bugün

akıl sağlığından şüphe ettiren durumdur. sürekli hale geldiyse özellikle. normak rüya göremeyecek miyim lan ben.

(1 kaç saat önce)
"kapı çalıyor, uykumdan uyanıyorum kapıyı açıyorum, minyon tipli çirkin bir kız. elindeki kartları bana uzatıyor ve "sizindi bunlar" diyor. önce anlam veremiyorum. bakıyorum karşı dairenin de kapısı açık. oradan gelmiş. o sırada koridordan benim evim olmadığını farkediyorum. bunu kapıdakine söylüyorum "karıştırıyor olmalısın diyor" "hayır diyorum burası benim evim değil" kapıyı kapatıyorum. o sırada bornozlu bir kız çıkıyor banyodan. beni görmüyor. odam zannettiğim yere geçiyorum. geçerken salonda 5-6 erkek görüyorum ama aldırış etmiyorum. bornozlu kızda geliyor odama ama görüyor bu sefer beni. "ne geziyosun burada, kimsin sen" diyor. hırsız veyahut sapık muamelesi görmemek için salondaki adamların yanına koşarak "kurtarın beniii" diye bağırıyorum. ne oldu diyorlar, buraya nasıl geldiğimi bilmediğimi söylüyorum. bunu çözmeye çalışıyoruz. birden mekan değişiyor ve bi sokakta buluyoruz kendimizi. hiçbirşey olmamışçasına devam ediyoruz muhabbete. ardından bir ticari taksi yanaşıyor, içinde 10 a yakın apaçi görünümlü herifler var. yanaşıyorlar ve laf atıyorlar. ama taksici durmadan devam ediyor. o sırada yanımızdaki kız taş atıyor taksiye doğru. birşey yapamazlar diyor. taksi ilerden dönüyor ve bize doğru gelmeye başlıyor. kaçmamız gerektiğini söylüyorum. dönüp başka bir sokağa giriyoruz ve koşmaya başlıyorum. o sokağıda tutmuş şerefsizler. ellerinde köpek var. köpeklerde kovalıyor beni. köpeklerle iletişim kurmaya çalışıyorum ama anlamıyorlar beni. en sonunda yakalanıyorum. çoluk çocuk kim varsa linç ediyorlar beni sopalarla ve taşlarla. yine değişiyor ortam birden, o sokaktaki halimi elimde bi telefondan video'dan izler buluyorum kendimi, o evdeyim yine. bana yaptıkları acımasız linci görüp sövüyorum ağız dolusu. sonra bakıyorum bacaklarımı ve kollarımı bedenimden ayırıyorlar. midem kalkıyor. sonra kafamı ayırıyorlar bedenimden. ağlayasım geliyor. "neden" diye bağırıyorum. çok üzülüyorum o halime. sonradan "bir dakika lan, beni öldürdülerse ben bu videoyu nasıl izliyorum" diye düşünüyorum. ölmediğimi anlıyorum. ama videoda neden ölüyorum. yine düşünmeye başlıyorum. paradokslar yüzünden aklımı kaybetmek üzereyim...uyanıyorum."
(bkz: kıçı açıkta kalmış kişi rüyası)
uyku tulumu giyilerek halledilebilecek sorun. fermuarı bozulmadığı sürece herhangi bir yerinizin açılma riski yok.
duş alınması tavsiyeli rüyalardır.
bir gece dağda etrafımda kurtlar dolaşıyor ama asla dokunmuyor, bir başka gece denize otobüsle uçuyorum dibe kadar çakılıyorum ama yine ölemiyorum kurtuluyorum, bir başka gece adamın teki elinde satırla geliyor vurduğu gibi sağ kolumu kesip atıyor kızıyorum ipne kolumu kestin diye adamı dövüyorum, bir başka gece, bir başka gece...

tanım: psikolojisi bozuk insanın görebileceği rüyalardır.
iskenderun a gitmek için ankara dan yola çıkmak ama kendini otobüsle balıkesir taraflarına giderken bulmak. biletleri kontrol ederken bursa-tokat uçak bileti ve tokat-istanbul otobüs bileti bulup;

-en iyisi tokat a gideyim uçağa da binmiş olurum.

diyerek bursa da inmek gibi saçma sapan içerikli rüyalar görmektir.

Devamını tahmin edebiliyorsunuz zaten*. çünkü ben o sırada uçakta sinirden ağlayarak (cidden ama şaka maka değil bildiğin ağlıyorum aq) elimdeki yığınla bilete bakıp;

Lan ben nereye gidiyorum aq, benim tokat ta ne işim var, istanbul a ne bok yemeye gidiyorum şuan iskenderun a vardıydım anasını satıyım böhüü.

diye cebelleşirken havaalanında dedemi görüyorum muhabbet ediyoruz ikimizin de tokat ta olması gayet normalmiş gibi. Işin kötüsü tokat taki akrabalara yakalanmaktan da korkuyorum çarşıda gezerken. Bir görseler durduk yere gerizekalı damgası yiyeceğiz*.

Birkaç ayrıntı daha var istanbul a da niyetleniyorum ama neyseki daha fazla rüya boka sarmadan uyanıyorum çok şükür ve bu değerli rüyamı sıcağı sıcağına sizinle paylaşıyorum evet*.

Neyse ben tekrar uyuyorum önemli birşey görürsem yazarım baş baş*.
Uyandiginda cok guzel bir ruyayi hatirlamamak kadar sinir bozucu ruyalardir. Okulun bascesine gemi yanastirdigim olmustur. Hemde mantik hatasi yapmayip gemiyi dereden getirtmistim. Ilahi ben! *
son 2 gecedir başına gelen hadisedir. Anlatayım efendim:
Dün geceki rüyam:
Rüyamda, böyle kocaman bi' mekandayım şehir gibi. Mekanda 5 katlı bi' bina var, 4 katı yerin altında. Bir çeşit otopark gibi. Biri beni oradan bir şey almaya götürüyor. Bir bakıyorum, fareler var. 4-5 tane görüyorum en az. Dışarı çıkıp diyorum: "Birader fare kaynıyo' burası. Şunlara bi' fare zehri atalım". Dinlemiyor beni. Ama gün geçtikçe artıyor fareler. Boyutları da büyüyor yavaş yavaş. Sonunda fare ilacı atıyorum o binaya, ama alt katlara inemiyorum. Yerin altındaki ilk kata atabiliyorum sadece korkudan. Sonra herhalde fareler bağışıklık mı ne kazanıyor ilaca karşı. Bir de kocaman oluyorlar, köpek kadar. Zamanla fareler mücadele edilemeyecek duruma geliyorlar. Üstelik zekaları da gelişiyor. Ve rüyanın kopma noktası. Fareler birer godzilla boyutuna geliyor ve insanlığa hakim oluyorlar. Bizi hapsediyorlar falan. Sonra kaçmaya çalışıyoruz falan filan... Gerisini hatırlamıyorum.

Şimdi de dün değil ondan önceki gecenin rüyası:
Karmaşık bir ortam. Böyle, zaman-mekan bütünlüğü yok. Bi' şeyler yapmaya çalışıyoruz, ne yaptığımızı bilmiyorum. Bi' kadın var. Onu öldüreceğiz. Ama cinayet gibi de değil. Hatta rüyamda ben yaptığımız işe cinayet olarak bile bakmıyorum. Kadını öldürmemizin bi' amacı varmış güya. Yani bilimsel bi' şey gibi. Ben kadının canı yanmasın, aniden ölsün istiyorum. Bi' şey döküyoruz üstüne, aniden alev alıp birden bire kül oluyor falan. Sonra ne oluyorsa ben de ölüyorum. Cehenneme gidiyorum rüyamda. Ama hiç o tahmin ettiğim cehennem gibi değil. Ne işkence var ne başka bir şey. Ama ortam acayip sıkıcı. oda gibi bi'yer. Hatta internet kafe gibi. insanlar bilgisayar kullanıyorlar. Ama öyle ki, hepsi uyuşmuş. Kimse ne yaptığını bilmiyor. Sonra cennete gidiyorum. Cennette de benzer şeyler. Orada da insanlar uyuşmuş. Ama yaptıkları şeylerden zevk alan insanlar bunlar. Ve kendimi çok garip hissediyorum orada. Ulan diyorum, sonsuza kadar böyle mi lan şimdi? Sonra kendi kendime güya cennet ve cehennemin anlamını fark ediyorum. Diyorum ki kendime: "Cennet de, cehennem de bizim yüklediğimiz anlamlarla şekle bürünürler. Buradaki her insan kendi cennetini ve cehennemini yaşıyor. Kendi oluşturduğu olgulara göre, kendi ahlak kavramına göre acı çekiyor yahut mutlu oluyor. Yani cennet ve cehennem her insan için sabit değil. Aksine değişken. Yani, burada ne islam'ın, ne hıristiyanlığın ne de bir başkasının cennet-cehennem kavramı var. Müslüman da, hıristiyan da farklı cennetlerdeler." gibi şeyler. Rüyasında felsefe yapan tek insanım herhalde :D
arkadaşım isyan çıkarıyor, güya Çerkes Ethem'miş.
bende isyanı bastırmaya gidiyorum.
(lisans tezi bitirme ödevimin konusu: çerkes ethem )
Son zamanlarda başıma gelen şey. Çözümü yok mudur?
şu son 3 gündür başıma gelen olay. boşluktayım sözlük. düşüyorum.
bugün rüyamda eski hocam, danışmanım ve cumhurbaşkanı mevcuttu.

hayır dostum anlatmak istemiyorum
Bu aralar başıma gelen olay. Rüya tabirlerinde hep birine özlem duyduğum anlamı çıkıyor. Umarım daha fazla özlem duymam. Uykum mahvolmaya devam edecek yoksa.
sürekli olunca sinir bozan durum.
insanı uykudan soğutan durumdur. Amk hayatında keyif aldığım tek şey uykuydu onu bile çok görüyor yukardaki. O kadar sinir bozucu, o kadar saçma ve görmek istemediğim şeyler görüyorum ki uyandıktan sonra 10 dakika tavana bakıp bilinçaltıma sövüyorum. Böyle kendi kafasına balyozla vurduran müşrik kral gibi kafama balyozla vurdura vurdura beynimi akıtasım geliyor. Gün boyu etkisinde kalıyorum ve ertesi güne kadar unutamıyorum. ertesi gün de gördüğüm yeni saçma rüyaların etkisinde geçtiğinden bir gün önceki gördüklerimi unutuyorum.
Arkadaşlar biraz rahatlayin. Bilinç altında oynadığınız oyunlar. Gün içinde yapamadıklarını. Yani bilinç altına attığınız ne varsa akşam size rüya olarak servis edilir. Bu yüzden görmek istemediğiniz şeyleri hayatınızdan uzaklastirin ki gece size rüya olarak servis edilmesin.
Kısaca götün açıkta kalması olayıdır.
Uçsuz bucaksız bir deniz bir gemi ve bir kaç arkadaşımı gördüm aklımda tek bir soru ben burada telefonumu nasıl şarj ederim.