bugün

hiç durmadan her olaya yorum yapan sestir. arada kendimi kaptırıp baya tartışırım ama hep o haklı çıkar. başımdan geçen her kötü olayda beni suçlar. her ne kadar kıl olsamda kendisine içten içe sevdiğim sestir. o da olmasa hayat çok sıkıcı olurdu herhalde.
her bir sike merhemmiş gibi maydonoz olan sestir. şahsen bu sesin sahibinin ben olduğumu sanmıyorum, ciddi ciddi bazen kavga ediyor benle. hem zaten benim sesim olsa insan kendine "ulan oruspu çocuğu" diye bağırır mı?
şizofrenik durumdur.
obsesif kompülsif bozukluk ile bağlantılı olma ihtimali taşıyan ses.
(bkz: iç ses)
-bla bla bla...
+bi sus amına koyim.
-...
+sustu lan.
-kandırdım. bla bla bla...
+hay senin...
(bkz: kafamdaki makina)
hele benim gibi aşırı derecede ilerlemiş takıntılı kişilik bozukluğunuz varsa o bir ses den çok bedenini ele geçirmeye çalışan ikinci bir sen olur söyleyin lan bir insan kendine karşı verdiği savaşı nasıl kazanır.
içten içe bastırılmış kişiliğimizin bize bir şekilde seslenmeye çalışması diyebiliriz, bastırılmış şizofrenik yan da denebilir tabiki.
ümit ünalın yönetimindeki mehmet günsur ve selma ergeç in başrollerini paylaştığı ses filminin konusu.
kahvaltıda, okulda, yemekte, futbol sahasında, sinemada, işte, adada, istanbul'da, tokyo'da, nil nehrinde, evin çatı katında vb birçok yerde sana bir şeyler söyleyen sestir. bu yerlerin hepsinde yalnız da olsan, yanında biri de olsa sürekli duyduğun ses bu sestir. sürekli kim olduğunu arıyor bulamıyorsan sorun yapmana hiç gerek yok. çünkü seninle beraber yaşayıp, sana muhalefet olup, neyin nesi olduğunu belli olmayan o fısıltılar işte budur.
Bende gurur falan bırakmayan sürekli bozguna uğratan sestir o. Hem çok terbiyesiz hemde çok bilmiş. Her şeyin de iyisini bilmek zorunda mısın uyuz ses.. Deget başımdan
Sabahın köründe ismini seslenen sesten daha az sinir bozucudur. Herşey bitti kafanın içnideki ses uyandırıyor seni.
her insanda var olduğunu düşündüğüm sestir. lakin bu sesin kişinin üstünde ne kadar baskın olduğu önemlidir. eğer kişinin karakterini bastırıp üste çıkarsa bir şizofreni söz konusu olabilir.bunun farkına varıp yenen insanlar da var tabi.
(bkz: john forbes nash)
şu an "demedim mi demedim mi bu bir demdir gelir geçer duyamazsın demedim mi" diye bas bas bağırıyor.
adına yazılmış şarkının çok güzel olduğu sestir.
yeri gelir uyku uyutmaz.
anı yaşayamamanın, kusursus olmaya çalışmanın, korkaklıgın , şansızlıgın , imkanlarının kısıtlı olmasının v. s sıkıntısıdır.
yarın sabah 7:00'da kalkacak olmama rağmen uyuyamamın sebebi. bır bır bır bir susmadı arkadaş. cevap da vermiyorum, konuşuyor da konuşuyor.
genelde tanıdığın birinin sesidir.
Anlatmak istediği şeyler vardır belki. Dinlemekten ne çıkar?
evet, hep benle konuşan biri var içimde. ben kendimi farkına vardığım günden beri o da var. acaba neden?
belki de sesli düşünüyorum ama içe doğru düşündüğüm için o yankının sesidir. olamaz mı?

ama tuhaf bir şey. bazen kafa sikiyor.
(bkz: bi sus da uyuyalım artık)
Benim için sende hâlâ umut var anlamı taşıyan ses. Bu ses sayesinde hâlâ yaşadığımı, bir şeyler planladığımı, düşünebidiğimi anlayabiliyorumdur.
insanın ta kendisidir her zaman.
Okb olmanız olası, daha ilerisi şizofreni…
Muhakkak bir uzmanla görüşün.