bugün

lisede kendisinin kral olduğunu düşünür ama okuldan sonra asıl hayatın öyle olmadığını görür. akıllıysa bir işe girip çalışır sıradan vatandaş olur, yok ben bu yola girdim çıkmam derse bir gün cezaevini boylar.
kişiliği tam olarak oturmamıştır, arayış içerisindedir.
geleceği pek parlak değildir.
(bkz: müdür yardımcısı)
Ben onu kırarım lan diyip kavgada ortalıklarda pek gözükmeyen tiptir. Erkek olmamama rağmen lisedeyken çevremde bunlardan oldukça vardı artık ciğerlerini bilir duruma getirttiler beni.
çok arka sıradakiler izlemiş ve heyecanlı ergen bünyesine kolayca tesir etmiştir bu dizi.
bir kaç yıl sonra kahvede çaycılık yapmaya başlayacak olan, aslında serseri olmayıp serseri gibi görünmek isteyen insanlar.
bir zamanlar polat alemdar zannederlerdi kendilerini şu an ne zannediyorlar bilmiyorum.
üniversiteye gidemeyecek, düzgün bir işte çalışmayacak, "atarlı" bir insandır.
hayatı erken yaşta öğrenen ve gelecekte çok başarılı olacak ve en az 3 bin lira maaşa çalışacak kişidir. (bkz: engineer)
hayat her ergenin eline gitar, ipad, zart, zurt, aleyo aleyo vermediğinden bizim kenar mahallenin ergeni de tesbihle idare ediyor.*
sudan bahanelerle kavagada çıkarır bu liseliler.
ayrıca lisenin ağası, paşasıdır, hep onun sözü geçer. Bir de sivri burun ayakkabı giyiyorsa kesin ankaralıdır. Ilerde bir baltaya sap olamayacaktır kendileri.
lise kapısından dışarı çıktığı anda tüm gününü kahvede harcayan adamlardan beyinsel ve işlevsel olarak hiçbir farkı kalmayan serseri özentisidir. zaten lise bittiğinde de kahvedeki o adamların yanındaki yeri hazırdır. lisede yaptığı ve hiçbir önemi olmayan piçliklerini anlatır durur.
okul paydos ettikten sonra hemen köşede sigarayı yakan tip.
kendisinin delikanlılığın kitabını yazdığını zanneden ve kendi hayat görüşü ve yaşam tarzını en doğrusu olarak kabul ederek farklı gördüğü herkesi dövmeye kalkan ya da nefret dolu gözlerle bakan sonucunda da büyük ihtimalle dayak yiyen faşist bozuntusu.

lisede başımdan geçen bir diyologu paylaşayım hemen;

ayı: o kulağındaki küpemi,

ben: hayır atom bombası,

ayı: yazık gençliğine yazık, küpeli erkek mi olur lan,

ben: senin erkekliğin kulağındamı benim ki başka yerimde,

ayı: çocuk seni skerim akıllı ol,

ben: kulağınlamı...; derken kavga başlar ve ayı faşist tesbihli ceketinin önden bir düğmesi kapalı 'delikanlı' abimizin beni polise şikayet etmesiyle son bulur.
büyük ihtimal liseyi bitiremeyip erken iş hayatına atılan, (tabi serseri gibi gezmekten çalışmaya vakit bulursa) hemen ardından da asker'e gidecek kişidir.

mobil facebook'tan da şu şekilde durum günceller:

"varlığım olay, yokluğum koyar. alemde tektik ama filme 15 ay ara verdik"

gereksiz insandır...
Ülkü ocağı adayı, hava sıcakken bile deri ceketle oturup aksama kadar tesbih sallayan sınıf arkadasım...
acınacak tiptir, liseden çıktıktan sonra pek fazla işe yaramayan tiptir. lisede ki havasıyla kalır, yazık.
yüzde doksan dokuzu ülkücüdür.
tesbihleri itinayla ellerinden alınıp koleksiyon yapılır.
bunlar babadan oğula nesil heralde!!
çakma polat veya konsantre memati olmak yolunda ilerliyordur. höt dendiği zaman oturma organını kaybetme riski taşır.
iş hayatında hamallık yapacak gerzek özenti gençtir.
yüksek ihtimal meslek lisesi öğrencisidir. elinde ki tesbihi delikanlılık zanneder, lise hayatı boyunca okulda ağa paşa muamelesi görmüştür bazı eziklerden fakat okul bitince anlayacaktır ki bir sikim değildir.