bugün

beni böyle sev seveceksen, olduğum gibi göreceksen. sev seni seveni yer ile yeksan olsa da. sevme seni sevmeyeni mısıra sultan olsada.

herkesle iyi geçinmek, herkesi sevmek değildir. insan ister istemez kendine yakın olanı (kendi fıtratına uygun olanı) sever. ben şöyle derim genellikle, rabbim sen kimi ne kadar seviyorsan bana da o kadar sevdir.

bu dünya bi enteresan dır. hiç ummadığın adama işin düşer, kimi hakir görürsen bir gün gelir ona muhtaç olursun. o yüzden sevmediklerime bile saygıyla davranmayı öğrendim. en azından adaletle davranmaya çalıştım.
insanlarla iyi geçinmenin sırrı tüm insanlarla iyi geçinmek zorunda olduğuna inanmamaktır. bırak da insanlar seninle iyi geçinmeye çalışsın, sen niye çaba sarfediyorsun.
Insanlarla iyi geçinmenin sırrı ; insanlara iyi geçirmektir.
insanlarla muhabbet kuracaksın, arkadaş olacaksın ama konuşmalarını derin tutmayıp kendini çok ele vermeyeceksin. Bu sayede insanlar seni tanıdıklarını sansa da aslında zerre tanımamış oluyorlar ve bu aklıma geldikçe zevkten dört köşe oluyorum ben. Arada sırada öyle olmasanız dahi dişli biriymiş gibi tavırlar sergileyin, bu da iyidir.
Politika politika politika!
Politik olmaktır, kesinlikle. Yüzde yüz dürüst olmamak ve sabırlı olmak gerekir.
evet tekrar ediyorum:

"az görüşmek"

beyni olan her insanın işidir. ha beyni olmayanların, her gün "yaa hadi bugün napıyoruz" diye göt göte yaşayanların mutsuz olmasının ve sürekli yaşamla "yüzeysel" bir mücadelede olmalarının, insanlardan kendi "liseli" tabirleriyle "kazık" yemelerinin altında işte bu yavan, yapay ve salyalı birliktelik yatar.

bu aptallar her gün "kankişleriyle" fotoğraflar çektirirler, her siklerini paylaşırlar gittiği her yeri "çek" ederler falan... şimdi bu adam ya da kadında yani bu oda sıcaklığındaki zekaya sahip canlıda siz yaşamın gerçek tarafını, samimiyeti görebilir misiniz? bunu neden soruyorum? aslında bu bir soru değil cevap şunun cevabı: siz biraz olsun yaşamı ucundan kıyısından yakalayan, samimi insanlarla birlikte olun, her gün göt göte olmak ya da bir insanı 20 yıldır tanımak değildir samimiyet, samimiyet yılları aşan ve pek de çaba gerektirmeyen, mahrem paylaşımlardır. mahrem derken gizli manasında söylemiyorum mahrem yani sadece sizin oluşturdupğunuz bir dilin peyda olması. öyle zart zurt araşıp konuşmak ilişkiyi kurutur, yapaylaştırır ve hastalıklı bağlılık geliştirmenize neden olur.

bunu lisede el ele tuvalete giden kızlara söylemiyorum bunu 25-30 yaşındaki koca ergenlere söylüyorum: yapmayın canım, insanlarla aranıza tatlı bi mesafe koyun, soğukluk demiyorum: mesafe diyorum. o zaman bakın görün nasıl da samimi ve "değerli" dostluklar yaşıyorsunuz görürsünüz.

az görüşün az her gün göt göte yaşamayın, kıymetli yaşayın, tatlı tatlı yaşayın, güzel insanlarla güzelce yaşayın ve nefes alma bölgeleri oluşturun kendinize. bi kere şu aptal "en yakın arkadaşım" geyiğini bırakın bu ne lan? koca koca insanlarsınız hala "birey" olamadınız mı? her neyse ya bu mevzu uzar öyle işte. ya da takılın anasını satayım sonra ağlar durursunuz "ühühü abi en yakın arkadaşım bana kazık attı yeaa" "üühühühü insanlar değişiyorlar 19 yıl önceki selincan artık eskisi gibi diiil ühühü" bak bak mallara bak zannediyor ki evrenin bütün ihtimalleri ve tüm rastlantılar ve "yaşamın" zarları kendisine göre hizaya girecek hasssiktir ordan!!! her neyse böyle şeyler...
(bkz: kardeş burası yayın evi mi)
Yaptıkları şeyleri çok fazla sorgulamamaktır bence.
birtakım maddelerdir.

neden iyi geçinmek zorunda olalım ki? herkes kendi hayatını yaşasın fazlasına gerek yok.
Fazla samimi olmadan mesafeli saygılı ve sevgili olmaktır.
Herkezle iyi gecinmek iyi degildir. Çeşit çesit insan vardır insanlarla iyi gecinmek yerine sevdiklerinle iyi geçinmek daha iyidir zira ahir zamanda iyi olmayın iyileri sikiyolar. iyi gunler gg.
cok kolaydir. Insanlar sohbetlerinde genellikle degerleri ile ilgili konularda konusurlar. Onlarla ayni degeri tasiyor yada onlarin degerlerini anladiysaniz ona gore konusursunuz. Bu da sizin, sohbet ettiginiz kisiyle aranizda bi bag olusmasini saglar ve tanidik/yabanci sinifindan arkadas sinifina atlamanizi saglar. Yakinlik kurdukca hem siz karsi tarafi zorlanmadan anlarsiniz, hem de iyi gecinirsiniz.
Sinsi olmak, götü başı ayrı oynamak, yüze gülüp arkadan konuşmak. Bunları yaparak herkesle iyi geçinirsiniz.

Doğrucu olup gerçeklerden şaşmayıp insan olursanız az ama öz kişiyle iyi geçinirsiniz, adam olmayanları otomatik elersiniz.
Kimseden bir beklentinin olmaması. Kendi isini kendin halletmek. Bir şey yaparken karşılık beklemeden yapmak, bekleniyorsa bile beklentiyi en düşük seviyede tutmak.
insanları haddinden fazla sevmemek. Kendinizden geçene kadar değer vermemek. Kendinizi zor durumda bırakacak herhangi bir fedakarliğa kalkışmamak.
Onları yönetmeye çalışmamak, genelde dinleyen taraf olmak ve çok düşünce dile getirmemek.
- insanlarla geçinmenin en iyi yolu, onlara duymak istediklerini söylemekten geçer.

- tüm insanların fırsat olduğu anda devreye giren kötü karakter özelliklerine sahip olduğunu hesaba katmak, en güvenli yoldur.

- başkalarına tümüyle güvenmek, zorluklara davetiye çıkarmak yolunda emin adımlarla ilerlemek anlamına gelir.
Insanlarla iyi geçinmek oldukları gibi kabul etmekten geçer. Mesafe koymanız gereken kişileri bilip ona gore davranmak gerekir. Herkesle dost ya da arkadaş olunmaz. Kimisi sadece selamlaşmayı hakeder. Daha ilerisi sıkıntı getirir.
1. kendini tanımak,
2. empati,
3. sınırları iyi belirlemek.
Nezaketi elden bırakmadan, kırmızı çizgilerinizi belli etmek, her insanla edep ve insani seviyeyi korumak ilk şarttır.
Ve elbette gülümsemek, zor gün insanı olmak, omuz vermek, yürek açmak, burdayım demek...
Yani özetle insan olmak.
insan, insanı seviyor be sözlük!
Her dediğine tamam olur demek veyahut çoğu şeyi görmezden gelmek. Yoksa bu zamanlarda herkes gergin, endişeli, şüpheliyken, evinin adamına tahammülü kalkmamışken kimse kimseyle iyi geçinemez.
en başta onları olduğu gibi yargılamadan kendi içimde yorumlamadan önyargısız kabul ediyorum ve onlara duymak istediklerini söylüyorum. sonuç ise gereksiz bir ton arkadaş. evet.
Bence olduğun gibi olmaktır, rol yapmamak. Bu ilişkinin seyrini olumlu veya olumsuz etkileyebilir fakat herkesle iyi geçiniyim, herkesin favorisi olayım gibi bir derdiniz yok ise böyle olması bence daha doğru şekli.
Türkiye'de kusurlarınızı size hatırlatmayı severler. Mesela bir adam ölür ama topal lakabı ölmez. Çocukken uyuz olmuş çocuğun lakabı uyuz kalır, bakımsızlıktan dolayı hiç iyileşmeyen çocuk ise artık sümüklü ahmet olarak anılır. Bi de çocuk yaşta annesiz ve babasız olduğu anlaşılan, zıpır, nasıl olsa karışanım yok diye her tür ortama girip çıkan ve ahlâki kurallardan iyice uzaklaşan tipler vardır ki toplum olarak lakabı piç olarak belirlenir. Yani herkesin kusuru lakaplar ile siciline işlemiş olur.

işte bir insanla iyi geçinmek için gerekli olan şeydir piçlik. Efendi insanın sigaraya başlaması bile önceleri ayıplanırken, piç yasaklı her maddeyi içer ve duyulduğu zaman kimse şaşırmaz.

Efendi insan birine aşık olup elini tutarsa toplumu utandırır ama piç evliyken arabaya başka birini atar, herkes görür, ulan piç derler, gülerler.

Efendi insanlar bir şey söylerken düşünür tartar ama yanlış anlaşılmaktan kurtulamaz, piç ise karşına geçip küfür etse keyiflenirsin. Aklına geleni söyler ve kimse altında bir şey aramaz.

Sonucunda, insanlar piçleri yarı yarıya deli olarak görüyorken ve ne yapsalar onlara kızamıyorlarken, piçin insanlarla iyi geçinmekten başka şansı kalmaz. Yani insanlarla iyi geçinmek için yarı yarıya deli olmak lazım.

Bak mesela yıldız tilbe örneğine. Bir insanın karşısına geçip orospu seyhan dediğinde herkes gülüyor, delidir yapar diyor. Sırrı piçlik. Hıhım.
az insanla muhattap olmak bu seçeneklerden bir tanesidir.
insanlardan uzak durmak ve Geçinebildiğin insanlarla görüşmektir.

insanlarla iyi geçinmenin sırrı yoktur birader;
Herkesle iyi geçinemezsin.
Herkesle iyi geçiniyorsan,
Bu Yüzlerce karakterin olduğu anlamına gelir ki bu da aslında karaktersiz olduğunu gösterir.
Ayrıca herkesle iyi geçinmek zorunda da değilsin ;
Nihayetinde Sen sensin,
Seni kendine benzetmeye çalışan herkesin kıçına tekmeyi basabilirsin!

Geçim sıkıntınız olmaması dileğiyle!