bugün

Dünyaca ünlü sosyal psikoloji uzmanıdır. Kendi adıyla anılan bir deney ile dünya literatürüne geçmiştir. "Şerif Deneyi" "sherif experiment". Türkiye'de siyasi tartışmaların neticesinde Amerika'ya giden Muzaffer Şerif, daha sonraki yıllarda sürekli olarak Sherif adını kullanmayı tercih etmiştir.
sınır dışı edilen muzaffer sherif'in bir daha türkçe konuşmadığı da söylenmektedir.
uyma konusundaki ilk çalışmalardan birisi muzaffer şerife aittir. otokinetik etki deneyi ile bilinen araştırmasıyla önemli bir katkı sağlamıştır sosyal psikoloji bilimine.
siyasi nedenlerden ötürü ,bu büyük bilim adamı vatandaşlıktan çıkarıldıktan sonra amerikada yaptığı deneylerle sosyal pisikolojinin kurucularından olmuştur özellikle en ünlü olan deneyi:bir grup insanın karanlık bir odaya toplanıp otokinetik ilüzyonu karşısında ,karanlıkta beliren ve aslında hareket etmeyen ışık demedinin uzaklığı tahmin ettirilirken ,insanların birbirlerinin algılarını etkilemesiyle bir grup normu ortaya çıkardıklarını saptamıştır.Ve bu saptama diğer deneylerinde önünü açarak sosyal psikolojinin kurucularından biri olmasını sağlamıştır.
Ankara üniversitesi psikoloji bölümünün kurucusudur aynı zamanda.
ırk psikolojisi kitabıyla ırkçı über ıq timsali tipleri amsalağa çevirmiş bilim insanıdır.
muzaffer şerif sosyal psikoloji alanının önde gelen bilim adamlarındandır ve aynı zamanda kurucularındandır. yaptığı niteliksel deney ile insanların belirsiz bir baskı durumunda nasıl davrandığını araştırmak istemiştir. deneyde insanların emin olmadıkları bir konuda başkalarının davranışlarına uyum sağladığı sonucuna varmıştır. bu durum farklı olaylarda gözlemlenebilir. örneğin kalabalık bir toplum içinde yardıma muhtaç yaralı bir insanın farkına varıldığında etraftakiler genelde müdahele etmezler. ilk önce başka birisinin müdahele etmesini beklerler. ilk müdahele edenden sonra da dahil olanlar giderek çoğalır. bir nevi sorumluluk paylaşımı sağlanır (bkz: bystander effect). bu tür davranışlar güven eksikliği, dışlanma korkusu ve uyum sağlama isteği gibi nedenlerle açıklanabilir. toplum ve gruplar arasında belirli etkiler için (bkz: asch deneyi) (bkz: peer pressure).
Sosyal psikolojinin einstein'i olarak kabul edilir.

oklahoma'da robbers cave milli parkında 12-14 yaşlarındaki 12'şer öğrenciden oluşan iki grupla yaptığı deneyle tarihe geçmiştir.

deney; bir toplumu bölmek kolaydır, sadece onlara ayrı grup isimleri vermek yeterlidir. ama aynı toplumu ortak bir amaç belirlenerek birleştirmek de kolaydır sonucunu ortaya çıkarmıştır.

günümüz türkiyesini bir ölçüde anlatan bu deney oldukça önemlidir.
bu ülkedeki zihniyetin kaçırdığı değerli insanlardan biri. şerif olan soyadını bile ingilizce yazacak kadar uzaklaştırmışlar bu değerli bilim adamını kendilerinden.
bu arada başlıktaki bi f fazla.
(bkz: muzafer sherif)
ödemişlidir. vakti zamanında türkiye'ye küstürülüp abd'ye kaptırılması ülkemizde sosyal bilimlere neden önem verilmediğini gösteriyor aslında.
yaşadığı dönemdeki totaliter rejimlerin yükselişinden esinle (bkz: toplumsal kurallar)ın ortaya çıkışını incelemiş ve tasarladığı deneylerle sosyal bilimlerde öncü olmuştur.
Muzaffer sherif’e göre insanlar, belirli bir durumda diğer insanların davranışlarını gözleyerek ortama/duruma ilişkin çıkarımlar yaparlar ve uygun/geçerli davranışlar yelpazesini içeren bir atıf çerçevesi oluştururlar. Bu atıf çerçevesi daha sonra uygun belirsiz durumlarda kullanılmaya devam eder ve böylece normlar oluşur ve sürdürülür.
Nazım Hikmet, Kemal Tahir’e yazdığı bir mektupta kendisinden şöyle bahsediyor;
“Onu tanırım. Enteresan çocuktur, ne sen ne ben onunla ahbap olabiliriz.
Lüzumundan fazla münevver, bir bilgin.”

Bir de Muzaffer Şerif Başoğlu’nun Muzafer Sherif’e dönüşmek zorunda bırakılış hikayesi vardır tabii. Özetle;

Harvard’da eğitimini bitiren şerif çalışmalarına devam etmek üzere Türkiye’ye döner. Burada arkadaşlarıyla beraber “adımlar” adında dergi çıkarır fakat dönemin hakim olduğu zihniyet karşısında yazdıkları “milli menfaatlere düşmanlık” olarak görülür ve tutuklanıp 27 yıl hapse mahkum edilir. Harvard’daki arkadaşları durumdan haberdar olur böyle önemli bir ismin hapiste çürümesi fikrine razı gelmez ve abd hükümeti şerif’e sahip çıkar, 40 gün sonunda serbest bırakılır.

Her şeye rağmen şerif bir kere daha ülkesine dönmek çalışmalarına burada devam etmek istemişti fakat bu sefer de eşinin amerikalı olması memurluk yapmasına engel görülmüş ve kendisi memurluktan çıkarılmıştı. soyadını değiştirmesindeki tek sebep değildi fakat gayrı bardağı taşıran son damlaydı. O günden sonra türkiye ile olan bağları tamamen kopar. çocuklarına Türkçe isim vermez, Türkçe tek bir kelime bile yazmaz. Türkiye’den gelen röportaj taleplerini de geri çevirir. E adam dünya çapında büyük ses getirsin her şeye rağmen ülkesine dönüp çalışmalarına burada devam etmek istesin ama sen gel önüne taş koy. Hay ret bir şey.

Edit: ayrıca doğrusu muzafer sherif tek f ile