bugün

enteresan bir durum değildir.

enteresan olan, zenginlerin her gün zenginliğine bir ''mal'' katmasına ses çıkarılmamasıdır.

burda grev yapan kişiler işsizlerle değil, işsizlerin hakkını yiyen zenginlerle kıyaslanmalı. işte o zaman ne işsiz kalır ne de yokluk. ne zaman fark edeceğiz bunu cidden merak ediyorum.,
milyonlarca işsiz olmasına neden olan bünye tespiti...

e adama sorarlar; "milyonlarca işsiz varken, gece kulüplerinde dansöz oynatan şerefsizler", "milyonlarca işsiz varken villalarda yaşayan şerefsizler" diye bir tanımlama yapmadan grev yapanlara nasıl geçtin be kasık biti? şimdi gelip "ben onlara da konuşuyom mıy mıy, ne biliyon onlara bir şey demediğimi" falan diye zırlama. onlara konuşsaydın sıra grev yapana gelmezdi.

g.tünü yaladığınız heriflerin pazarlık masalarında "bakın çok işsiz var, gelin bu zam teklifimizi kabul edin" diye işçilere önerdiği cümleyi, makyajlayıp oraya buraya yazıyorsunuz sadık süs köpeği gibi... adama sorarlar o grev, işsizlere karşı mı yapılıyor? grevin karşısındaki adam işsizlikten ne derece sorumlu? kurulan sistem; işsizler olmasa devam eder mi? bu memlekette işsizlik olmaması grev yapanlara mı zararlı olur, grevle muhatap olanlara mı? neyse zorlama bünyeyi... üç tane hücreden oluşan nazik bir beynin var, zarar görecek. bi troll'ümüz daha zaten zor kullandığı klavye tuşuna dokunma yeteneğini kaybetmesin...
Hakkını arayan kişilerdir. Hic de bahsedildiği gibi şerefsiz değillerdir.
HERKES hakkını aramalıdır. milyonlarca işsizin olması bu insanların haklarını aramalarına engel değildir. ölümü görüp vereme razı olanın zihniyetini kızıl ordu siksin.
ülkede bir haksizligin, bir adaletsizligin, gelir dagiliminda ve halk'a yansiyan refah düzeyinde bir sakatligin var olmasini el birligiyle elestirmek yerine, calisan kesimlerin emeklerinin sömürülmesine "sükür isim var" diyerek susmalarini tavsiye eden önerme.

hayir en demokratik haklarini kullanan insanlar neden "serefsiz" gibi hakaretlere mahruz birakiliyorlar, anlamiyorum!
milyonlarca issiz dolasan insanlar, hakkini arayan ve emeklerinin karsligini isteyen iscilere küfür edeceklerine, "kriz teget gecti", "ekonomimiz 10% büyüyor" diyenlere karsi sandik müslümani kesilmeyi birakip, verdikleri oylarin karsiligini istemelidirler.

issizler de dökülsünler sokaga, sosyal bir devlet oldugu anaysayla sabitlenmis bir devlette, sayet gercekten 10% gibi bir ekonomik büyüme varsa, pastadan haklarini talep etsinler. is istesinler, as istesinler. bak komsu yunanistanda bu kadar yurttaslik bilinci var. eh bizimkilerde yoksa, iscilerin kabahati ne?
klasik bir cahil hakareti. kendi içinde bulunduğu hali bu cahil kafayla açıklayamadığı için, kendine reva görmediği hayatında sürünmeye devam edecek, hayat boyu bir karış ilerleyemeyecek sıradan insan söylemi. "insan" diyorsam, kanuni zorunluluklardan, benim insanlık anlayışıma göre bu söylemi paylaşan kişi insan olma mertebesinin altında, yaratık kıvamında bir şeydir. tükettiği doğal kaynaklara yazıktır. böylesine bir aptallık kal olarak telakki edilemez.
üst bürokrosideki şahısların hiçbirşey yapmamalarına rağmen her sene maaşlarına aldıkları biner liralık zamın yanında, 10-15 sene hep aynı maaşa çalışan emekçi sınıfnın haklı isyanıdır.
edit: cümle devrik sanırım ama ne dediğim anlaşılıyor.
sınıf bilincine sahiptirler. ayrıca hakkını savunmak şerefsizlik değildir. sonradan gün gelir kazanılacak o haklar bugünkü işsize, fakire de yarayabilir.
bu ülkede milyonlarca işsiz olmasının sebebi nedir ? diye cevap verilmesi gerekendir. Siz gidin onu neredeyse halifeliğini ilan edecek diktatöre sorun.
onlar değil onlara bu sıfatı vermeye kalkışanlar şerefsizdir. sokaktaki işsiz götünü devirdiği yerden köşeyi dönme hayalleri kurduğu için layık olduğu şekilde sefildir sefil kalmaya mahkumdur.

ancak ve ancak alınteri dökenler alınterinin ne kadar kıymetli olduğunu bilir ve hakkını arar. yavşaklar sadece iktidarın önüne attığı her kırıntıdan memnun ve mutlu olur köpekçe yaşar. sonra gelir burda avantacıları mağdur, emekçileri şerefsiz ilan der.

hassiktir bile dedirtmeden hassiktir.
öncelikle, şerefsiz; hakkını arayan, adalet isteyen insanlara kolayca şerefsiz damgası yapıştırabilenn kişidir. kendi desteklediği iktidar başta diye sefalete göz yumulmasını istiyorlar. hadi ordan! meclisten ışık hızıyla geçen emekli milletvekili maaşlarını unutmadık. demekki verilebiliyor bu paralar. işsizler de cabası. çalışıp öğretmen olanların sucu değil işsizler. eğer ortada bir suçlu varsa 10 senedir iktidarda olup işsizliği bitirme sözü verip yapamayandır. fakülte açıp herkesi 4 sene daha oralarda oyalayayım en azından zaman kazanayım devirleri bitti artık yumurta kapıya dayandı!
şerefsiz denilen kişilerin; kendileri için değil de, vatandaşın yaşam kalitesinin artırılması ve ülkede yaşanan kötü durumları göz önüne sermek için yaptığını anlayabilmek için tabii birazcık düşünmek gerekir dediğim başlıktır.
bunu söyleyebilen şerefsizden daha şerefli olduğu gün gibi ortadadır. milyonlarca işsizin suçu gren yapan emekçiler değildir. evet! doğrusu grev yapan emekçidir. şerefsiz de, grev yapıp hak arayan adamlara şerefsiz diyen göt oğlanıdır.

kaldı ki; thy milyon dolarlar harcayıp kevin amcayı reklamlarında oynatmayı biliyordu. sonrasında da, messi' nin attığı topu göğsünde yumuşatan abla ile barcelona takımı bu reklam için ne kadar aldı.

bu ve bunun gibi reklamları yaparken, thy uçaklarına çalışanlarının resimlerini işlerken biz büyük şirketiz demeyi biliyorsan. çalışanlarına da hakkını vermeyi bileceksin.

hak aramayı bilen adamlara da, hak aramayı bilmeyen acizler olarak da ses çıkartmayacaksın. sana denileni yapıp, yalakalığına devam edeceksin.
kendi özlük haklarını ve yolcuların güvenli yolculuk hakkını savunmak için üretimden gelen gücünü kullanması, kimi onursuz ve riyakar sözlükçülerin hakaretlerine sebep olmuş, boyun eğmeyen havayolu emekçileridir.

sözlüğün ilerici yazarlarını moderasyona bu başlığı şikayet etmeye çağırıyorum.
milyonlarca işsizlerin varlığının sebebi olan hükümet yetkililerinin şerefini öpeyim...
milyonlarca işsiz sadece birilileri grev yapınca akla gelmesi trajikomiktir.
en az 4.000 lira maaş alıp memnun olmayanların grevidir. 730 lira asgari ücretle geçinen işçi ağlamayıp ne yapsın. devlete sırtını dayanamayıp o maaşla vergi verip ömür boyu çilesine devam etsin.
milyonlarca işsizin acaba ben neden iş bulamıyorum? demesi yerine, ortaçağ düzeni getirmeyi çalışan bir şirket hakkında yaptıkları grevin bir yerlerine batması!
aldıkları nefesi sikeyim.
ülke insanlarının ters bakışı yüzünden bu noktaya geldi zaten bu insanlar. insanımız neden biz açlıktan kıvranıyorken şu şu adam milyon dolarları götürüyor demiyor da, ben açlıktan kıvranıyorsam memur da kıvransın, doktor da kıvransın, mühendis te kıvransın anasını satayım mantığında ilerliyor. (bkz: şükür) olgusunu öyle bir yerleştirmişler ki beyne hakkını aramayan arayanı da susturmaya çalışan bireyler yarattılar. Afrika'da insanlar yemek yiyemiyor yani nedir sizin 1 ekmeğiniz varsa susun amk şükredin. bu mudur? peki yan tarafta 18 yaşındaki kızına milyon dolarlık arabalar villalar alan, öğle yemeğinde 3 ailenin aylık parasını ezen insanlar ne olacak? siz onlar yerine hakkını arayana ses çıkartıp birilerinin ekmeğine yağ sürmeye devam edin. sen senden daha kötüsüne bakıp ibret alıp kaymak tabakasının ekmeğine yağ süreceğine, hakkını ara hakkını yiyenlerden hesap sor, sen de insani yaşam boyutuna yüksel, yanındaki vatandaş ta yükselsin. yoksa "ben yemiyorsam o da acından ölsün pezevenk" mantığıyla bir bok olmaz.
grev yapmak anayasal haktır.

anayasal hakkını kullananlar şerefsiz oluyorsa şayet; oy kullanmak ta bir anayasal haktır. o halde hepimiz şerefsiz olmuş oluruz.

lafın nereye gideceğini bilmeden konuşmak ancak lise sıralarında oluyor.

akıllı olalım, dilimize hakim olalım.
bunu diye şunu da dedi : (bkz: senin oğlunda işsiz kalsın)*
bu ülke bunu da gördü işte.

"hakkını arayan şerefsiz oldu..."

yazıklar olsun.
bir kere '' şerefsiz yada duyarsız'' kelimeleri grev yapan o insanlara değil bu başlığı açan şahısa ve böyle düşünen işsizlere daha uygun duruyor. Grev çalışan insanların haklarını alamadıklarında başvurdukları birlik gösterisidir. Sosyal bir devlette sendikalaşma ve grev hakkı çok önemli ve insani haktır. Sosyal bir devlette sen insanların elinden grev yapmma haklarını almaya çalışırsan, insanlarda sokaklara dökülür ve bu hakkını savunur, bundan daha doğal birşey yoktur.

Arkadaşlar yaşamak ikiye ayrılır: sadece yaşamak ve insanca yaşamak. Bu ülkede havalimanında çalışan kabin memuruda, öğretmende, memurda, 701 lira asgari ücretle geçinen insanlarımızda insan gibi yaşayamıyorlar. Devlet ve işverenler tarafından posası çıkarılana kadar sömürülüp ölüyorlar. Bu insanlar hak aramak için sokaklara çıkmayacakta, holding sahipleri mi sokaklara dökülecek? Artık şu ''şükür etmek'' kafasını bırakın bir kenara. Sizin yaptığınız ''şükür etmek'' değil, düpedüz enayiliktir. Ülkemizde insanlar sadece sokaklara çıkıp ( ki onu da yapmıyoruz) grev yaparak hak arıyor ve çıldırmıyorsa hükümet tanrısına şükür etsin.
işsizlere ilham kaynağı olması gereken grevcilerdir. Herkes kendi hakkını arayacak. Bu ülkenin işsizleri de buna da şükür diyerek uslu uslu oturmayacak. Sokakta meydanda hakkını arayacak. Grevciler nasıl zam istiyorsa o da iş isteyecek yılmayacak.
iş bulduktan sonra işsiz geçirdiği günleri unutup hakkını hukukunu aramaktan vazgeçmişlerden daha az şerefli değildir.