bugün

sözlükte sevenlerinin olduğunu görmek güzel. kuşları kafeslere hapsetmeyin, mümkün olduğu kadar da kendi yiyeceklerinizden uzak tutun (biliyorum çok zor ama ileriki zamanlarda sıkıntı yaratabilir).
muhabbetine de hiç doyum olmayan kuştur! ağzını bıçak açmıyo amk, iki sohbet et be mübarek!
Bir kafeste tek başına yaşadığında kısa sürede ölüyorlar. işte bu yüzden adı aşk kuşu anlamına gelen muhabbet kuşu dur. Mutlaka eşli besleyin.
görsel

müthiş yetenekli olanları vardır.
kafesin içinde takla atan türleri vardır. benimki öyle şahsen. sırtının üzerinde yerde bir şeyler yapıyor pezevenk.*
Beraber yaşamaya alıştıkça bağımlılık yapan, anavatanı Avustralya olan sevimli mi sevimli papağan türüdür. Taklit etme yetenekleri çok gelişmiştir. Erkeklerin cere rengi mavi, dişilerin ise kahverengi ve beyazdır. Yavrularnın cinsiyeti hemen anlaşılmaz. Yaşları gözlerinden, kafasının üstündeki çizgilerden belli olur. Doğada yeşil renkte bulunurlar. Mutasyona uğratılmalarıyla birçok renkte üretilmiştir. Türkiye' de bu kuşlara öğretilmeye çalışan ilk kelime cici kuştur. Ömürleri ortalama 8-10 yıl olmakla birlikte 15 yıl yaşayanları vardır.
kıvrık gagalıların en bıdığı.
varlığı ile hayatınızı güzelleştiren canlılardır. gün boyu neye sıkılsanız, üzülseniz, ne kadar strese girseniz akşam eve gidip onun o güzel sesini, parmak kadar bedeniyle yaptığı hareketleri, yaramazlığını gördüğünüzde "allah'ım, yarattığın ne güzel" deyip güzel bir nefes alırsınız. bir çeşit uyuşturucudur kendileri. onun için dışarıda az zaman geçirip hemen eve dönmek istersiniz mesela. sizin adınızı söylediğinde sevinçten deli olursunuz. yaptığı her şey acayip üstün bir yeteneğin sonucu gibi gelir. hayran olursunuz bildiğiniz burnunuz kadar kuşa.

giderse bir gün ağzına sıçar ama. çok feci hem de.

(bkz: bir muhabbet kuşu hikayesi/#17909087)
akıllı yemlikle daha mutlu olan hayvan. her an taze ve kabuksuz yem yiyebilsin istiyorsanız bundan alın bir tane. 6-7 lira bir şey.
eğer bugün bu kadar iyi öpüşebiliyorsam tek sebebi olan canlılardır. 3 yıldır her gün onlarca defa öpmekten, gagasını dudaklarımın arasına sokmasından, uyumadan önce boynunu öptürmesinden expert kisser oldum.
ilgi isteyen varlık. geldi bu laptobun klavyesinin üstüne kondu. o tuşların arasında ki pisliklerden nasiplenmesin diye korkutup kaçırmak amaçlı tarayıcıyı bir simge durumuna küçültüyorum bi' eski haline getiriyorum, bi' küçültüyorum bi' eski haline getiriyorum. ama tamamen başına bir iş gelmesin diye, zaten el kadar hayvan.

eğlenceli oluyor, tabi benim için. ona sorsak yedi sülaleme sövüyordur.
hayvanlar arasında sevimliliği tartışlamayacak olan canlıdır. köpek yerine muhabbeti kuşu tercih ederim şahsen.
sevgi yumağı hayvan. insanın yutası geliyor lan. bu benim şapşal. şimdi 1 buçuk yaşında. bu 3 aylık hali.

http://sphotos-e.ak.fbcdn...189264086_883109997_n.jpg
dikkat edilmezse sizi kölesi hâline getirebilir. bağıra bağıra kafes kapağını açtırması. biraz dolanıp, biraz da .ıçıp geri kafese dönmesi falan... yemiydi, suyuydu, vitaminiydi, eşşek eder eşşoğlueşşek. * ama ölümleri evlat acısı gibi koyar tabi.
karşısınza alıp sohbet etmeye kalktığınızda sizi feci şekilde dinleyen kuş türü.

şaşkınlık belirtileri bile oluşuyor mimklerinde ara ara.

ve sıra ona geldiğinde konuşurken siz araya girip konuşmasını bölerseniz tavır da koyabiliyor.
görsel
son derece uzun yaşamaktadır. bizimde vardı bir kaç aya kadar 7 senedir bakıyorduk. alacağız yine...
bir tane şerefsiz tanıyorum. bana telefonda "pezevenk" demişti. baktım ki sözlükte de resmi var. severim keretayı.

http://galeri.uludagsozlu...m/r/muhabbet-kuşu-386293/
asya'dan avrupa'ya bir kısrak başı gibi uzanan ülkemizi bu kadar kolaylıkla fetheden başka canlı yoktur. avustralya'nın bağlarından kopup gelen bu efsanevi varlık, birkaç sene içinde ülkedeki tüm evlerde cik cik ötmeye başlamıştı.

evlerdeki ürkek sakaları, kanaryaları bir anda 'dükkan kuşu' yapan bu sevimli papağanlar, yalnızca bülbülleri ve kanaryaları yerinden etmedi; ayrıca el emeği göz nuru üretilen o tahta kafeslerin de sonunu getirdi.. bir devrin sonuydu muhabbet kuşları.

hiçbir çocuk yoktu ki papağan sahibi olmak istemesin.. bu muhabbet kuşları da sanki o kocaman papağanların prototipi gibiydi. bilmem kaç kat küçültülmüş halleri. o yüzden kolaylıkla benimsendiler. renk renk, çeşit çeşit.
egzotik şeylerin çekici olduğu tezi bir kez daha doğrulanıyordu.

boncuk, bu hayvanların %80'ine verilen isimdi. balkonunuza sizin olmayan bir muhabbet kuşu konduğunda onu büyük oranda ''boncuk'' olarak çağırırdık. yalan mı?
bu hayvanı besleyenler binlerce efsane üretmişlerdir.. işte ne bilyim, ''dişiler konuşmazmış.'' gibi, ''tek bakacakmışsın.'' gibi, ''sizinki yumurtlamıyor mu, bizimki yumurtladı'' gibi gibi gibi. dost meclislerinde artık sakalar, piçler, kanaryalar değil; muhabbet kuşları konuşulur olmuştu. kuşa bir şeyler öğretmek, ''anne'', ''kızım'', ''güzelim'' dedirtmek dünyanın en zor fakat en fazla gurur duyulan şeyi oluvermişti.
kuşu rahat ettirmek için neler neler almadım o kafede.. küçück bir sirke çevirmiştim. aynalar, ballı yemler, çanlar, tünekler, gaga taşları...

hey gidi günler hey.
pavyon kadınlarına verilen genel addır.
geceleri kafesinin üstünü ince ve koyu renkli bir kumaşla örttüğünüz sürece sabahları sizi erkenden uyandırmayacak minik canlı.
ucup gider. Vefasizdir.
son zamanlarda yavrusundan alıp büyütmek istediğim kuş türüdür. önceden 2 tane büyütmüştüm, çok severim kendilerini.
Başrollerini sadri alışık, sevda ferdağ ve süleyman turan'ın paylaştığı bana göre oscarlık dramatik film. Aynı zamanda harika bir zeki müren şarkısıdır.

edit: hatalı cümle. Teşekkürler ghetto agent.
cirkef, yamyam, mahalle karısı gibi kuş. Yakalayıp kafesine koyalım diyorsun yıkıyor evi, yok ucsun yavrucak sıkılıyordur dersin kafan dahil evin her yerine sıcar. Sevdirmiyor bir de benim kuş. Niye böyle huysuz anlamış değilim.
Tanım: yalnizliginiza yoldaş olarak alabileceğiniz çeşitli renkleri olan küçük kuş. Erkek olanları sözcükleri ezber edip tekrarlıyor.