bugün

obsesif düşünce,kompulsif davranış takıntısıdır.
obsesif kompulsif hastası,düşünce ve davranış takıntılı kişidir.
bu kişiler ayrıca simetri hastası da olabilirler.
sürekli cinsellik içeren düşünceler,
kapıyı kilitleyip kilitlemediğini 100 kere kontrol etmeler,
ellerini defalarca yıkayanlar,
10a kadar saymadan hiç bir işe başlamayanlar,
yerdeki yer taşlarının ortasına basmaya dikkat edenler bu rahatsızlığa örnek teşkil eder.
(bkz: obsession)
(bkz: obsesif kompulsif kişilik bozuklugu)
herkeste oldugunu düşündügüm, ancak bu davranıslar abartılı olmaya basladıgında psikologa gitmek durumunda kalınan davranış bozuklugu.. * *
diğer kişilik bozuklukları için;
(bkz: antisosyal kisilik bozuklugu)
(bkz: narsistik kisilik bozuklugu)
(bkz: narsist kisilik bozuklugu)
(bkz: paranoid kisilik bozuklugu)
(bkz: borderline kisilik bozuklugu)
(bkz: histerionik kisilik bozuklugu)

bonus bkz;
(bkz: haydar abi kisilik bunalimi yasiyorum)
psikolojide kabul edilen üzere,bazı psikolojik hastalık belirtilerinin insanlarda da olduğu ama bunların kişiye,kişinin çevresine zarar verme(psikolojik ve fiziksel zarar) noktasına geldiğinde ve belirtiler zamanın büyük bir kısmını kapladığında psikolojik rahatsızlık adını alır.eğer kişi evden çıkmadan önce ocağı bir kez kontrol ediyorsa bu normaldir ama ocağı dönüp dönüp defalarca kontrol ediyorsa incelenmesi gereken bir durumdur.ya da kişinin özellikle bayanların dışarı çıkmak için hazırlanması 30 dakika sürebilir.ama obsesif kişinin evden çıkması 3 saati bulabilir.o üç saatte binlerce kıyafeti giyer,çıkarır,defalarca saçını düzeltir,takıntı yapar,kendini beğenmez,gitmekten vazgeçer,tekrar gitmeye karar verir,tekrar giyinir,yine beğenmez ve bu işlem 3 saat kadar sürdükten sonra şansı varsa çok geçikmiş olduğu randevusuna gidebilir.
obsesyon (bkz: obsesion)belırtılerı tanımı asagıdakı gıbıdır..

* bu bozukluk sırasında kimi zaman istenmeden gelen ve uygunsuz olarak yaşanan ve belirgin anksiyete ya da sıkıntıya neden olan, yineleyici ve sürekli düşünceler, dürtüler ya da düşlemler

*düşünceler, dürtüler ya da düşlemler sadece gerçek yaşam sorunları hakkında duyulan aşırı üzüntüler değildir

*kişi, bu düşünceleri, dürtüleri ya da düşlemlerine önem vermemeye ya da bunları baskılamaya çalışır ya da başka bir düşünce ya da eylemle bunları etksizleştirmeye çalışır

*kişi, obsesyonel düşüncelerini, dürtülerini ya da düşlemlerini kendi zihninin bir ürünü olarak görür (düşünce sokulmasında olduğu gibi değildir)

Kompulsiyonlar (bkz: kompulsif) tanımı da asagıdakı gıbıdır..

*kişinin, obsesyonu bir tepki olarak ya da katı bir biçimde uygulanması gereken kurallarına göre yapmaktan kendini alıkoyamadığı yineleyici davranışlar (örn. el yıkama, düzene koyma, kontrol etme) ya da zihinsel eylemler (örn. dua etme, sayı sayma, birtakım sözcükleri sessiz bir biçimde söyleyip durma)

*davranışlar ya da zihinsel eylemler, sıkıntıdan kurtulmaya ya da var olan sıkıntıyı azaltmaya ya da korku yaratan olay ya da durumdan korunmaya yöneliktir; ancak bu davranışlar ya da zihinsel eylemler ya etkisizleştirilmesi ya da korunulması tasarlanan şeylerle gerçekçi bir biçimde ilişkili değildir ya da açıkça çok aşırı bir düzeydedir.
kafası kaşınsa 'bitlendim mi acaba' diye korkan,
yemeklerden sonra ellerini yıkadıktan 2 dakika sonra 'elim yağlı kaldı galiba' diyip bir daha yıkayan,
cafede kahve içtikten sonra kalkarken masanın üzerindeki cep telefonu sigara vb. gibi maddeleri çantasına koyduğundan emin olmasına rağmen,dışarı çıktıntan sonra 'yav telefonu aldım mı ben' diyip tekrar çantasını karıştıran,
evinin kapısını kilitleyip 3 basamak aşağı indikten sonra 'dur bi bakim kilitledim mi' diye tekrar yukarı çıkıp kontrol eden yazarımız wunschun muzdarip olduğu hastalıktır.**
tedavisi çok zor olan psikiatrik rahatsızlık,allah düşmanımın başına vermesin dedirten hastalık.
hiçbişeyi kontrol etmeyen, unutan ama arkasından mutlaka telefonunu ocağını kapısını bacasını kontrol eden bir arkadaşı olanın rahatsızlığı nedir sorusunu akla getiren başlık.
bi dizide de geçiyodu.ünlü ve başarılı bir insanın hayatta giydiği mükemmel kadın rolünün sonucu çok önemli bir törene katılması gerekirken evde sebzeleri eşit boyutlarda doğramaya çalışıyordu olmayınca tekrar tekrar deniyordu..
(bkz: benden bu kadar) *
beraber yaşamak durumunda kalınan okb hastasına cevap vermek yada onu ikna etmek artık imkansızlaşınca sinir bozukluğundan komik hallere düşüren hastalık...

-bardağa kupa dedim günah olur mu?(yaratıcı) hep beraber gülünür..
-tuvalette şöyle şöyle oldu,elimi oniki kere yıkadım,yeter mi?(tamamen gerçektir)
-aklımdan ..amca geçti,(kendisi ölmüştür)herkes fatiha okusun...(dudaklar kıpırdatılır,fatiha okunur)
liste uzar,ida henüz delirmemiştir...
sinir harbi anında ağızdan çıkan küfür okb hastası kişide patlar...
okb(bağırarak): sözünü geri aaaallllllll!!!!!
ida(bezgin):tamam aldım
okb : hayır olmadı sözümü geri aldım de
ida : tamam sözümü geri aldım
okb : hayır olmadı ...... dedim,sözümü geri aldım de!!!!!!!!
ida : aldım.
obsesyon kişinin saplantılı düşüncesidir. kompülsiyon ise bu saplantılı düşünceyi engelenemez şekilde davranışa geçirme durumudur. kişi 5 defa ellerini yıkar temizlenmediği düşüncesine kapılıp 5 defa daha yıkar mesela..
kendisini üç sene kadar yakinen tanıma fırsatı bulduğum, "ellerini defalarca yıkar..vb."lere sığdırılması imkansız, normal bir insanın hayal gücü sınırları dışında örnekler içerebilen, insan hayatında ciddi tahribata yol açan, bendeki hikayesi çok uzun, anlatılmaz yaşanır vaziyet.
türkçeye saplantı zorlantı bozukluğu şeklinde çevrilmiş olan, uzmanlar arasında kısaca okb yada ocd* şeklinde ifade edilen bir duygu durum bozukluğudur. her yaştan insanda gözlenir. toplumda görülme sıklığı %4-5 oranındadır.
obsesyonlar içerik anlamında çok geniş bir skalada seyrederken kompülsiyonları sınıflamak mümkündür.. en sık görülen kompulsiyonlar şöyledir; temizlik*, düzen, sıralama, sayma, kontrol etme, biriktirme ve dokunma.
sıklıkla, depresyonla komorbit olarak kliniğe yansır..
kişide obsesyonlar ve kompulsiyonlar yer değiştirebilir.. örneğin kişi fırından alınan ekmeklerin kirli olduğu düşüncesiyle hayatının 3 senesinde ekmek yemeyebilir.. ama ortada hiçbir sebep yokken yada ikna edilmesi sonucunda yeniden ekmek yemeye başlayabilir. bunu takip eden obsesyon/kompülsiyon öncekiyle, hiçbir ortaklık göstermeyen apayrı bir semptom olabilir. yani kişi bu kez de karşıdan karşıya geçerken yolun tam ortasına dokunmak zorunda olduğu düşüncesine hapsolur ve birsürede bu devam eder..
tedavisi için ilaç ve psikoterapi gereklidir.

bir de kişilik bozukluklarından biri olan obsesif kompulsif kişilik bozukluğu ile farklı teşhislerdir. sıkça karıştırılır. kişilik bozukluğu olan okkb toplumda daha az görülür. ilaçlı tedavisi yoktur. analitik ve daha uzun süreli bir müdahale gerektirir. **
obsesif saplantıyı kompulsif zorlantısını ifade eder. duştan dışarıya çıkalı 1 dakika olmasına karşın cenabet olduğunu düşünen insanın kafasındaki bu kurgu saplantıdır, gidip tekrar tekrar duş alması ise onun zorlantısıdır. günde 20 defa duşa girmenin mantıksız olduğunu bildikleri halde kendilerini engelleyemezler. bu rahatsızlığın tedavisini gören iki arkadaşımda ayrıca panik atak da mevcuttur.
jack nickholson'ın "benden bu kadar"(as good as it gets) isimli filmde büründüğü karakterin başına musallat olmuş illet.böyle bir silme parlatma istegi olur.yok efendim yoldaki çizgilere basmayayım merdiveni ikişer ikişer çıkayım gibi takıntıların eşlik ettigi zor bi rahatsızlık.
aynı dört duvarı paylaştığım okb hastası takıntılarını ve kendini aşıp sorar:
-ida,bardağa kupa dedim,günah olur mu?
yaratıcılığın sonu yoktur,güler misin ağlar mısın belli olmaz..
başlangıçta hastalar saplantılarını gizlemeye çalışırlar. bunları kendileri de anlamsız ve gereksiz buldukları için belli etmemeye özellikle kompülsif tarafını gizlemeye çalışırlar. ama nafiledir. boşunadır. olay gittikçe daha da dramatikleşir. içinden çıkılamaz hale gelir. soluğu psikiyatristlerde alırsınız. ilaçla tedavisi mümkündür ama inatçı bir hastalıktır. hayatınızı zorlaştırır.

(bkz: ben kendimden biliyorum)
(bkz: biliyoruz da konuşuyoruz)
Başlıca görülen durumlara Birkaç örnek verecek olursak:
a)Elini yıkadığı zaman (temizlendiğinden)emin olamayıp tekrar tekrar yıkama
b)Yolda yürürken çizgilere basmama yada sadece çizgilere basma
c)Tablolara bakarken simetrik olmadığını görüp düzeltmeye çalışma
d)Herhangi bir davranışta bulunurken kendisine yada ailesinin başına kötü birşey olacak hissi gelip farkli davranma ihtiyacı
e)Elektriği,anahtarını, suyu ütüyü vs.. unutup unutmadığını düşünüp kontrol etme
f)Sayı sayma.örneğin karşısındaki insanın uzerindeki elbisenin renklerini saymaktan tutun da günde kaç kez göz kırptığı*'na kadar..
saplanti-zorlanti bozuklugu.istenmeyen, zorlayıcı ve tekrarlayan düşüncelerin önlenememesi ile ilgili bir hastalıktır.bu düşünceler geldiği zaman kişide büyük bir sıkıntı oluşur ve kişi bu sıkıntıları ortadan kaldırmak için bazı uygunsuz, kendini yapmaktan alıkoyamadığı ve saçma bulduğu yineleyici hareketler yapmaya başlar. Bu hareketlere de kompülsiyon (zorlantı) adı verilir.mesela kirlilik düşünceleri olan kişilerin sık sık ellerini yıkaması.bu düşünceler ve eylemlerin zamanla şiddeti artar ve kişinin günlük hayatının büyük bir kısmını işgal etmeye başlar.saçma bulduğu halde yapmak zorunda hissetmek en kötü yanıdır hasta ve etrafındakiler için.
en zor hastalıklardan biri ama yenmek mümkün.ilaç gerçekten işe yarıyor.
(bkz: obsseion flament)
sözlükteki psikolog yazar populasyonunun azımsanmayacak ölçüde olduğunu anlamama sebeb olan entry. bar entellektüellerin ağzından düşürmediği söz öbeği.