bugün

Sevdiğim bir iş adamı abimizin bir meselesini halletmeye aracı olduğum için kolundan çıkarıp verdiği saat day-date modeliymis pek anlamam

Kullanıyoruz efenim.
Akla goradaki repliği getirir

*Buda ne
-rolex
*Çakma mı
-cakma ama birebir..
bir sezyum saati değil.
1000 dolarlık aa kalite çakmasını bile inceledim cam, kordon olarak kaliteli fakat mekanizma tabii ki de isveç mekanizma değil çin mekanizma.

Submariner modeline aşık olduğum dünyanın en iyi saat markalarından biri. Ölmeden bir rolex submariner sahibi olsam gözüm açık gitmem şu dünyadan.
tarzım olmayan, görsel anlamda hiç ilgimi çekmeyen, sadece isminden dolayı karizması olan pahalı saat. hiç gereği yok...
değerini koruyan kapısında 1 yıl beklenen statü sahibi kişilerin alabilidiği marka saat olmasına rağmen rotor sisteminin beni ayar ettiği saattir. rotor denen zımbırtı 360 derece her yöne dönen saati kuran alettir ama bu rolex ibnesinin rotoru 180 derece dönüyor daha üst segmelerde 360 dereceye çıkıyor. lan sıradan seiko bile rotorları 360 derece dönerken rolex gibi saat nasıl 180 derece döner 500 bin 1 milyon para istemesi değil adam gibi makanizma yapın.
ya zevo bırak bu ayakları sende nerede rolex takacak bilek ve o saati taşıyacak karizma....

güzel saattir pahalıdır ama bir philippe patek değil.
zevonun devamli saat aldigi elit dukkan :

görsel
ulan zevo sen kasindin...

zenginlik oyle internette okudugun iki saat ismiyle olmaz.

alirsin, boyle koyarsin resmi...

he bu arada oradaki saatler demiyorum, saatlerin kutusu senin en az 1 aylik maasin...

görsel
zevo o saat ortalama bir saat. hiç de gocunmam hala takarım çok da kaliteli, danimarka yapımı. tavsiye de ederim hatta.
ulan hiyar, hayatinda rado mu gordun, montblanc mi yoksa digerlerini mi....?

Bak ben senin gibi laf salatasi yapmiyorum, koydum resmi....

sende anca laf be gulum....

makarnaya kasik sallayan koylu gelmis benle saat muhabbeti yapiyor.

o kutudaki saatler senin evini satin alir, senide icinde esantiyon diye verirler.
frank , bak bakayim maasin yetiyor mu kutuyu almaya ?))))
https://www.neimanmarcus....0058?ecid=NMAF__Skimlinks+(Variable+Pricing)&CS_003=5630585&utm_medium=affiliate&utm_source=NMAF__Skimlinks+(Variable+Pricing)
zevo ben saate en fazla 20k para veririm. ama takım elbise ile ilgili konuşacak bilgin olunca gel. orada seni duvardan duvara ayrıca vururum.
Ahahahahaaa! )))
Ulan zevo, ne ezik adamsin ! Silmis entryleri g.t olunca !)))
görsel
çok güzel bir yatırım aracı.
2020 yılının başında sıfır bir rolex alan şu an tr kurunda parasını 11'e kadar katlamış oldu.
bir ara replikalarına felaket sarmıştım ama yaş ilerledikçe replika kültürü de seni terk ediyor.
hepimiz akp'yiz, hepimiz rolex'iz.
görsel
görsel
dünyanın en ünlü saati. Hiç şüphesiz. Dünyanın ikinci el piyasası en iyi saati.

Ama dünyanın en iyi saati değil. Hangi yönden? Hiçbir yönden değil.

Rolex dünyanın en sağlam saatlerini satmıyor. En iyi mekanizmalar rolex’te değil. En iyi cam, en iyi işleme, en iyi kordon, en iyi kasa rolex’te değil. En nadir saatleri üretmeyi bırak, yıllık ortalama üretim miktarı 1 milyonun üzerinde. Birkaç model dışında limited edition yanı da yok.

Ancak dünya lüks saat piyasasının açık ara lideri. Öyle ki, kendinden sonraki en yüksek cirolu 9 isviçre markasının toplamından daha büyük bir ciro yapıyor; 11-12 milyar dolar. (Philippe patek’in toplam piyasa değerine tekabül ediyor.)

Neden?

işin pazarlamacılık kısmını bir kenara bırakırsak (onu richard mille’de konuşabiliriz) rolex bu yukarıda saydığım özelliklerin hiçbirinde en iyi olmasa da, her birinde çok iyi.

Bir özellik diğerine göre hiçbir zaman ciddi oranda geride kalmadığı gibi her bir özellik ayrı ayrı dünyadaki sıralamada her zaman ilk 4-5 içinde. Bir rolex satın aldığında, hangi model olursa olsun, vasat bir mekanizma beklemezsin, vasat bir cam işçiliği beklemezsin, vasat bir bilezik/kasa beklemezsin. “Her şeyi iyi ama şu pek olmamış” demezsin. Her zaman her şeyiyle iyidir.

Tasarımı bir audemars piquet değildir, sağlamlığı bir vacheron konstantin değildir, philippe patek kadar ikonik değildir ama her zaman her bir özelliği diğerleriyle bir anılır. Ki diğer saydıklarım ikonik modellerini 200-300 bin dolardan piyasaya sürerken rolex 6 ila 50 bin dolar aralığında satış yapar.

Senede 1 milyon saat satan bir marka olmasına rağmen internetten siparişle rolex satın alamazsın. Gider bayisinde talebini dile getirirsin varsa alırsın yoksa sıraya girersin ki, bekleme süresi 8 yılı bulabilir. (Bu yüzden bazı modellerin ikinci eli aynı modelin güncel piyasa değerinden yüksek olur)

işte buna mühendislikte optimizasyon deniyor.

Mevcut bağlamda, Tek tek hiçbir şeyde en iyi olmayıp ortalamada en iyiyi yakalamak, diyebiliriz.

Pazarlama stratejilerinde sınırlı üretim var mı? Tabi ki var. Bu çoğunlukla talebe yetişememekle ilgili olsa da, bazı durumlarda ülkelere belirgin kotayı kesinlikle aşmıyorlar. Arz-talep dengesine yapay dokunuşlar elbette var.

Bir de rolex satın alıp kısa zamanda sattığını duydukları/bildikleri (yani ticaretini yapan) kişilere de sıra hiç gelmiyor. Satın alması imkansız değil tabi ama zorluk derecesi ayarlanıyor, diyebiliriz. Ayrıca, ilk defa rolex satın alacak birinin daytona bulma olasılığıyla yıllardır rolex müşterisi olan birinin bulma olasılığı aynı değil. Datejust ya da submariner’ın baz versiyonlarını bulmak daha olası. Hulk, pepsi, starbucks, batman gibi ikonikleşmiş olanları bulmaksa aşırı zor.

Rolex, piyasaya somut bir tüketim nesnesi sürüp böylesi bir başarı elde etme açısından sadece saat piyasasında değil, bütün piyasalarda tek örnek olabilir. Rakiplerinle kıyaslandığında en kaliteli değilken, rakiplerinin yüzlerce katı üretirken, limited edition’a yaslanmadan rakiplerinden onlarca kat fazla ciro ve kar yapıp hala ikonik/lüks bir arzu nesnesi olabilmek çok büyük bir başarı. Bunu sadece, rolex’in tarihiyle, otomatik saat piyasasındaki bazı ilklere imza atmış olmasıyla açıklamak da mümkün değil.

Lüks tüketimin yaygın olduğu Otomotiv veya elektronik piyasasında böyle bir örnek yok mesela. (Ki, otomatik saat piyasasında planlı eskitme stratejisinin uygulanmadığına dikkatinizi çekmek isterim, bilakis, 150 yıldır çalışan bir saat o markanın gurur kaynağıdır)

aşırı lüks tüketim moda markalarında dahi böyle bir örnek yok.

Bu nedenle rolex her zaman rolex’tir.
Analiz çok güzel…
Rolex’e gelince: elimdeki sonuncusunu 7 sene önce satıp boşanma avukatımın parasını verdim. 5 sene önceye kadar umursardım. Şimdi ise sahip olmayı kendi açımdan tamamen anlamsız buluyorum. istesem perşembe günü alabilirim, ama fikir ilgimi çekmiyor.
insanın bilmem ne yapılmadık bir kulağının arkası kalınca, böyle şeyleri çok umursamıyordur, belki de..
en en en tuttuğum markadır. dünyanın her yerinde rahatlıkla paraya dönüştürülebilir.