bugün

adet görmekde olan sevgili.
kabuğunu açmamak lazım.
ömür boyu sürecek iç sıkıntısıdır bir diğer adı da. canı yandığı için gitmiştir giden. eşit olmak için kaldırırsın kabuğu hala duruyor mu diye yerinde. canın yana yana yaparsın bunu. ordadır. öylece durur. ağlarsın. gider bir sigara yakarsın, anılara olmadığı kadar uzaktan bakarsın.
kanamıyorsa bile kendine eziyet vermenin o müthiş hazzıyla kabuk kaldırılır kanaması sağlanır.
ki acıya acı katılsın
ne olursa olsun kabuk bağlamış ve eski önceliğini kaybetmiştir. kısa zaman içinde kanamasının geçmesi muhtemeldir.
ilaç olarak:
(bkz: küfür)
küfürle anılan sevgilir aynı zamanda. küfür edilir arkasından ağlanır. böylece kabuk altındaki sevgili sürekli kanar.
(bkz: ağla yaralı kalbim)
yaranın varlığı bile unutulur bazen ya da onunla ya$amaya alı$ıldığından mıdır bilinmez acısının kaybolup gittiği yanılsamasına dü$ülür.öyle ki $öyle cümleler kurulur arkasından;

" bir daha kimse onun boşluğunu dolduramaz, hatta kendisi bile dolduramaz artık..."

kabuğun altında ki yara kendiniz olmuşsunuzdur...
ancak devam etmez böyle...ke$ke etse... bu ba$lı ba$ına bir yanılsamadır. olu$an derinliği siz kendinizden bir parça gibi görmeye ba$lamı$ken ve onunla ya$amaya alı$mı$ken, tek bir satır arasının sizi geçmi$e döndürmesiyle sanki dün bitmi$ gibi her $ey yeniden kanamaya ba$lar yaranız... ve hiçbir farkı olmadan acıtır...

i$te sadece bu anda büyümü$ olmak nafiledir. i$e yaramaz...
çünkü gözya$larınız hep çocuk kalır...
o kabuğu azıcık elleseniz önce ince ince sızar kan o kabuktan ve yavaş yavaş kalbi kan selinde yüzdürür. kendinizi akıntısına bırakıverirseniz o selin, tüm vücudunuza, beyninize işler, sizi yaşarken öldürür. tüm bunların olması için o kabuğu ellemek gerekmez ayrıca, gözünüzin takılması bile kafi, altındakinin ilk günkü kadar acıtmasa da kanadığını biliyorsunuzdur çünkü... ve bazen kan o kadar tatlı akar ki bünyenizi mazoşizmin verdiği o deli zevk sarar taa geçmişin güzel günlerine..
kendine baktığın zaman dikkatlice hep onu ve izlerini görürsün çok kurcalarsan da kanar aynı yara gibi.içten içe kanıyordur acıtıyordur.evet canını acıtmak istediğin zamanlarda her zaman ona kaçarsın,kanatırsın.iyidir o duygu iyi.yaşanmalı.
baki olsa da ayrilik
ask her daim olumsuzdur
hatirla sevgili o eski gunleri cocuklar gibi
efkar kitabedir aska demde okunur
yalan dunya dort mevsimde bir bahar olur
varsin eller gonul yarasi kapanir sansin
kabugun altinda sevgili sen kanayansin.
(bkz: hatirla sevgili)
(bkz: bana her şey seni hatırlatıyor)
kişi kendine neye inandırırsa inandırsın, o her zaman en içeridedir. en beklenmedik zamanlarda, en ufak bir melodiyle, bir kokuyla ya da bir sesle bir anda aklınıza gelir. geri itersiniz en içerilere. ama ondan kurtuluş yoktur.
o kişi öyle bir kişidirki size kurşunu o atmıştır o kabuğun oluşmasını o sağlamıştır! sizi ölüme terketmiştir ama siz ölmemişsinizdir! inadına yaşamayı seçmişsinizdir! ama o yarayı herzaman taşıyacaksınızdır!
bahsedilmeyen ama varliginin hissedildigi kisidir.
bunun bir de yarası hala kanayan hali vardır ki, uzak durulasıdır. aslında değer verilecek biri olmaması da o yaraya tuz biber ekebilmektedir.
henüz izleri silinmemis, unutulmamis, hala adini aninca aci verendir. *