bugün

Qin Shihuang (M.Ö 259-M.Ö 210), Çin feodal toplumunun ilk imparatoruydu. Çin tarihindeki çok tartışmalı kişiliklerden biri olan Qin Shihuang, Çin'i birleştirdikten sonra, ortak para, yazı, uzunluk, hacim ve ağırlık birimlerini uygulama gibi, toplumsal ekonomiyi ve kültürel gelişmeyi hızlandıran bir dizi önlem aldı. Qin Shihuang aynı zamanda, kuzeydeki azınlıkların saldırılarından korunmak için, özel olarak Çin Seddi'ni inşa ettirdi. Bu önlemler Qin Shihuang'ın, Çin tarihinde tanınmış bir siyasetçi olmasını sağladı. Diğer yandan da Qin Shuhiang, çok zalim bir insandı ve savurgan bir yaşam sürdürdü. Qin Shihuang, insanların düşüncelerini sınırlamak için, kitapları yakma, bilginleri canlı olarak gömme girişiminde bulundu. Qin Shihuang, Qin hanedanı yönetimini korumak için, kendisinin yönetim düşüncesine "aykırı" olan kitapları yaktırdı hatta kendisiyle farklı görüşlere sahip olan bilginleri canlı olarak gömdürdü...

Ayrıca, Qin Shihuang, kendi döneminde, emek gücünü aşırı kullanarak ve aşırı para harcayarak, kendi mezarını ve çok lüks bir saray olan A'fanggong Sarayı'nı inşa ettirdi. Qin Shihuang, Çin'in birleştirdikten hemen sonra, kendi mezarının inşasını başlattı. Qin Shihuang, mezarı inşa ettirmek için 700 bin kişi kullandı. Mezar, 40 yıl boyunca, yani imparator ölünceye kadar bile tamamlanmamıştır...

(bkz: Qin Shihuang Mezarlığı ve Yeraltı Heykel Ordusu)
çin'in isim babası ve ilk imparatorudur.
bugün ki anlamıyla çin i tek bir devlet yapabilmek adına rakip hanedanlarla milyonlarca çinlinin hayatına malolmuş savaşlara girişmiş ve rakiplerini yokederek, tüm çin topraklarına hakim olmuştur. qin shihuang gücünü nehir tanrısından aldığına inandığı için, imparator olur olmaz nehir tanrısına bir armağan hazırlatmış ve imparatorluğunun düşmanlarına karşı, tıpkı sert ve coşkulu akan bir nehir gibi acımasız olacağını, aynı zamanda da etrafına bereket dağıtan bir nehir gibi, ülkesine bereket getireceğini dile getirmiştir. eleştiriye açık bir insan değildi. karalarını ve kurduğu düzeni sorgulanamaz olarak tasavvur etmiş ve olası muhaliflerini ibret olacak bir acımasızlıkla ortadan kaldırmıştır. imparatorluğunu tanrısal olarak şekillendirmeye çalışmış ve kendisini tanrı olarak kabul ettirmeye çalışmıştır. kendisi için hazırlattığı mezar şehire, ölümüyle birlikte, cariyeleri, hizmetkarları da gömülmüştür. imparatorluk ordusunu tasvir eden kil askerler aslında ordunun ta kendisidir. ileri sürülen tezler arasında, ölümden korktuğu ve ölümden sonra ki hayatında da korunma ihtiyacı hissettiği için askerlerini de kendisi ile birlikte gömdürmek istediği fakat askerlerin ölümünden sonra, diri diri gömülmelerini sağlayacak bir otorite kalmayacağından, devleti yıkabileceklerinden çekinmesi nedeniyle, kil askerler seçeneğini ürettiği yönlüdür. binlerce kil askerin hiçbiri diğerine benzemez. asıllarının, kopyaları oldukları ve aslolan yüzleri ile imparatorlarını bekledikleri düşünülmektedir. sayıları konusun da net bir bilgi olmamakla birlikte, 8000 asker, yüzlerce at ve savaş arabası, mezarın olduğu alandan bugüne kadar çıkarılabilenlerdir. bu ihtişamlı korkudan, dünyaya eşsiz bir miras olarak kalmış hazineler olarak, insanlığın, gizemli tarihine ışık tutmaktadır.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar