bugün

bir erkek için güzel mahkumiyetlerden birisi.
hem sağlama almışsın götü ve duvara dayamışsın sırtını kötü mü? ya orada holde duran bereket tanrısı heykeli olsaydı, orada dursaydı ve oraya dayasaydı seni o güzel dilber, iyi mi olurdu, hıı?..neyse ki, böyle sanatsal zevkleri yok!..her neyse.
güzel dilber biraz sert ama gözleri harlı alevli. bilekten içeri çekilen arzulu bir başlangıçla çok istekli.. daha maçın ilk 10. saniyesinde direkten dönen top kadar heyacanlı bi' durum. buna sebebiyet veren, asisti yapan, seni içeriye çekip duvara yapıştıran o güzel şuh dilber işte. tek yapman gereken kendini onun gücüne ve kollarına, dudaklarına bırakmak. ilahi bir teslimiyet gibi çarmıha gerilmek.

dişler; beyaz ve hınca hınç. peki ya nefesler? alev alev ve sabırsız. içinde bir ejdarha kızıl alevli. bileğinden tutmuş arzunun kelepçesi.. bırakır mı?
içinden akacak birazdan akarsuyun şuh debisi.
'duvara mı konuşyorum?' sevgilidir...

mahkeme duvarı suratlı sevgili... şöyle düşünmek zevk veriyor;

bir bayan, öyle bir bayan ki, seni çeker ve duvara mıhlar, tam sırtını iki lop şeklinde belinin hava geçirdiği anda, o soğuk beli ısıtmak adına;

iki yiğit çıktı meydane...

(bkz: yağlı güreş ve sex ilişkisi)
metro yemiş kızdır.*
çok şehvetli olabilir.
(bkz: duvara karşı)