bugün

(bkz: camilere paratoner takılması müslümanlığa sığar mı)
Japonlarında yaşlı kadına benzeyen kimliği belirsiz bir korku kahramanı vardır.onlarında takıntısı budur. isteyen araştırabilir.
Tüm korkutmalara kafa tutarak düşünmeye başladığınızda herşeyi anlayıp kendi yolunuzu çizeceksiniz. Evet.
Japonların kötü ruh kovma adetini bilmeyen yazar söylemidir.
Cinler vardır, safsata değildir. bizzat kendim ve kendimden hariç cin tesirine uğrayan onlarca insan tanıyorum. kendin inanmayabilirsin zikimde değil, ancak insanları inanmamaya teşvik edemezsin. zira cinler kuranda yazıyor ve kuranın tek ayetini inkar dinder çıkarır. ateizm propagandanı burada yapamazsın evlat.
ceza ve ödül... aptallar hayvan gibi terbiye edilir. kurallara uy ödülünü al yoksa sopayı yersin. sami dinlerinin özeti budur.
şems in 40 kuralında geçer;


--spoiler--
Birinci Kural:
Yaradanı hangi kelimelerle tanımladığımız, kendimizi nasıl gördüğümüze ayna tutar.
Şayet Tanrı dendi mi öncelikle korkulacak, utanılacak bir varlık geliyorsa aklına, demek ki sende korku ve utanç içindesin çoğunlukla...Yok eğer Tanrı dendi mi evvela aşk, merhamet ve şefkat anlıyorsan, sende de bu vasıflardan bolca mevcut demektir.
--spoiler--

korkutmalı din yoktur. içinde gizlediği, korkuyu hakeden tarafı olan insan vardır. oysa tanrı salt sevgidir. tanrı kendisindeki sevginin onda birini anne yüreğine vermiş. sadece onda birine sahip anne olmuş bir canlının yüreği evladı için sevgi doluyken yaradan neden korkutsun bizleri?
eminim buna takılanlar, çocukken annelerinin yaramazlık yaptıklarında ceza vermesini de yanlış bulur da çocukları ölçüyü kaçırdığı için asfalyaları attığında ah canım yavruuumm ne iyi ettin diyeceklerdir. tabii yersen.
(bkz: dini korku olanın zihni paranoyak olur)