iz bırakan kitap cümleleri

"felek, tesadüflerle sağ gösterir ve gerçeklerle sol vurur. mutluluk, bu ikisi arasında geçen sürede yaşanır."

ruhi mücerret - murat menteş

---

"öfke, nefret, tiksinti, silinip gitmiş merhamet, acıma hissi, başkalarının sızlanmalarının koftiliğine gülümsemeler, tabi ki kahveler, sigaralar, boş boş ekrana bakmalar, her şeyin bir ağırlık yapması ve kahve almak için odadan çıktığım zamanlar haricinde çırılçıplak durmak, öfkeyi bir çizgide sabitleme adına saçma sapan karalamalar, bir beş dakika, bir beş dakika diye diye beşer dakikalarla günleri bitirmeler ve bekleyiş."

eric blair-i am flabbergasted

---

"benim din kurumum aklımdır. "

"yahudi, hristiyan veya müslüman olsun tüm ulusal din kurumları, insanlığı korkutarak esir eden, gücü ve kazancı tekelleştirme amacı güden insan icraatlarından başka birşey gibi görünmüyor bana. "

"bir insan mesleki inancını gerçekte inanmadığı şeylerin hizmetine sunacak kadar ahlakını kaybetmiş ve aklının iffetini satışa çıkarmışsa her türlü suçu işlemeye açık hale gelmiştir."

akıl çağı - thomas paine

---

"başını omzuma yasladı ve evrendeki tüm taşlar yerine oturdu."

(bkz: ruhi mücerret)

---

"kader, bütün ihtimallerin toplamıdır. kıyametse, tüm ihtimallerin aynı anda gerçekleşmesi."

ruhi mücerret - murat menteş

---

Nerede tükettin ömrünü? Bir hareketin hatırası, bir tutkunun işareti, bir maceranın parıltısı, güzel ve firari bir cinnet - geçmişinde bunların hiçbiri yok; hiçbir sayıklama senin ismini taşımıyor, seni hiçbir zaaf onurlandırmıyor. iz bırakmadan kayıp gittin; senin rüyan neydi peki?

"Uçurumun kenarında bilmemek şartıyla rahat yürünebilir."

POPÜLER PSiKOLOJi YAZILARı-erhan özden.

hem senin yazgin sinek kovmak değildir ki.boyle buyurdu zerdüşt.

bizim hiç anımız yok onunla. Bir tek gözleri kaldı dünden bana. Biz hiç aynı filmin aynı sahnesini aynı anda izlemedik.
Biz hiç aynı anda aynı şarkıyı dinlemedik. Bir tek aynı anda baktık gözlerimize. O zamanlarda da anlar durdu. Biz ansız kaldık. Benim yarınım, dünüm onsuz bir tek şu anım var yine yalnızım onsuz...

Anmayacağım artık adını feleğin demirden kadını.

"acaba iyi bir şey olacak mı? hayır, dedim kendime. iyi şeyler birdenbire olur; bu kadar bekletmez insanı. sürüncemede kalan heyecanlardan ancak kötü şeyler çıkar. ya da hiçbir şey çıkmaz..."

" Başkalarının yaptıklarını silmeye çalıştım, mürekkeple yazmışlar oysa. Ben bir kurşun kalem silgisiydim. Azaldığımla kaldım. "

iyi, kötü günler geçirdik. Çoğunca da iyi günler. Öperim o günleri.

"bir aslan olmalısın dominus stradius! Alparslan, bizans'ın dişlerini nasıl söküyor böyle tek tek biliyor musun?

"sen söyle hasan sabbah nasıl?"

"bir aslan olduğu için... Kendine acımayıp, düşmandan önce korkusu ve şahsi hevesleriyle savaşıp maglup edebildiği için... Kendi menfaatlerini, milletininkiler önünde eritebildiği için... Hayat denen şu it dalaşına zerrece değer biçmediği için... Ölümü kendine yaren, hatta canan belleyebildiği için... Bu sayede de davasının adamı olabildiği için... Bir leşçi, garip bir kazazede, alçak bir benbenci olmaya katlanamadığı için... Ben de katlanamıyorum general... Ben de...

ikimiz de biliyoruz sevgilim, öğrettiler: aç kalmayı, üşümeyi, yorgunluğu ölesiye ve birbirimizden ayrı düşmeyi.

"ne yapıyorsun?"
"iş..."
"ne işi?"
"düşünüyorum..." (bkz: suç ve ceza) (bkz: dostoyevski) (bkz: adam yazmış)

"bütün hayvanlar eşittir fakat bazı hayvanlar ötekilerden daha fazla eşittir.”

hayvan çiftliği - george orwell.

----

-elimde olmayan şeyler var olric.
-nedir efendimiz?
-elleri olric elleri..."

oğuz atay- tutunamayanlar

----

"çiçeklere su verdim, serçeler için camın önüne ekmek koydum, amerika ve siyonistler hakkında kötü şeyler düşündüm, sonra da mırıldandım: allah benden razı olsun..."

(bkz: ibrahim tenekeci)

----

bir metro istasyonunun kapısında durmuş, yere atılmış nefis, uzun bir izmariti alacak cesareti bulmaya çalışıyordum kendimde; ama ne zaman eğilecek olsam, koca kalabalıklar geçip gitti; izmariti gözden kaybettim, en sonunda ezilmişti.

jack kerouac.

----

"bir arada olmaktan nefret ettikleri ama yalnız kalmaktan da korktukları için insanlar telefon denilen bir alet kullanıyorlarmış."

(bkz: chuck palahniuk)

----

"kabuslarımını kara cübbeli dervişi ne derse dersin bu konuda annem haklıydı; tanrı olmak diye bir şey varsa işte buydu; bir insanı dünyaya getirmek, birine can vermek, yaşamın sürekliliğine katkıda bulunmak. çünkü her çocuk bir umuttu..."

ahmet ümit - bab-ı esrar.

----

tanrı bana sinekleri kovayım diye bir kuyruk vermiş, ama keşke sinekler de olmasaydı kuyruğum da..

hayvanlar çiftliği.

----

gece uykusuzluk çekip sabaha karşı, alışılmışın çok dışında bir pozisyonda, elinde kitabıyla uyuyakalmışsa mesela, havada kalmış olan kolu, güneşi durdurup geriletmeye yeter, uyandığı anda saati bilemez, az önce yattığını zanneder.

marcel proust - kayıp zamanın izinde, swann’ların tarafı.

----

''dünya, kuşların tuvaletidir.''

(bkz: ruhi mücerret)

----

"halbuki ben onun düşmekten korktuğu uçurumun dibindeyim."

(bkz: ruhi mücerret)

----

insanın kullandığı ilk alet, başka bir insandır.

hakan günday.

----

Biliyor musun,
aslında her şey başladığı yerde
biter ve bir bitki biter oracıkta.
Benim bitkim küçük kısır bir
zeytin ağacıdır . Güneye doğru
yola çıktığımda hep yolumu
kesen ve yollarda tüm kasvetimi
bir paket sigaraya kurban eden
küçük kısır bir zeytin ağacı . Bir
gün bir bahçem olacak ve zeytin
ağaçları yetiştireceğim . Anason ,
afyon ve zeytin ağacı . Bir gün bir
bahçem olacak ve kurtulacağım
tüm lanet arka bahçelerden.
insan olacağım. Sevgili, koca ya
da metres olmayı bırakıp ; bırakıp
araba yıkamayı , bulaşıkçılığı,
dost olmayı, insan olacağım.
Kimseye yer ayırmıyorum
bahçemde, yalnız ve mutsuz
olacağım. Gittiğim güne dek
hayatın beyin damarlarındaki bir
hava kabarcığı olacağım . Bir gün
patlayacağım ve her şey sona
erecek . Ne güzel , değil mi ? Hala
hayal kurabiliyor olmak , bekar
olmak , her gün kansere, AIDS'e
ve tüm illetlere biraz daha yakın
olmak ne güzel . istersen cevap
da verebilirsin , ya da en iyisi sus
biraz. Çünkü hep ben
konuşmalıyım ki gerçek gibi
dursun tüm bunlar .

Dibe vurmak diye bir şey yok. Çünkü dünyanın dibi yok. En fazla yerin dibine geçerim, oradan da girer dünyanın öbür tarafından çıkarım.
Hakan Günday

iyi insanlarla karsılastığımız, onların farkına vardığımız, onlara deger vermeyi sectiğimiz, onları hayatımıza katma cesaretinde bulduğunuz günler olsun.
Banu Kalaycı.

Gercek ask acisi, varligimizin en temel noktasina yerlesir, bizi en zayif noktamizdan simsiki yakalar ve diger butun acilara derinden baglanarak butun govdemize ve hayatimiza hic durdurulamayacak bir sekilde yayilir. Eger umutsuzca asiksak, baba kaybindan en siradan talihsizlige, mesela anahtarimizi kaybetmeye kadar her sey diger butun acilar dertler ve huzursuzluklar, her an kabarmaya hazir olan bu istirabimizin tetikleyicisi olur.

Masumiyet muzesi-orhan pamuk

sen sevgiline ne verebilirsin sanki?kalbini mi?pekala, ikincisine? gene mi o? üçüncü ve dördüncüye de mi o? atma be adaşım,kaç tane kalbin var senin? hem biliyor musun,bu aptalca bir laftır:kalbin olduğu yerde duruyor ve sen onu filana veya falana vermiyorsun... göğsünü yararak o eti oradan çıkarır ve sevgilinin önüne atarsan işte o zaman kalbini vermiş olursun...

Keşke nedir olric?
Hatalarımızdır efendimiz.
Çok mu hata yaptık olric?
Keşke diyecek kadar efendimiz.
Oğuz Atay - Tutunamayanlar

Terk etmek mi ?
hiç etmedim.
terk etmek hiç etmekti,etmedim.
serkan özel-kapalı gişe yalnızlık.

günaydın.
bana el feneri yeterdi oysa güneş pek cömert.

-Seninle ilgili daha fazla şey bilmek isterdim, Vatanabe, dedi.
-Sıradan biriyimdir ben. Herkesin sıradan olduğu bir aileden geliyorum, beylik düşüncelerin, vasat notların silik çehresiyle alışılagelmiş biçimde yetiştirildim, diye yanıt verdim.
-Söylesene, senin o sevgili Scott Fitzgerald'ın değil midir sıradan olduğunu söyleyen insanlara inanmamak gerektiğini yazan? Bana verdiğin o kitapta okumuştum, dedi hınzırca gülerek.
-Doğru, diye onayladım. Ama ben bile bile bu sonuca varmadım ki, sıradan biri olduğumu düşünürken samimiyim. Sen bende sıradan olmayan bir şey bulabildin mi? -Norwegian Wood

iktidar kanla beslenen bir organizmadır.

aşka inanmıyor musun sanem?
-sadece aptallar aşka inanır.
-emin misin?
-tabi ki eminim.
-sadece aptallar emin olur.

kendimizi olduğumuz gibi kabul edinceye dek bizi tutsak edecek kahramanlar. süpermenler ve tanrılar yaratmaya devam edeceğiz. özgür toplumlarda kahramanlara yer yoktur. özgür insanların kahramanları olmaz.