bugün

öndeki taksiyi takip et repliğini kullanmak için can atıyorum.
düğün için makyaj yaptığı halde güzel olan bir kız bulursam evleneceğim.
yarın büyük ihtimalle 4. kez red yiyeceğim sözlük. kendimi sikmek istiyorum resmen sinirden.

neyse umut edelim bari başka bi bok yediğimiz mi var 22 yıldır.
hava pek sıcak. ve ben "her yerde kar var" dinliyorum.
http://www.youtube.com/watch?v=VYnW2MVK8FI
dikey çizgili elbiseler giymenin daha çekici gösterdiğini düşündüğümden, önemli buluşmalarıma giderken mutlaka bu şekilde giyinirim.
#16157168 entry de beni güllü dinleyen tipe benzeten arkadaş yine gözüktü ve geldi gelmez olasıca. napıyorsun dedi görmüyor musun güneşleniyorum denize giriyorum. beraber girelim mi falan derken sıcağında etkisiyle tuttuğum gibi denize de attım kendimi de serin sulara gömdüm. bu sefer kesin benden iyice tiksinir falan derken. ohh iyi oldu su zaten soğuk olduğu için anca girebiliyordum demez mi. al buyur burdan yak gibi oldu. ama gene güllü muhabbeti açacak diye korktum. sonra telefonundan hayko cepkin açtı da biraz iyi oldu.
silgimin arkasıyla silenlerin saçını başını yolarım ama hocalara soru çözdürürken...
(bkz: içi içini yemek)
yolda yürürken fark etmeden ezdiğim karıncalar için çok üzülüyorum.
malesef bu gun sikim dassama denk degil sozluk.
nazar degdi galiba,
dassam ayni boyda ama sikim biraz cekti galiba... ufak duruyor...
hayatin amina koyayim... hic keyfim yok...
bir hafta tatile gittim sözlük. eve bir geldim ki evde böcek mi dersin kertenkele mi dersin! hayır böcek neyse de kertenkele nedir sözlük soruyorum sana. tamam ev biraz pis olabilir, tamam çok pis olabilir kabul ama kertenkele olmamalıydı sözlük.
4 ay sonra bugün acil kapısından ilk kez girdim. o koku, o sesler , o ortam başımı döndürdü resmen. her şeyi yeniden yaşadım.. hastanelerden artık nefret ediyormuşum onu farkettim.
itiraf ediyorum buraya hiç güzel bi itirafımı yazmak nasip olmadı sözlük. biliyorum sen de dert babası oldun ama idare et. yine canım sıkkın. çok istediğim bişey olmadı... yollar kapandı. hayallerim yıkıldı. hayırlısı olsun ama üzülüyorum sözlük. anlaşılmadığıma üzülüyorum. sustuğuma kızıyorum ama konusamıyorum.hani bi şarkı vardı ya:
konusamıyorum konusamıyorum konusamıyorum..
konusursam gözyaslarım beni boğacak,
biliyorum, görüyorum, konusamıyorum...
neyse bir gün inşallah güzel bi anımı anlatmak nasip olur. umutluyuz...
üniversitede kızlar teklif ediyormuş yalanından daha çok ''üniversitede kalma yok'' yalanına inanmıştım. kendi kendime ''ulan üniversitede kalma olayını, kalınca öğreniyoruz'' diye iç geçiriyordum az önce. sonra aklıma geldi ki; o söz, üniversitede kalma yok değil de, kalman için mal olman gerek idi. nasıl şartlamışsam artık kendimi kalma yok olayına. ama hata bende. yok aşık oldum, yok hava soğuk, yok yine aşık oldum, yok kahve taştı ocak battı... final haftasında, 3 aydır tozu alınmayan dolabın tozunu alır, sonra tüm evi temizlerdim falan filan.
sözlükteki anket olayını anlayamadım. 2 saat nerede lan bu anketler diye arandım durdum. lakin öyle değilmiş
kendi kararımla ayrıldığım sevgilimi özlüyorum ve onun umrunda değilim artık. *
bazen diyorum ki hayırsız olsa bile olsa. hatta hayırsızsa bile zamanla hayra dönse falan. şu ilahi adalet denen şey çarkını üstüme kırsa da bir torpil geçse ben patoz olmadan. ne olurdu be. iyi olurdu yahu. vallahi tadından yenmezdi hatta. hayırsızsa bile hayra döndürsen ya şu durumu rabbim, çok mu şey istiyorum bugünlerde senden. hep senin yüzünden, benden ayakkabı bağcığına kadar her şeyi isteyin demeseydin bu hale gelmezdim. bu kadar yüzsüz olmazdım.
odunum. katıksız.

şişman sevgilim olsun istiyorum. zayıf kızlar daha çok yeyip içiyor çünkü, şişmanlar rejim mejim derken masrafsız oluyor diye düşünüyorum. gerisi sen düşün artık. bi dk lan hem odun hem cimri. hasiktir ben olsam kendimle çıkmazdım. niye çıkıyım ki zaten amk? neyse cafer bez getir sen tez olsun.
ben ki, 1,5 ay içinde 27 kredilik dersin yükünü omuzlarıma almış olan ben... ancak koskoca bir senede geçilebilecek dersler... ve artı olarak geleceğe dair tüm kaygılarımın yükü... bunca yükün altında eziliyorum...
duş almamış, terli terli otobüse binenlere çok fena sövüyorum. bir de sabahın yedisi'nde sırf koltukta oturabilmek için koca kıçıyla dağ deviren insanlara kaşlarım çatık bir şekilde taciz ediyorum. hatta içimden telefonun tersiyle suratlarına vurmak geliyor. sabahları erken kalkmak yaramıyor bana. tatile çıkmam gerek bunu anladım.

not: otobüse terli terli binmeyin. sabah sabah çekilmiyorsunuz lan.
lisede en sevdiğim bir hocamı rüyamda gördüm aslında sevmek denmez aşk denir. ama geçtii.
fotoğraf çektirmekten korkuyorum.

evet garip ama korkuyorum. o karedeki herkes giderken benim hala hayatta kalmam. o zamanlar geçerken benim hala hayalimde tutmam... bana yalnızlığımı hatırlatıyor. yalın olduğumu. herkes tek tek gidiyor, ölüyor. o anı canlandırıyorsun kafanda artık o bile durmuyor. unutuyorsun.
samimiyetsiz insanlardan nefret ediyorum kısa ve net.
edit: unutmusum bunu bir daha sözlük nickimi birine vermicem lan ne anlamı kalıyor sözlüğün ben nickimin arkasına saklanmak istiyorum.
haddinden fazla hassas bir burnum ve sapıklık derecesinde kokuya hassasiyetim var. dışarıdan pek de hoş durmadığımı da biliyorum ama elimde değil kokluyorum.
Şu her yanımı bir yerlere çarpma , olur olmaz yerlerde tuhaf bir böcek tarafından ısırılıp balon gibi şişmeler nerden çıktı bilmiyorum. Küçük çocuklar gibi oldum valla. Bu kış ayak tırnagimi kırıp aylarca düzelmesini beklemedim mi. Ah şu dikkatsizliğim. Az önce de yatağın kenarına vurup dizimi kanattım. Çocuklaştım kabul ediyorum. Ama kan tutar beni.
i know she doesnt want to talk me anymore.
but who cares!!!