ben nekadar önemli biriymişim arkadaş. bitmedi gitti benimle zorları, ne alıp veremedikleri var hala anlamış değilim. yani düşünüyorum da sevgilim bana eski sevgilisini anlatsa, "ne diyon la sen" derim. allaha şükür akıllı mantıklı biriyim "la bu adam bana bunu bukadar anlatıyorsa, demek hala aklında, demek hala arada sırada da olsa aklına geliyor" diye düşünürüm.

- hiç bişey yaşamamış adamdan korkarım. yüksek lisansta bir arkadaşım var, mühendis kendisi ve tek amacı hatun kaldırmak. içelim, gezelim, tozalım vs vs. adam lise ve üniversite hayatı boyunca yurtta kalmış. şimdi işe girmiş ayda enaz 3binlira kazanıyor ve herşeye okadar aç ki, korkuyorum kendisinden. karşısına çıkacak evlenecek kıza allah başka dert vermesin. çünkü bu adamın gözü aç, hiç bişey tatmamış ve aç köpek gibi etrafa saldırıyor. ben o çocuk için üzülüyorum çünkü zamanında ona benzer birini tanıyordum, bir kadın vajinasına penisinden önce elini sokacağı için ağlıyordu. * tek dileğim iyi insanların karşısına doymuş insanlar çıksın.

- dişlerimde tel vardı, yıllarca kola ve gazlı içecek içedim. 3ay önce tellerim çıktı, çok sevmememe rağmen kola içeyim dedim. hani hayatında ilk kez kola içen çocuklar gibi oldu yüzüm ve bu kola denilen şey çok şekerliymiş, zero fena değil ama.

- iyi yemek yaptığım söylenir ama artık yemek yapmıyorum. bi ara sevgilimle okadar kilo aldıkki artık bıraktık yemek yapmayı, artık mayonez bile yemiyoruz.

- yıllarca yanlış bölümde okumuşum, meğer benim yerim istatistik değil ekonometriymiş. geçte olsa bunu anladım.

- çocukların sayısal zekası annesine çekermiş, yani yapılan bilimsel araştırmalar bunları gösteriyormuş. sahip olduğum beynin enazından toprak olmayacağını bilmek çok hoşuma gidiyor.

- bilgisayar işlerinden pek anlamam, daha doğrusu teknolojiden pek anlamam. hatta hala daha tarayıcı olarak explorer kullanırım. ama herhangi birinin, adını soyadını ve nerede yaşadığını söylediğiniz taktirde 10dk içinde tc kimlik numarası dahil annesinin 10.sevgilisine kadar bulabilirim. *
- en sevdiğim şeylerden biri arada kız arkadaşlarımla buluşup bişiler içmek. her nekadar kahkalarımızdan dolayı mekanda oturan herkes bize baksada, alıştık artık.

- alış-veriş danışmanlığı yapmaya karar verdim. kendime bi blog açıp, ankara'da ne nerde kaça alınır, ankaranın en güzel mekanları nereleridir gibi bilgiler paylaşayım diyorum.

- bir blog açsam enazından özennti bi kaç takipçim olacağını biliyorum ama asosyal insalara ankara'yı öğretmek istemiyorum.

- geçenlerde yolda sevgilimle giderken benim bi arkadaşımla karşılaştık, çocuk benimle ilgili espiriler yapmaya başladı, benimki gayet güzel cevapladı. arkadaş bizim yanımızdan ayrıldıktan sonra "ben sevgilimi kimseye ezdirmem " gibi bişeyler söyledi çok hoşuma gitti, çünkü bir ilişkide "iyi-kötü" herşey iki kişi arasında olmalı, bunu başka insanlara anlatmanın bi anlamı yok, ama anlatanlar tabi var acıyorum kendilerine.

- annemle haftasonları elimize kahvelerimizi alıp revolution izliyoruz. kadın benden bağımlı oldu arkadaş.
gülme sen anca somurt diyosun da ağlayabilirim onu biliyo musun?!
beyaz bir suratım yok bildiğin zenciyim.
yoruldum, ömrümü adayacağım insanı bulamamaktan yoruldum,yollarda yağmurdaki bir serçe kadar yalnız olmaktan yoruldum, aşkımın yanımda olmamasından yoruldum, insanların birbirine kötü davranmasından yoruldum. her gün yalnızlığın verdiği acılardan ve her karşıma çıkan kadının acaba o mu benim hayatımın aşkı diye umutlanmaktan ve hayal kırıklığına uğramaktan usandım. çok fazla var sanki her an kafama cam parçaları batıyor.
iyice manyağa bağladım sözlük. entry girmeden duramıyorum. bugün bu entrye kadar 259 bu hafta 1026 toplamda 9861 entry girdim. sözlüğe yapıştım kaldım iyice. ne oluyor ulen. *
biri kapanış cümlesi olarak 'affet' diyosa, öteki giriş cümlesi olarak 'burdan defol git de ne halin varsa gör yeter ki git' diyosa, kalan jager de bittiyse, e müşterisi de çıkmadıysa absinthi açmamak için bi sebep yok. *
(bkz: yalnız başına absinth içmek)
Artı oy veren kardeşler tarafından bombardırmana tutuldum. neler oluyor bizeee, neler oluyor gülüm?

#17889581

edit:imla

amuğagyim, eski vermeye başladı.. noluyo lan!bir!11
üçüncü sınıfın birinci dönemi sonrasında ilk sahip olduğum saatin benim için çok özel olmasıdır itirafım. casio f-91w

hep isterdim bu saati. çünkü ışığı vardı ve alarmını kurduğun zaman 20 defa öterdi. her saat başında da 2 kere öter, sınıfta bu saate sahip olanlara bir karizma katardı. ben de istemiştim, ama önüme bi hedef koydular. bütün derslerim 5 olursa eğer saate sahip olabilecektim. ne yazıkki 2 tane dördüm vardı ve babam hedefi gerçekleştiremediğim için almadı saati.

ama dedem vardı benim... hiç bir şeyi esirgemezdi. babam da esirgemezdi, sadece biraz daha hırslı yapmaya çalışıyordu beni, ama dedem dayanamazdı buna. kızdı babama. bildiğin 40 yaşında adama hala sokakta oynayan veletmiş gibi fırça attı sonra döndü beni teselli etti. iki gün sonrada manavgata gitmişti dönüşte tabi saati almış, güzelce sardırmış, paketletmiş ve bana getirdi.

hayatımın ilerleyen yıllarında birçok hediye aldım. hatta 200-300 tl'lik saat bile aldım hediye olarak, laptop aldım, iphone aldım, kindle fire aldım ama hiç biri beni bu casio saat kadar heyecanlandırmadı da mutlu da etmedi.

biricik dedem benim. her şeyi alırdı bana. saati de almıştı. 97 yılı falan olması lazım. ilkokul üçüncü sınıfta, saati koluma takıp gururla okula giderdim. derslerde her saat başı iki kere bipbip demesi inanılmaz mutlu ederdi beni. gel zaman git zaman o saati lise ikiye kadar taktım ben. çok işimi gördü. denize girerken o saati çıkarmamak inanılmaz bir haz veriyordu bana çünkü üstünde kocaman 'water resist' yazıyordu. su geçirmez! gece yattığım zaman yorganı kafama çeker ışığını yakardım. yorganın içini nasıl aydınlatacak diye, çok mutlu olurdum.

lise ikiden sonra biraz ergenliğin verdiği beğenilme duygusuyla çıkardım o saati, koydum eve bi yere. yerine bi kaç çeşit farklı saatlerim oldu.

sene 2012 ağustos ayı...

bi telefon geldi. alzheimer hastası olan dedem ölmüş. kocaman 87lik çınar çökmüş. gittim apar topar eve. dedemle ben aynı odada kalırdık. dedemin cansız bedeni duruyor orada, bi kaç saat sonra yıkanıp defnedilecek. girdim odaya. anlamsız anlamsız baktım ilkokuldaki çalışma masamda dedemin yüzüğünü gördüm. çıkartıp koymuşlar oraya. sanki bi şey bulacakmışım gibi masayı karıştırdım, hemen çekmeceyi açtım. dedemin bana taa 97 yılında aldığı casio saatim hala oradaydı. pili bitmiş, durmuş. ekran göstermiyor bi şey. keza dedem de öyle oda bakmıyor bi şeye zaten. bütün anılarım gözyaşı sandalıma atlayıp bir yolculuk yaptı... 20 dakika belki de 30 dedemin cansız bedeninin yanında elimde saat oturdum. dedeme baktım. o bana bakmadı ama, bakamadı...

bazen eşya insana çok şey ifade eder. halbuki altı üstü bi plastik saat. şimdi yurtdışındayım. saate yeni pil taktırdım. üzerinde de türlü çiziklikler var ama hala çalışıyor. her baktığımda da dedemin onu bana verirkenki yüz ifadesi beliriyor gözümde. dolabımda duruyor. arada takıyorum da. sebepli bir mutluluk veriyor bana.

öyle bir saattir işte. bu da böylesine girdiğim ilk ve tek itiraftır.
itiraf edecek bir şeyim kalmamış...
Sözlük en yakın arkadaşlarımdan daha çok dinledin beni. sağol, varol...
insan evine ne kadar kapanirsa o kadar yalniz kalirmis. Harbi butun gunum yalniz ve film izlemekle gecti. 4 tane film izledim arkasindan derbi macini, arkasindan 2 tane film daha ve gün biter. Ne kadar bos insanmisim bugun meger. Universite ogrencisi olmak zor meslek.

edit: harf düzenleme.
beklediğim biri var, onun beni düşünüp düşünmediğini bilmeden...
Üniversite bitti formasyon alamadım, seneye belki olur.bir işe girmek istedim olmadı dedim seneye formasyon alana kadar bir ışte calisip para biriktiririm polislik mülakatında sağ dizimin bağı koptu ayakta durunca ağrıyor. zorunlu sağlık sigortası belli olunca gidicem doktora göstermek için. seneye kadar askerligi en azından aradan çıkartırdim ama bağ kopuk komandoyu isaretlemistim bağ kopuk olunca askeriyede ameliyat ederlerdi ama ben çakı gibi asker olmak istediğim için onuda yapamadım daha kısaca bende böyle şans oldukça feleğin çemberine comagida sokamam döner gotume girer oda. Hayatta hiçbir şey yolunda gitmiyo aşk, arkadaşlık konularına hiç girmiyorum çünkü yuh böyle hayat mi olur dersiniz? Bu arada polislik mülakatında sakatlandigim gün okulda mezun olanlar için Fotoraf cekimi vardı onuda kaçırdım. arkadaslarimla fotoğrafım yok.
34 saat çok uzun bir süre bence. önü de açık mesela bu sürenin. o 34 saat uzayacak böyle sonsuza varacak.
ne zaman ampulü ediz hun' un bulmadığını öğrendim, o günden beri hayat hep hayal kırıklığı benim için...