bugün

bu hafta içi gideceğim müzedir, bakalım neymiş şu mona lisa.
3 günlük paris gezimde beni en çok etkileyen yer olmuştur açık ara, tabi ki hepsini gezemedik, zaten bütün eserlere minimum 1 dk bakarsanız bile müzenin hepsini 8 yılda tamamlıyormuşsunuz* ,bir kere binanın dışından neyle karşılaşacağınızı az çok kestirebiliyorsunuz, zira ucu bucağı olmayan bir bina, genelde çok kalabalıktır tabi ki. bina 3 bölümden oluşuyor, ilk bölümde girince her taraf "monalisa şu taraftadır" tarzında tabelalarla dolu, zaten müzeye girenlerin de %90'ı monalisa için giriyor, ünlü tablo uzun bir koridorun sağ tarafında geniş bir odada yer alıyor, zaten önünde ki kalabalıktan da anlarsınız monalisa olduğunu, bir camekan içinde korunan tablo yaklaşık 4-5 metrelik bir çit ile çevrelenmiş, zaten küçük olan tablo iyice görülmesi zor bir hale geliyor. bana asıl tuhaf gelen tam monalisa'nın karşısında Paolo Veronese'in The Wedding at Cana adlı inanılmaz tablosunun olması, ne bir çit nede camekan tarafında korunuyor olmamasına* rağmen, 3-5 kişi tarafından ilgi görmesi. büyük ihtimalle müzede ki en çok emek harcanmış, en çok detay içeren tablonun tek şansız yanı monalisa ile aynı odada olması.

temsili resmi: http://en.wikipedia.org/w...le:Paolo_Veronese_008.jpg

zaten monalisa'Nın adı bile yeter koca müzeyi doldurmaya, yetmiş de zaten, ama müzede ki bütün tablolar en az monalsia kadar başarılı ve değerli, tabi bakan eden yok, herkes o odaya doluşup monalisa ile fotoğraf çekme derdinde, neyse gelelim diğer bölümlere, biraz ilerledikçe tablo kısmından heykel kısmına geçiyorsunuz, heykelden gram anlamamama rağmen gitmeden önce müzede ki ünlü heykellerle ilgili yaptığım araştırma sayesinde tanıdım en meşhur heykelleri, tabi ki hepsi inanılmaz ve çok zor işler. çoğunluğun anlamayıp anlıyormuş gibi bakması* biraz heykellere haksızlık oluyor ama tabi ki bu işi bilen, hepsinin yaratıcısı hakkında bilgi sahibi olan gerçek sanatseverler de mevcut.*

binanın 3. bölümünde mısır kültürü ve başka kültürlerle ilgili tarihi kalıntılar mevcut, hammurabi yazıtları ve ramsey heykeli bunlara örnek. bir tane de mumya vardı ama kültürel bilgim ve hafızam müsait olmadığı için kimin mumyası hatırlayamıyorum.

demem o ki en odun, en yontulmamış insanı bile biraz yontan, biraz da olsa kültür, araştırma, öğrenme isteği aşılayan bir müze, fransa'ya yolu düşecek olan varsa eiffel'den falan bile önce gidin görün. 12 euro sanırım giriş, bir de girmeden önce bir harita alın, yoksa monalisa dışında bir bok bulamazsınız*

o değilde acaba bu incelemeyi okuyan çıkar mı.
eski louvre sarayı, yeni louvre müzesi... fransa' da bulunan müzedir. her sanat eseri için 1 dakika zaman ayrılsa, müzenin açık olduğu saatler dahilinde tüm eserleri görmek 364 gün sürermiş. ek olarak ünlü mona lisa tablosunu barındıran müzedir.
kitaplara konu olmuş müze. doğrusu merak konusu.
(bkz: götüm kadar tablo için müze açmak)
muhteşem ötesi tabloları gördükten sonra mona lisa insanda hayal kırıklığına neden oluyor..

http://gezente.com/louvre-muzesi-part-i
http://gezente.com/louvre...art-ii-napolyonun-odalari
http://gezente.com/louvre-muzesi-part-iii
Fotograf çekilmesinin yasak olduğu müze.
içinde yürümekten yorulup mısır eserlerinin üstünde dinlediğim muzedir.
dan brown' nun da vinci şifresi kitabında bahsettiği müze.
Gidip görülesi yerdir. Dan amca sayesinde haberi olmuştur bazı insanların. (bkz: ben)
La Mousse du louvre'ye gitmeniz halinde hayatınız boyunca kitaplarda, wikipediada adını duydugunuz ve duyacagınız tum tabloları, sanat eserlerini gormeniz mumkundur. En unlu tablo isimlerini de orada gorebilirsiniz. Tabi ciddi bir zaman ayırmak gerekir. Buyuleyici, zaman kavramını yitirmenizi saglayan, unlu moda dergilerinin kapak cekimine denk gelmenız kuvvetle muhtemel olan bir bahcesi vardır. Sanslı gununuzdeysenız unlu bırkac modelı de yakından gorebılırsınız. Cok sayıda ressam ve bohem sanatcı da ayrı ayrı koselerde bahcenın ve cam piramidin resimlerini yapmaktadır. Cin ali cizemeyen benim imrendigim bir tablo tabi. Ancak benim gibi fotografcılıkla ilgileniyorsanız slzin icin kacırılmaz bir fırsattır. Muzeyı dolasırken mutlaka ve mutlaka gırıstekı walkmanlerden alınız. Pekcok dilde bulunmaktadır fakat turkce yoktur. Ingılızce olanını kullanmak zorunda kalacaksınız. Mona lisa icin ayrı bir salon tahsis edilmistir. Bu salonda herzaman ziyaretcl en az 100 kisi vardır ama fısıltı bile duyamazsınız. Adeta tabloya saygı durusu niteligindedir. Paris sehri diger kent yerlesimlerinden farklı olarak halkalar seklinde genisler ve her halkanın ayrı ismi vardır. Bu halkaların merkezinde de louvre muzesi bulunur.ulasımı oldukca rahattır. Kendi adıyla metro duragı bulunur. imkan yaratmaya calısarak gormeniz dilegiyle...
Toplam 12 saatlik bir geziyle hemen her noktası ziyaret edilebilir. Tabi o kadar süre Sizi taşıyacak kadar güçlü ayaklarınız varsa. Ben 6. Saatte başlarım böyle şeye deyip çıkmıştım. Gerçi çıkışı gösteren tabelalar olmasa onu bile yapamazsınız, öyle devasa bir bina. Gavur yapmış demeden edemiyor insan.
Yanınızda bir sanat tarihçisi varsa tadından yenmeyecek müze.
Bahçesinde ünlü cam piramitlerin olduğu eski kraliyet sarayı.

eğer bazı bölümleri es geçip hızlı adımlarla ilerlerseniz dört beş saatte bitirebilirsiniz. mona lisanın orjinalini yakından fotoğrafını çekmenin anlamsız olduğunun ayırdındaysanız, ki internetten milyon kere kaliteli resmini bulabilirsiniz, burada çok vakit harcamanıza gerek kalmayacaktır.

elbette galerilerde ve koridorda yürürken sağınızda solunuzda sergilenen resimler bir süre sonra bünyede sürmenaj yaratır ve sadece birkaç saniye bakıp geçersiniz. yani öyle günler haftalar ayırmanıza gerek yok. e ben sanat tarihçisiyim diyorsanız ayrı tabi.

giriş ücreti yamulmuyorsam 12 eur civarıydı.
venüs de milo heykelini de bulundurmaktadır içinde.
bir çok çalıntı eser bulundurur. tıpkı alman ve ingiliz müzelerinde olduğu gibi.
asyalilarin can sıktığı bir yerdir .
avrupadaki üniversitelerden birinde öğrenciliği olana girişin ücretsiz olduğu müze.

müzenin dört bir yanında ağır silahlı fransız askerleri dolaşmasına rağmen aşırı yoğun olduğu günlerde ögrenci kimlik kartı sorulmuyor bile.

ayriyeten tam olarak hatırlamamakla beraber her ayın ilk günü herkese ücretsiz oluyordu. galiba öyleydi.
her esere bir dakika ayırdığınızda yıllarınızı alabilecek kadar çok eser barındıran, dünyanın en ünlü müzesidir.
hırsızdır.
(bkz: ışid in yağmaladığı tarihi eserlerin akibeti/#31014972)
tarihe saygılı insanların kurduğu bir müzedir.

tarihi eserleri "puttur" diye tahrip eden salyalı yobazların (hani şu parayı görünce "put" fikrini bir yana atanlar) elinde bırakmaz, kurtarabildiklerini alır ve itina ile korurlar.
muazzam bir yer.
sadece bu müzeyi gezmek için en az 3-4 gününüzü ayırmalısınız. dünya tarihine ait milyonlarca tarihi eser ve döneme ait kullanılan malzemeler var.
yeryüzündeki bir numaralı müze. geleceğim, göreceğim mutlaka seni.
ben bi haftalık kombine alıp bir hafta gezmiştim kendisini. ayaklarıma deyim yerindeyse kara sular inmişti.

gene de yüzde 20´sini falan görebildim.

tahminen dünyanın en büyük müzesidir.

her ayın 1- p.tesi günü giriş bedavadır. ancak o p.tesi girişte 1 km´den daha uzun kuyruk olur.

normalde giriş ücreti yetişkinler için 18.-euro´dur.

lourvre müze binası, dünyanın en güzel binalarından birisidir. her köşesi fotoğraflıktır.
bursa' daki yapıdan esinlenerek yapılan fransa' daki müzedir.

görsel