bugün

Türklerin ölüm fermanı.

1) beğenmediğiniz ittihat kadrolarının sayesinde ilan edilen 2. meşrutiyet olmasa idi hukuken geçersiz sayılan bir antlaşma olmayacaktı,
2) mustafa kemal paşa ve önderliğindeki kurtuluş harbi olmasa idi her şeye rağmen uygulanacaktı!

imzacılar için; (bkz: saltanat şurası)
Çakal sevindiren antlaşma bunların dedeleri de böyleymiş.

Yunan ordusu ingiliz ordusu halife nin ordusudur diyen cuckoldcu swingercı orospu çocuğuymuş.

görsel
atatürk partisinin savunacağını iddia ettiği partinin onaylamak istediği anlaşmadır.
Projedir, Yunanistan haricinde hiç bir ülkenin meclisinde kabul de edilmemiştir.
Gerisi kemalist palavrasıdır.
lozan ı dilinden düşürmeyen arkadaşları bu antlaşma ile ilgili olarak da yorum yapmaya davet ediyoruz...
görsel

fatih sultan mehmet'i olaya müdahale ederken gösteren bir karikatür.

(masadaki kağıt : "sevr anlaşması" (sevr muahedesi))
görsel

Fatih Sultan Mehmet, kabrinde Sevr Anlaşmasını imzalayanları endişe ile izliyor...(Milli Mücadele Yıllarından Bir Kartpostal).

Sevr antlaşmasına tepki olarak yapılmış kartpostal.
Serv kötü de lozan iyi mi diye sorulması ve düşünülmesi gereken bir anlaşmadır.
Sevr in resmiyeti yoktu kağıt üzerinde oyalama taktiğiydi. Lozanda savaşı kazandığın halde elinle toprakları verdin bide tazminat ödedin bide uğrunda öldün, şimdi soruyorum madem ne gerek vardı savaşıp uğrunda ölmeye?
Bayrakları bayrak yapan üzerindeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.
Uğrunda öl elinle ver.
Osmanlının ölüm fermanı deselerde aslında öyle değil. Osmanlı ailesini garanti altına alan onların hayat güvencesini veren bir antlaşmaydı.

Sevr ile Asıl ölüm fermanı Türk halkına kesilmişti.

(bkz: lozan antlaşması).
Ülkenin %50 sine sorarsak sevr lozandan iyidir derler.
fiili olarak milli mücadelenin başlama nedeni olan, 98 sene önce bugün itilaf devletleri tarafından osmanlı devletine imzalatılan güya barış antlaşmasıdır.
hülya avşar'ın doğum gününün bu tarihe denk gelmesini ise ateistler bile açıklayamaz. çok isabetli bir tesadüf olmuş.
"sevr antlaşması, (fransızca: le traité de sèvres), i. dünya savaşı sonrasında itilâf devletleri ile osmanlı imparatorluğu hükümeti arasında 10 ağustos 1920'de fransa'nın başkenti paris'in 3 km batısındaki sevr (sèvres) banliyösünde bulunan seramik müzesi'nde (musée national de céramique) imzalanmış antlaşmadı.
Vatanım sensin şuan bu antlaşmayı işliyor. Süper ötesi olmuş. Çomarları ilgilendiren durum yok tabi.
Zaten kemalist bir dini grubu değil kemal'in takipçileri anlamına gelir.
görsel

--spoiler--
ilk gördüğümde, gözyaşlarına boğulduğum bu haritayı, sizlerle paylaşmak istiyorum.. Halen daha baktıkça boğazım düğümlenir.. Paylaşan büyüğümün elinden, küçüğümün de gözlerinden öperim...

5 Mart 1921 tarihli Sphere gazetesinde çıkan bu harita, o dönemin ne yazık ki Türkiye haritası arkadaşlar.. Yani, Osmanlı haritası bile değil.. Hani uygulanmadı, imzalanmadı dedikleri Sevr var ya, işte o Sevr haritası.. Fakat, sarı renk ile işaretlediğim bölgeler, yani dedelerimize bırakılan toprakları, bakınız nasıl belirtmişler.... Kemalistlerin nüfuz bölgesi, Kemalist nüfus demişler... Altta yazanlar ise, bambaşka bir açıklama...

Bakın ne diyorlar lütfen çocuklarınıza öğretin bunları, lütfen..:

''Kemalistler ya da millyetçiler, gölgeli alanı etkin biçimde kontrol

ediyorlar.. Onlar, yunanlar tarafından Ege'den sürüldüler fakat

Trakya'yı, izmir'i, ermenistanı ve Basra körfezi altındaki bütün

Mezapotamya'yı talep ediyorlar''

Hepiniz şahitsiniz arkadaşlar.. 1921 yılının ingilizleri, kendi vatanını, bayrağını, inancını savunan biricik Türk Ulusuna Kemalistler diyorlar ve onlar bunu bizleri aşağılamak için kullanıyorlardı.. Ordularımız izmir'e girdiğinde de, ''Kemalistler izmir'i işgal etti'' diye haberler yaptılar.. Onların gözünde vatan savunması yapanlar, Kemal'in adamlar yani Kemalistlerdi! işte görün, Kemalistlerin yani Türkün başına ne gelmiş! ingilizin kendi ağzından okuyun! Kovulmuşuz Ege'den! Konya ovasına! Ve o halde bile Trakya'dan Mezapotamya'ya kadar topraklarımızı istemişiz! Bu harita, Londra Konferansı günlerinde yayınlandı! O konferansta bize dediler ki, direnmeyin artık, Sevr'de küçük değişiklikler yapalım, bitsin bu mesele! Kabul etmedik! Çok şükür ki kabul etmediler! Osmanlı temsilci Tevfik Paşa'ya söz verdiklerinde, Tevfik Paşamız, ''artık Türk Milletinin gerçek temsilcisi Osmanlı değil, TBMMdir'' deyip, sözü Bekir Sami Bey'e bıraktı! O gün Tevfik Paşamızın başında da fötr şapka vardı!

Bugün bunların hiçbirini bilmeyen insanlar, Kemalist kelimesini aynı o günlerde olduğu gibi aşağılar gibi kullanıyor! Çünkü hepsi ingilizin günümüzdeki gizli askerleridir.. işte sonunda bize bırakılan harita buydu! Bütün dünya buna şahitti.. Ve bütün dünya, tek bir adamın nasıl ateşten gömleği giyip, bir ulusa lider olduğuna da şahit oldu.. Ne mutlu Türküm diyene!
Tıbbıyeli HiKMET.......
--spoiler--

Kemalistler gömecek sizi ingiliz uşakları...
türk ordularının başbuğu mustafa kemal paşa'nın önderliğinde türk ulusu tarafından yırtılıp atılmış bir paçavradır.

milli mücadele yıllarından iki karikatür;

fatih sultan mehmet han, türbesinden sevr antlaşmasını imzalayıp istanbul'u ingilizlere teslim edenleri izliyor;
görsel

fatih sultan mehmet han, sultan alparslan ve mimar sinan, sevr antlaşmasını ayaklarının altına almış olan mustafa kemal paşa ve silah arkadaşlarını karşılıyorlar. mimar sinan mustafa kemal paşa'ya sarılır şekilde resmedilmiş ve arkada selimiye camisi.
görsel
2 gün sonra 97. yılı.
Kendisi 434 maddeden oluşur.
Tüm maddeler için link burada:
http://bilimdili.com/arke...evr-antlasmasi-tam-metin/
Şöyle özetleyelim:
Trakyanın büyük kısmı Çorluya kadar Yunanlılara.
Ceyhan, Antep, Urfa, Mardin ve Cizre kent merkezleri Suriye'ye.
Marmara/istanbul da silahlı Osmanlı askeri olmayacak. Boğazların kontrolü işgal devlerine bırakılacak.
Fıratın doğusunda kalan tüm bölge kürt devleti olacak ve Birleşmiş Milletlere bağımsızlık başvurusu yapabilecek.
izmir yunanlılara bırakılacak.
Trabzon, Erzurum, Van ve Bitlis Ermenistana bırakılacak.
15000 i jandarma olan toplam 55000 kişiyi geçmeyecek bir ordu kalacak ve bu ordunun kontrolü işgal güçlerinin kuracağı bir komisyon ile olacak.

buna tek kelam etmiyor da pezevenk lozana hezimet diyor.
Elin gavuru bile istememiş çomarları.
söz konusu antlaşmada sadece iç anadolu bağımsız bırakılıyordu. bu seçimle beraber sebebi anlaşılmıştır.
ordusu tamamen dağıtılmış bir millete:

--spoiler--
1- Padişahın özel koruma birliği,
2- içeride düzen ve güvenliği sağlamakla ve azınlıkların korunmasını güvence altına almakta görevli, jandarma birlikleri.
3- Önemli karışıklık durumunda, jandarma birliklerini destekleyecek ve gerektiğinde sınırların denetlenmesini sağlayacak özel birlikler.

Madde 154:

Padişahın özel koruma birliği bir kurmay kurulu ile, personel sayısı, subay ve er olarak, 700’ü geçmeyecej yaya ve atlı birliklerden kurulacaktır.

Madde 155:

152. maddenin 2. ve 3. fıkralarında sayılan kuvvetlerin toplam personeli, kurmay kurulları, subaylar, eğitim personeli ve donatım birliklerini de kapsamak üzere 50 bin kişiyi geçmeyecektir!

Madde 156: (kısaca) azınlık haklarını korumak ve olayları bastırmakla yükümlü jandarma birlikleri de 35 bini geçmeyecek.
--spoiler--

bu birlikler haricinde herhangi bir silahlı kuvvet bulundurma hakkını elinden alan bir antlaşma idi.
Vahdettin avrupadaki topraklarını kaybedeceğini düşünürken anadolunun büyük bir kısmının kaybedilmesi karşısında dumura uğradığı antlaşmadır.

Sevr antlaşması Türklerin değil avrupadan, anadoludan atılması planının ayyuka çıktığı andır. Dünyada bu denli ağır bir antlaşma ve bu denli uluslararası etnik göze zorlama vakası resmi olarak belki de hiç yoktur.

Antlaşma tamamen hakaret doludur. Bir maddesi var ki.

Osmanlı eğer uslu durursa istanbul'un başkent (!) (Hangi ülkenin) olarak durmasına müsaade edilebileceğini yazmaktadır.

ABD başkanı wilson da sonra keyfine göre ermenistan sınırlarını çizecekmiş.

Zaten Nereyi ingilizler nereyi italyanlar nereyi Fransızlar Nereyi ruslar Nereyi yunanlılar alıyor biliyoruz (bilmeyen oç ları gitsin okusun tarihini)

Sevr anlaşmasını istanbul hükümeti imzalamaya karar verdikten sonra (Kesinlikle bunu ret eden bir istanbul meclis üyesi yok!)

istanbul hükümetini tanımayan TBMM nin kahraman ordusu.

1. inönü zaferini kazanıyor.

1. inönü zaferinden sonraki gelişmeler..

ingilizler hemen görüşme talep ediyor. bu görüşmeyi istanbul hükümetinden isterken o ordunun sahibinden yani TBMM den de vekil istiyor çünkü billiyor ki istanbul hükümetinin Türk ordusu üzerinde bir söz geçirme hakkı KESiNLiKLE YOK!

Lenin hemen Atatürk'e mektup yazarak avrupanın doğuya yayılma politikasından iki ülkenin de çok zararlı çıktığını ve bu konuda güçlerin birleştirilmesini istiyor. Daha Kurulmasında manevi değeri olan çanakkale savaşının da kendi kutsal savaşlarından gören sovyet rusya ile siyasi ilişkiler kuruluyor ve Sovyetler Sevri tanımıyor.

Hindistan adeta yıkılıyor yıkılıyor demek az. Çünkü dünyada ilk defa ingilizlere fransızlara italyanlara ve yunana (Yani birden fazla emperyalist bir ülkeye) başka bir halk ayaklanıyor ve zaferler kazanıyor.... Bakın daha 1. inönü savaşında olan bunlar.

istanbul hükümeti TBMM ye dolayısı ile atatürk'e mektup yazarak Konseye TBMM den de bir kişinin katılmasını istiyor. (Kendileri değil ingilizler istiyor tabii)

TBMM bunun imkansız olduğunu tek olasılığın halkın meclisi olan TBMM nin temsilcilerinden (sadece) oluşan bir konseyin olmasını belirtiyor. istanbul hükümeti eli mahküm kabul ediyor.

Görüşmelerde istanbul hükümeti kabine lideri (ismini unuttum) Sözün TBMM ye ait olduğunu dile getirerek onurlu bir davranış göstererek çekiliyor.

Görüşmelerde bir bakıyorlar ki ingilizler sevri biraz yumuşatarak itelemeye çalışıyorlar.

Bizimkiler hepsine "hayır" diyerek anadoluya dönüyor.

üstüne ermeni saldırısına - II. inönü - Yunan Savaşları ve büyük taarruzda postayı koyuyorlar kelimenin tam anlamıyla

Can alıcı yere geliyoruz.

Bu orduya daha 1 yıl önce o malum %50 nin dedeleri isyan bayrağını çekiyor padişahın fermanıyla. ingilizin yunanın yanında savaşıyor vatan hainleri. Cehaletlerinden içinde din ümmet geçince gözleri kararıyor bu hayvanların.

Bu hayvanlar kazanmış olsaydı şu anda burada değil türkiye kendini türk olarak tanımlayan bir halk ve türkçe konuşan bir azınlık bile kalmayabilirdi.

Lozan diyen şakirtlerin kafalarına sevri imzaladıklarını çakmak her türk'ün görevidir!
Biz savaş kaybediyoz adamlar bitek konyayı bırakiyor bize. Almanlar 2 tane dünya savaşı çıkarıp ikisini de kaybediyor ama adamlara dokunulmamış

(bkz: it iti ısırmaz)
lozan'a laf atan ipnelerin hayali.

işleri güçleri bunu uygulamak, tıpkı o övgüler düzdükleri padişahları gibi...
10 Ağustos 1920 de birinci dünya savaşına son veren antlaşmadır. itilaf devleri ile savaşta yenilmiş kabul edilen Osmanlı Devleti (devlet içinde ki hainler) tarafından imzalandı.

Bak buraya dikkat;
Hiç uygulamaya girmemiş bir antlaşmadır.

En geç hazırlanan antlaşmadır, itiliiaf devletleri almanya, avusturya, macaristan ve bulgaristanla hemen antlaşma yapmalarına rağmen;

itilaf devletlerinin osmanlı devleti'ni kendi aralarında nasıl paylaşcaklarına karar verememeleri,

Türk milletinin işgallere gösterdiği tepkiler,

izmir'i yunanlılara verince ingiltere ile italya arasında çıkan anlaşmazlıklar ve savaş sırasında yapılan (bkz: boğazlar antlaşması) rusya ile yapılan gizli antlaşmada boğazlar ve karadenizin doğu kıyıları rusya'ya verilmişti fakat rusya savaştan çekilince boğazların yeni durumununun belirlenmesi gibi sebeplerden dolayı sevr antlaşmasının hazırlanması gecikti. Tabi bu arada milli mücadele organize olmaya başlamaştı ve TBMM açılmıştı bunlar hazırlanamayan sevr'in hazırlanmasını hızlandırdı.

Hazırlanan antlaşma metinine,italyanın san remo kentinde yapılan konferansta son şeklini verdiler.

Sonrada itilaf devletleri antlaşma maddelerini bildirmek için osmanlıyı paris yakınlarında barış(!) konferansına davet ettiler (22 nisan 1920) tabi maddeleri çok ağır olduğu için osmanlı devleti imzalamadı!

itilaf devletleri de maddeleri değiştirmedi.Hatta imzalamaya zorlamak için yunanlılar bursa, balıkesir ve edirneyi işgal etti. ingilizlerde mudanya ve bandırmaya asker çıkardı.

Bunun üzerine osmanlı antlaşmayı imzalamak zorunda kaldı(!) (bazı vatan hainleri tarafından zorundaymışız gibi gösterildi)

Önemi ;
*osmanılı'nın (!) imzaladığı son antlaşma.
*mebuslar meclisininin onayından geçmediği için hukuken geçersiz!
*Türk halkı bu antlaşmaya hiç bir zaman onay vermedi ve düşmanla mücadeleye devam etti.ve düşmanı anadoludan atıp sevri engelledi.
*misak-ı milliye aykırı olduğu ve türk milletinin bağımsızlığını hiçe saydığı için tbmm hükümeti bu antlaşmayı tanımadı.
*osmanlı devleti fiilen sona erdi.

Ayrıca, tbmm misak-ı milliye yemin etti ve bu antlaşmayı tanımadıklarını türk topraklarının parçalanmasına müsade etmeyeceklerini dünyaya ilan etti!

Şimdi maddeleri ağır dedik bir de maddeleri özet geçelim.

Sınırlar maddesi: edirne ve kırklaleri dahil olmak üzere trakya'nın büyük bölümü yunanistana ceyhen,antep,urfa, mardin ve cizre kent merkezleri suriyeye bırakılacak istanbul ise osmanlının başkenti olmaya devam edecek.

Boğazlar maddesi: istanbul ve çanakkale boğazları üstüne marmara denizi silahtan arındırılacak.savaş ve barış zamanında bütün devletlerin gemilerine açık olacak. Boğazlarda ki trafiği de 10 ülke tarafından kurulan komisyon yönetecek ve bu komisyon gerek gördüğünde müttefiklerine yardım gemisi çağıra bilecek.

Kürt bölgesi maddesi: ingiliz,fransız ve italyan temsilcilerinden oluşan komisyon fıratın doğusunda kürt vilayetlerinde bir yerel yönetim düzeni kuracak,bir yıl sonra da kürtler isterse milletler cemiyetine bağımsızlık için başvurabilecek. (bkz: sevr de kürt seviciliği)

izmir maddesi:izmiri beş yıl süre ile yunanistana bırakılacak bu sürenin sonunda bölgeninin osmanlıya mı yunanistana mı verileceğine karar verilecek. (bkz: bilin bakim kime)

Ermenistan maddesi: osmanlı ermanistan cumhuriyetini tanıyacak. Bakın burası çok önemli (bkz: wilson) ilkelerin de savaşta kaybeden toprak vermeyecek diyen şerefsiz (bkz: wilson ilkeleri) türk-ermeni sınırına hakem sıfatıyla aldığı bir kararla trabzon,erzurum van ve bitlisi ermenistana verdi. (bkz: wilsonun şerefsizliği)

Arap ülkeleri ve adalar maddesi: osmanlı savaşta ve öncesinde kaybetti arap toprakları kıbrıs ve ege adaları üzerinde hak talep edemeyecek.

Azınlık hakları: osmanlı din ve dil ayrımı gözetmeden tüm vatandaşlara eşit davranacak tehcir edilen gayrimüslimlerin malları iade edilecek,azınlıklar her seviye de okul ve dini kurumlar kurmakta serbest olacak ve bu alanda ki uygulamalar müttefikler tarafından denetlenecek.

Askeri konular: osmanlının askeri kuvvetine sınırlama getirildi. 15.000i jandarma olmak üzere 55.000 personelle sınırlandırıldı. Askerlik paralı ve gönüllü olacak zorunlu askerlik kalktı yani. Azınlıklar orduya katılabilecek yani sızabilecek. Ordu ve jandarma müttefik kontrol komisyonu tarafından denetlenecek. (bkz: müttefik kontrol komisyonu)

Savaş suçları maddesi: savaş döneminde katliam ve tehcir suçları işleyenler yargılanacak. (bkz: tehcir)

Borçlar ve savaş tazminatı maddesi: osmanlının mali durumundan dolayı savaş tazminatı istenmedi.Müttefiklere olan (bkz: almanya) borçlar silindi. Ancak! Türk maliyesi müttefikleri mali komisyonunun denetimine girdi.

Kapitülasyonlar maddesi: osmanlı 1914 te tek taraflı fesh ettiği kapitülasyonlar müttefik devletlerib vatandaşlarının lehine yeniden kurulacak.

Ticaret ve özel hukuk maddesi: türk hukuku ve idari düzeni hemen her alanda müttefikler tarafından belirlenen kurallara uygun hale getirilecek; sivil deniz ve demiryolu trafiği müttefik devletler arasında yapılan iş bölümü çerçevesinde yönetilecek iş ve işçi hakları düzenlenecek.

Maddelerde ki itilaf devletlerinin osmanlı devletinin müttefiklerine olan aşkı gözümü yaşarttı.

Sonuçlarına bakarsak;
> sevr türk milletini asla umutsuzluğa sürüklemedi tam tersine mücadele gücünü ve kararlılığını artırdı.

> sevr, mebuslar meclisinde onaylanmadığı için (sevr üzerinden osmanlıyı karalayanlar buraya dikkat) yasal dayanaktan yoksun.

>tbmm sevri imzalayan ve onaylayanları vatan haini kabul etti.

>tbmm sevri tanımadı.

>sevr, birinci dünya savaşından sonra uygulamaya konulmayan tek antlaşma.bu bakımdan da 93 harbinde (osmanlı-rus savaşı) sonrası imzalanan ayastefanos antlamaşına benzer. (bkz: ayastefanos antlaşması)

imzalayan devletler:
ingiltere, fransa,italya,japonya,belçika, ermenistan,yunanistan,polonya,hicaz,romanya,çekoslovakya ve sırp-hırvat-sloven devleti.
Atatürk kabul etse lozana falan gerek kalmayacak antlaşma. Ne gerek vardı ki bu tiyatroya.