bugün

rüşvet alan askerin var olma ihtimaline eşit olasılıksızlık.
uzaydan değil bu milletin içinden gelen kişilerdir. Zaten rüşvet veren ile rüşvet alan arasında -zenci fıkrasında olduğu gibi- ince bir fark vardır. Şöyle ki, ilk zamanlar rüşvet veren tarafta olanlar "es kaza" rüşvet alacakları bir işe girerlerse inanılmaz bir süratle adaptasyon sağlarlar. Ner'deydi o idealist adam? n'oldu şimdi?

Hem bu iş korsan cd-kitap işine benzer.

"efendim, korsan cd alıyolla*"

Demek ki bir veren var kardeşim. Sen rüşvet verecek kadar ahlaksız biri olabiliyorsan, bir başkası da rüşvet alacak kadar ahlaksız olabilir. (bir hak olarak değil bir suç olarak)

Nasıl idare edilmeyi hakediyorsanız öyle idare edilirsiniz. Müstehaktır size...
bu milletin içinden pek az çıkan şahsiyetlerdir. rüşvet olarak şahsımdan tantuni isteyeni bile gördükten sonra söyleyecek söz bulamamaktayım.

alan-veren mevzuuna gelirsek; "ahlaksızlık" kişiye mahsus bir davranış tarzıdır ve genel olarak hafif düzeyde sirayet edenleri halk tarafından "ayıplanarak" karşılanır. yazılı bir cezaya dönüşen suç olması için ise ahlaksızlığın eyleme dönüşmesi gerekir. burada elbette rüşveti alan da ahlaksızdır veren de, ancak veren kişi ahlaksız bir davranış sergilerken, rüşveti alan polis hem ahlaksızlık yapmakta hem de görevi kötüye kullanarak ağır bir suç işlemektedir.

"e efendim o verdi biz de aldık" demekle, o da ahlaksız bu da ahlaksız savunmasına sığınarak olmuyor bu işler. rüşvet alan polisin cezai yaptırım uygulama zorunluluğu vardır. yani burada sorumluluk polistedir, vatandaşta değil! ceza uygulamayan polis ahlaksızca bir davranışın ötesinde aleni biçimde suç işlemektedir ve ceza alması gerekmektedir.

herşey bir yana, ülkemizde "rüşvet verilmesi"nden ziyade "rüşvet istenmekte"dir.
teyzemin denk geldigi polistir. kendisini durduran polise ruhsat arasinda vermistir parayi, polis parayi gorunce, "nbu ne curret hanimefendi, lutfen alin bu parayi" demistir. biraz catlak bir kadin olan teyzem ise "helal olsun memur bey, ne kadar durustsunuz" der, ve cuzdanindan daha cok para cikartir ve uzatir, "sizin gibi durust memurlar odullendirilmeli, lutfen bunu kabul edin" der.
polis neye ugrasigini sasirir, devam et der ve parayi almaz.
polisliğin dışında başka geliride olan polistir.
(bkz: yok canım daha neler)
allah korkusu olan polis türüdür.ahiret korkusu yaşadığından eli harama gitmeyendir veya paraya pula ihtiyacı olmayan bu işi hobi olarak yapan zengin polis türüdür.böylesi varmıdır düşünülesidir...
(bkz: selam verdim rüşvet değildir diye almadılar)
bugün tramvayda * sohbet eden sivil giyimli iki polis memurunun sohbetine kulak misafiri oldum. biri "yunus" tabir edilen kısımdan trafik kısmına geçmiş buna üzülüyordu. diğeri zaten trafikçiymiş arkadaşını teselli ediyordu. kulağıma çarpan bazı cümleleri:
-üzülme trafik daha rahat.
-vakıf'la anlaşıp * araç başına 50 kağıt alırsın.
-o parayı sike sike verirler. aracı çekmektense parayı alıp bırakırsınız.
diğeri bu duyduklarından sonra epey bi keyiflendi. araç başına 50 kağıdı düşünüp:
-oohooo desene maaşı hiç çekmem. olduğu gibi dursun bankada.
ben de midemde hafif bir bulantıyla inmek üzere kapıya doğru ilerledim.
aldatmayan koca gibi bisey. henuz yakalanmamistir sadece.
(bkz: yenizellanda polis teşkilatı)
rüşvet veren vatandaşlar oldukça varlıklarını sürdürecektir bu şahıslar.. hadi bakalım cezalık bi durum olduğunda herkes direk ceza makbuzunu istesin de bakalım hangi polisler rüşvet isteyebilecek!!
kesinlikle var olan insandır.

ne yani şimdi bütün profesorler, bütün belediye başkanları, bütün milletvekilleri, bütün doktorlar, hatta bütün pezevenkler sütten çıkmış ak kaşıkdır da bi trafik polisleri mi rüşvet almaktadır ?

her meslek grubunda çürük elmalar çıkabilir. ama bu sebebten koca bir teşlilat zan altında bırakılamaz, yaftalanamaz.
(bkz: benim polisim işini bilir)
olmayan polistir.

abi ehliyet, ruhsat, k belgesi bu ama src yok.
yaaa selim senin d.şşağını yesinler src kim. onda sıkıntı yok ama tonajdan yazıcaz belli fazlası var arabada.
abi tonajda fazla gelen benim sadece arabada gözünü seveyim 60 kilo için ceza mı kesilir
selim niye ezilen hep biz oluyoruz niye.... (sözünü kestim)
abi ne yapabiliriz?
selim ben sana uyarı cezası keseyim diyeceğim de elimde makbuzum kalmadı 92 lira o ceza da..
tamam abi ben vereyim sana 92 lirayı sonra keser atarsın sen bana vereceğin kısmı?
bu seferlik öyle olsun bakalım ama git arabanda ruhsatın içine koy parayı.

ulan cepte yüzlük yoktu ikiyüz koymak durumunda kaldım. rüşvetin de para üstü mü olur amk deyip sesimi etmedim fakat sonra eşşek anırması gibi bir ses çıktı içimden birkaç saat boyunca. ulan yüz liraya bağladığım şeye iki yüz lira verdim beni öpün arkadaş yine kendime sinirlendim bak.

stop.
Namusludur allah evine helal lokma götürmek nasib eylesin.