bugün

televole vari programlara 3 dakikada bir söylenen söz.
kameraları antalya gibi (bodrum, çeşme de olabilir) gözde tatil bölgelerinin sahilerine çevirmek. özellikle güzel kızları plajda güneşlenirken görüntülemek, üstsüz güneşlenen birkaç turist görüntüsü eldesi tarzında klasikleşmiş sahil görüntüleme işi. röportaj da yapılır akabinde, insanların yanlarına kadar gidip kalıplaşmış sorular sorulur sırayla:

muhabir_ ne kadar süredir burdasınız?
şezlongda yatan güneş gözlüklü kadın_ bir hafta oluyor.
muhabir_ nasıl buldunuz antalya'yı?
şezlongda yatan güneş gözlüklü kadın_ vallahi ben ilk kez geliyorum, evet.. güzel.
muhabir_ seneye fırsatım olursa gene gelirim diyorsunuz yani.*
şezlongda yatan güneş gözlüklü kadın_ : ) eşime baağlı elbette gelmek isteriz yani neden olmasın?

muhabir_ bu köpek senin mi?
denizden köpeğiyle çıkan çocuk_ evet benim.
muhabir_ ismi ne köpeğinin?
denizden köpeğiyle çıkan çocuk_ tony.
muhabir_ peki el sallayalım haydi kameraya.*
(köpeğin sağ ya da sol patisini tutulur, köpek saf saf etrafına bakmaktadır o sırada kameranın önüne atlayan çocuklar falan bir anda toparlanır el sallar)
inanılmaz boktan bi durumdur. Beach park ta herhangi bir plajda uzanmış güneşlenirken aniden kameralar gelir beach i çekmeye baslar bastan sona. Eger yanınızda bir kız varsa bide gelip ''ekieki nası gidiyo tatil antalya nası?'' piskinligiyle sorular sorar. Ulan dallama bir ben tatilde degilim burası memleketim iki bi sor bi izin al di mi ? senin yüzünden yakalanıyoduk ucuz kurtardık.
Yaz ayı gelmiştir.
(bkz: karpuz kabuğu denize düştü)