dördüncü nesil yazardır, hoş gelmiştir.*
mütahittir. - mühendis olsa öyle yapmaz -
yavrusunu da sinek kapmıştır.
nickiyle beni benden almis yazardir. hosgelmistir.
yazardır, mandadır, hoşgelmiştir.
üniversitede akademik kariyer yapıyormuş gibi bir havası var sanki...
Ufacik tefecik birisidir zannnimca , zira sogüt dalina yuva yapabiliyordur. 4. nesil yazardir hosgelmistir...
"manda yuva yapmis sogut dalina" daki anlam**, mandanin genelde yasadigi sulak yerin kenarindaki sogut dallarini kullanarak uzerinde yatip anlanmasi** icin yer* yaptigidir. yani koskoca manda tabii ki de sogudun dalina cikip kus gibi yuva yapamaz.*

ardindan sarki soyle devam eder:
"yavrusunu sinek kapmis gordun mu"
burda da demek istenen; sulak ve batakligi cok seven mandanin gunluk zamanini gecirdigi yerde kotu sinekler ve sivrisinekler de kol gezer. bu sinekler mandanin yavrusunu isirir, yani sokar. ortada tabii ki mandayi kapacak* kadar dev sinek yoktur. ama bu sokmayla beraber mandanin yavrusu hasta olur. cumlenin devamindaki "gordun mu" sozu ise, 'aradin buldun mu' degil, 'ah yazik, zavalli yavrucuk' seklinde bir yakaristir. **
popülasyonun yoğun olduğu arazide, ev yapacak çamur bulamayan mandanın kaderidir.
nasıl birisidir diye merak edenler için geliyor.

görsel
herkesten eşit derecede nefret ediyorum tirplerininin hastası olduğum yazar. yeniymiş, neşeli komik bir o kadar da saygılı * kişilik....
hoş nickiyle ilgi çeken, içten, espritüel aynı zamanda deneyimli bir yazar.
en işlek caddedeki söğüt dalına yuva yapan ve bindiği dalı kırarak sokakta dolaşan insanların üzerine düşüp onların kolunu bacağını kıran yazar. ayrıca bu saatte hala yüzümün gülmesine sebebiyet olan sağolası yazarlardan biri..
sözlüğün en yakışıklı yazarı olduğunu iddaa eden cici yazar.**
(bkz: bunları bırak da sloganını söyle)
hiç tanışmadığımız halde, özel mesajıyla kırk yıllık dost gibi hissettiren duyarlı yazar. bundan sonra her ricası benim için çok değerlidir. insanı kaybetmemenin önemini kavramış bir dost daha kazandırdığı için çok mutlu etmiştir. çok da iyi bir yazardır.
Of-of---

Manda yuva yapmış söğüt dalına; aman aman
Yavrusunu sinek kapmış gördün mü
Amanin yandım.

Amanin amanin amanin yandım
Tiridine tiridine tiridine bandım
Bedavamı sandın para vedim aldım

Of-of---

Sabahlayin erken çifte giderken-aman aman
Öküzüm torbadan düştü gördün mü
Amanin yandım

Of-of---

Sabah ezanını okurken-aman aman
Müezzin minareden uçtu gördünmü
Amanin yandım

türkü böyle... Türküde anlatılmak istenilenin ne olduğunun anlaşılabilmesi için hem türkünün çıkış nedeni hem de yöresel özelliklerinin bilinmesi gerekmektedir. Yöre dili ve anlatımı yöresel kültür çok önemlidir. Bizce çok bilinen bir kelime yörede farklı anlamlarda kullanılabilmektedir. Örneğin ;Handan; Hoş neşeli, güler yüzlü anlamında bir bayan ismi olarak bilinmesine rağmen ,handan yörede aşağılayıcı küfür niteliğinde bir sözdür. Mayıs bir ay adı olmasına rağmen yörede taze tezek için kullanılır. 'Mayıslamış' derler mesela...

Türkünün hikayesine gelince:
Dönemin beyi tarafından halk ozanlarının yönetim aleyhine söz söylemeleri yasaklanmıştır. Bu yasağın yanı sıra saz çalıp türkü söyleyen ozan a bir eğlencede kendilerine türkü çalması emrivakisi yapılmış,bir kenara da önüne kuru ekmeklerden oluşan yemek konmuştur. Bu ortam da bu türkü nün çıktığı söylenmektedir.

Ozan da kendisine yapılan bu haksızlığı onlarla dalga geçerek dile getirmiştir.
Şöyle ki:

Tosya bilindiği gibi pirinci ile ünlüdür. çeltik tarlalarının sürülmesinde kullanılan Manda yazın sıcağında göletlere yatarak az kıllı olan derisini hem serinletmek hem sineklerden korumak amacıyla çamura bular. Bunun içinde göletlerin ve çeltik tarlalarının kenarlarında bulunan ve dalları da suyun içine kadar uzanan salkım söğütlerin dalları üzerine ,gölgesine yatar .işte mandanın söğüt dalına yuva yapması budur. Yavrusunu Sinek Kapması da yavrunun sinek tarafından ısırılmasıdır. çünkü yörede kapmak sözü ısırmak anlamındadır. "Köpek kapar" gibi.

Ayrıca ;cız tutmak; diye bir deyim vardır. Bir tür sineğin hayvanların kuyruk altlarına girip ısırması ile oluşan ve hayvanı delirten oradan oraya sıçratan bir olaydır.
Ardından ;gördünmü&; sözcüğü ile türküye devam edip akıl almaz olayların olduğunu vurgulayıp alay etmektedir.

ikinci kıtadaki ;Öküzün torbadan düşmesi ise:Öküzlerin hem yemlenmesi , ekine zarar vermemesi hemde zaman kazanmak için boyunlarına takılan yem torbasının öküzün boynundan çıması ve öküzün yemeden içmeden kesilmesi anlamını taşır.

Üçüncü kıtadaki müezzinin minareden uçması da erenlere karışması ermesi anlamındadır.
Bağlantı bölümünde de tirit yemeğini emeği karşılığı hak ettiğini anlatıyor. Tirit: kuru ekmekleri sıcak su ile ıslatılarak yapılan bir yöre yemeğidir. durumu iyi olanlar et suyu soğan ve kıymada ilave edebilirler.

Türkü baştan sona içinde doğruları anlatan fakat ilk bakışta anlamsız gibi görünen bir ifade taşımaktadır. Ozanın ince zekası hiciv sanatının çok güzel bir örneğini sunmuştur. Özellikle farklı anlam taşıyan kelimeler seçilmiş ;kendine yapılan haksızlığa onlarla alay ederek ;eğlenerek dalga geçerek cevap verilmiştir.

Ayrıca Türkü melodik açıdan da çok zengindir. Hoş ritmik bir yapısı vardır .Bu nedenle üç kuşak Halk Müziği sanatçıları tarafından Repertuarlarına alınmışlar ve kasetlere okumuşlardır. Zehra Bilir, Belkıs Akkale ve Kubat bu sanatçılara örnektir.
süper 1 kişisel iletisi olan yazar.

"üşeniyorum öyleyse yarın."
söğüt dalının kırılmasına sebebiyet veren yazar.nickine hayran kaldım.
(bkz: yavrusunu sinek kapan manda)
tamamen mandanın kendi tercihidir. söğüt ağacı sağlamdır. bundan mütevellit mandanın söğüt ağacını baz alarak bir yuva inşaa etmesi normaldir.
kayın ağacı da sağlamdır aslında. ama manda tercihini söğütten yana yapmıştır. söğüt ağacı tırmanılması zor bir ağaçtır düşünürsen..
manda o kadar kıvrak mıdır acaba?
deprem yönetmeliğine uygun bir yapı olur mu peki ? gerçi burası türkiye.. manda zeytin ağacına da yuva yapabilir pekala..
çilek de bu mevsimde güzel gider sanki. ama zeytin her zaman kahvaltılıktır.. lor peyniri ayrı bir güzelliktir.

(bkz: kayışın kopması)
vefasız eski bir dost.