kişisel gelişimi bile başkalarının yazdıgı kitaplarda arayan insanların hiçbir şekilde gelişemeyeceği unutulmamalıdır.

okuduklarınızı yaparak gelişemezsiniz, her şey zihinde biter.
ey kitaplardan bu kadar etkilenilmemesi gerektiği gerçeğini bir kez daha gözler önüne sunan başlık . kitaplar insanlara yol gösterir fikir verir kötü olanı da gösterebilir iyi olanı da. sen sana gerekeni kap gerisine karışma. bir kitabın saçmalığını böyle ölçemezsin. kitabın yalanı doğrusu olmaz.
bu tür kitapları yazan insanların kendilerinden bahsetmesi kitap içerisinde ne kadar üzücü. hayır bunları alıp hit yaptıran kişiler daha üzücü. kişisel gelişimin hiç uğraş vermeden sadece bu tür kitaplara bağlı olduğunu düşünen mantık var mıdır? zaten öyleyse bırak gelişme daha iyi.
bunu öğrenemeyen insanların çoğunlukta olduğu varsayımından yola çıkarak, aslında herşeyin başlangıç ve bitiş noktasının kendimiz olduğunu öğreten kitaplardır.
Ferrarisini satan bilge'yi okumayanların buralarda ötmesi
kısa yoldan para kazanmayı anlatan kitaplar yüzde yüz etkilidir, gerçekten insana bir servet kazandırabilir, ama okuyana değil yazana tabii ki.
genellikle doğru olan bi yaklaşımdır.
süper gelişmiş übermensch yurdum insanı için gereksiz kitaplar. aga diyen tırt diyen adamlar ahkam kesiyor gelmiş. hangi kitabı okuyalım ganka bi deyiverde ışığınla aydınlanalım.
hak verdiğim gerçek. birini okudum gelişmedim kişisel. gelişseydim kişisel..
kişicell yeni hattınız.
sadece kendi düşüncelerini benimsetmeye çalışan bir kitaptır.
evet ufku köreltir.
Bu kitaplar hayatın gerçeklerinden çok uzaktır. Zaten yazılmasındaki amaç da insanı gerçeklere hazırlamak veya insanlara gerçekleri göstermek değildir. Yazar, kitabı çok satıp daha çok para kazanmak için okuyucuya bir kamyon gaz verir, sen aslansın sen kaplansın diyerek coşturur ve böylece okuyucuya şirin görünmeyi ve kitabını beğendirmeyi amaçlar. Zavallı okuyucumuz da orada yazılanları gerçek hayatında 'taklit' ederek bir yerlere varmayı dener, ancak bu durumun, insanların gözünde deli saçması hareketler olarak algılanmaktan başka bir getirisi olmaz. Okuyucu, bu durumu kendi beceriksizliği olarak algılar ve Sonunda bunalım kaçınılmazdır.
Evet itiraf ediyorum bende okumuştum. Hemde birkaç kere. Bi ise yaradimi diye soracaksan eğer? kocaman bi Hayır derim sana.
Oku oku nereye kadar?? ilk sayfalar güzel oluyor.. alıyorsun gazı kitaptan, 30 yaşında; "ben büyüyünce doktor olacam' diyorsun. Sonraki sayfalar tam bi can sıkıntısı oku oku bitmiyor kitap çok can sıkıcı hale geliyor okudugunuda anlamiyorsun.
Yani bi hevesle aldığın kitap 2 gün sonra bidaha acilmamak üzere tozlu raflarin arasında kendine yer ediniyor.
Not:okadarda kötü değil gene bir kaç bilgi sahibi oluyorsun okadar kötü düşünme.
teoride insana bir şeyler kattığı doğrudur ancak hayat haddinden fazla pratik bir olgu olduğundan dolayı direkt yanlış ya da doğru önermedir denemez, izafidir. ancak pat mesiti'nin, hayalleri olanlar asla uyuyamaz kitabı fayda unsuru gözetmeksizin edebi bir eser olarak okunmalıdır.
katıldığım önermedir. yazar kişinin başarısı söz konusu olunca çoğu kitabı yazmıştır ama anlattıklarını başaramamıştır. dolayısıyla anlattıkları yanlıştır.
kişisel gelişim kitapları kişisel gerilim yaratmaktan öteye gitmezler, tek sundukları reçete kendine güven ve mutlu ol'dur. Mutlu değilsen hayatının bir anlamı olmadığını iddia ederler hayatın illa bir anlamı olması gerekirmiş gibi. Hayatın bir anlamı yok diye höykürdüğün zamanlarda bol bol aktivite önerirler. Hayatın anlamının olmaması onlar için hayatının boş olduğunun göstergesidir ama fena halde yanılmaktadırlar. Hayatının her anı meşgul biri için bile hayat anlamsız olabilir. Kendini tanımakla başlayan kendine güvenme süreci ise insana kendini aptal gibi hissettirir. Eğlenceli vakit geçirmek istiyorsanız, sahteliği şüphe götürmez vak'a örnekleriyle dolu bir kişisel gelişim kitabı edinin, bir kez gülümseme garantidir. Kahkaha atıyorsanız demek ki büyütülecek hiçbir sorununuz yok, gevşeyin.
kişisel gelişim kitabını koruyor gibi olmayayım ama; hayat daha tırt olmasaydı kişisel gelişim kitabı hiç olmazdı.
bazen daha kendini geliştirememiş yazarların yazmasından kaynaklanır.
ah yazık o insanlara.
kim mukemmeldir ki beni mukemmel kilacak?
bill gates, sakıp sabancı vs. kişilerin hayat hikayeleri insanları ancak derin duygulara boğar ama pratikte hiç bir şey katmaz.

bi kulaktan girer diğerinden çıkar.
kitap okumaya gerek yoktur. benden tavsiye, çevreniz geniş olsun, tanıdıklarınız etkili insanlardan oluşsun, oluşmuyorsa ikinci derecede etkili yetkili insanlara yakın olun. insan portföyünüz ne kadar geniş ise zengin olma ihtimaliniz o kadar kuvvetlidir.

sakıp sabancı yeni bir şirket kuracağı zaman , bu alanda tanınmış çevresi geniş insanları bünyesine alırdı. böylece insan sermayesini otomatikman level attırır. aklınızda bulunsun.
(bkz: kişisel gelişim kitabı yazıp köşe olmak)
Yön gösterme amaçlı yazılmış kitaplardır.işlemeyen demir pas tutar.Okumakla hiç bir şeyi değiştiremezsiniz.
Hala bu kişisel gelişim zırvasına inanan insanlar görüyorum etrafımda.

''Dinleyin sürüngenler; sizler özel değilsiniz, sizler güzel ya da eşi benzeri olmayan kar tanesi de değilsiniz, sizler işiniz değilsiniz, sizler paranız kadar değilsiniz, bindiğiniz araba değilsiniz, kredi kartlarınızın limiti değilsiniz, sizler iç çamaşırı değilsiniz, sizler herkes gibi çürüyen birer organik maddesiniz. Bizler bu dünyanın şarkı söyleyip dans eden pislikleriyiz. Hepimiz aynı pisliğin lacivertleriyiz.''
özellikle bu kitapları yazanların kendi gelişimlerini tamamlayamayan insanlar olması ayrıca komik bir durum.

Mesela adam;

"Balıkçılık ve Balık Tutma Sanatı" adında kitap yazıyor, olta tarifleri yapıyor ama yazar hayatında 1 kez bile eline olta almamış, balık tutmamış,

yada

Liderlik konusunda kitap yazanlara bakıyorsunuz hayatları boyunca kendisi dahil yanında 3 yada 4 kişi çalışmamış, çalışmışsa da bu çalışanlarda türlü bahaneler ile işi bırakmış, adama eleman dayanmıyor ve yazdığı kitapta liderlik ve vasıflarını anlatıyor.

Komedi gibi.
kişisel gelişimle, bir işyerinde çok iyi pozisyonlara gelinebileceği anlatılan bu kitaplarda, sürekli bill gates, sakıp sabancı gibi gerek yurt içi gerek yurt dışı örnekleri verilir. ama bizim keriz okuyucu bilmez ki bu adamlar şirket içinde yükselip mevki peşindeki insanlar değil, bu adamlar sıfırdan kimsenin yapmadığı bir işi yapıp, doğru zamanda doğru ata oyunayıp, biraz da şanslarının yaver gitmesiyle milyoner olmuş insanlardır.

doğru zamanda doğru at dışında hepsi palavradır, ki bu bir işin geleceğini tahmin etmektir hiç kimsede bunu kesin olarak bilemez, sadece analizler yaparak ihtimalleri yükseltirsiniz. bunu yapabilmek içinde kişisel olarak gelişmeye ihtiyacınız yok zaten. sanayide ne patronlar var iki lafı bir araya getiremeyip, gece gündüz kurtlar vadisi izleyip milyoner olmuş.