bugün

insanın hoşuna gitmeyen sözlerdir.

''yerel ağ bağlantısı; ağ kablosu takılı değil''
bilumum özgüven ifade eden sözler.
sen bilirsin... hayır ben bilsem niye sana sorayım ki.

edit:imla
(bkz: sen)
popüler kültürün her tarafta çalan tüm aşk şarkılarında* duymaktan bıktım. ne senmiş arkadaş.
kısmetse.
(bkz: sen bilirsin)
öğrenciler için;
- yuh lan o dersten nasıl kaldın?
- ahaha ..'dan mı f aldın lan?

çalışanların bazıları için;
-dosya çok karışık, düzgün hazırlamamışsın. bidaha hazırla.

ya da her insanın nefret ettiği koşul cümleleri. özellikle çocukların.
- çorbanı bitirmezsen bilgisayar oynamak falan yok mahmutcan! gibi.
içinde benim de bulunduğu topluluğun konuşma arasında iki cümleyi bağlarken zaman kazanmak için kullandığı "ondan sonra" ikilisidir. bir de böyle ooonsan sonracığıma diye uzatılırsa sinir kat sayısı artar. dediğim gibi ben de yapıyorum. ama karşımdaki yapınca daha da bir batıyor arkadaş.
farketmez.
-ya birisi senin anan, bacın hakkında öyle konuşsa.

(bkz: sanane)
çıkmak
teklif etmek
bilmiyorum
belli olmaz
belki
sevgilim (yapmacık bir kelime)
bakarız.
Küçükken kızlara yan gözle baktığımız vakit bazı arkadaşlar;
-olum senin da anan bacın var, ne bakıyon elin kızana!

derlerdi. Evet bu benim en nefret ettiğim söz!
e sizin de ananız bacınız var ! siz erkeklere mi bakıyorsunuz ? demek isterdim hep.
olur öyle . valla de! diyesimi getiren,tüylerimi ayaklandıran iki kelimenin ayini gibidir !
yaptım oldu.
Hiç kusura bakma ama...Bi baksana sen bana bak bak bak bi baksana sen bana
- hacı senin işi yarına yapıcaz.
- bugün arkadaşın yanına gidiyorum 1 haftaya görüşürüz. * *
(bkz: hayırlısı olsun)
Bıdı bıdı etme...Liv liv etme...Bi kes yaa
ben anlatılmam yaşanırım.

Sosyal medyada çok rastlanıyor artık buna, çok itici.

Hayır adamın tipine suratına bakıyorsun, üstübaşı dökülüyor, suratından açlık akıyor, arkadaş veya galeri arabasının motoruna oturmuş...azıcık tipi var işte kendine güven veren. Kendinizi tanımlayın sorusuna: ben anlatılmam yaşarım.

Neyin yaşanacak amk? fakirliğin, sünepeliğin, pejmürdeliğin mi?
yazarların nefret ettiği cümlelerdir. *

-o kadar yiyorsun kilo almıyorsun. en nefret ettiğim cümleler arasında başı çeker.

-yiyon yiyon da nerene yiyon. soru değildir bu efenim. beni deli eden bir cümlelerden biridir.

-sen şu çok yiyip kilo alamayanlardan mısın? . o kişi benim.
sinemaya gidelim mi? bunu erkek söylese nefret ederim.
niye böylesin?

nasıl böyleyim amk, ne olmuş bana.
hadi kalk artık öğlen oldu ya da hadi yat artık geç oldu.
(birseyı uzun uzun anlattıktan sonra)
- anlamadım.
bir şeyi yapalım mı diye sorulduğunda verilen 'Bakarız.' şeklinde cevaptır. Elin kolun bağlanıyor, hazırlanamıyorsun da tamamen vazgeçemiyorsun da, bir sonraki adımı atmak için öyle adamın vereceği kararı bekliyorsun. Ya evet, ya hayır kardeşim, arada derede bırakmanın bir anlamı yok.
güncel Önemli Başlıklar