bugün

Hukuk kurumsal, adalet ise ideolojiktir.

En temel fark budur ve geri kalan bütün ayrımların temel çıkış noktasıda burasıdır.

Konuyu biraz açmak gerekirse. Siz adaleti hukuk aracılığıyla insanlara dağıtırsınız ancak sizin adalet ideolojiniz yanlışsa asla gereken adaleti sağlayamazsınız.

hukuk fakültelerine ilk başladığınızda size derste hemen şunu söylerler. " yargı bağımsızdır. Bu ülkede güçler ayrılığı ilkesi benimsenmiştir." Bu yalan bir cümledir güçler ayrılığı gibi bir durum asla ama asla söz konusu değildir olamazda. Huku siyasetten mevcut iktidar ideolojisinden asla uzak olamaz. Bunu şöyle açıklamak isterim:

Meclise halk tarafıdan seçilerek giren milletvekilleri bir yasa tasarısı sunarlar bu tasarı mecliste onaylanırsa cumhurbaşkanına falan gider sonra resmi gazete yayınlanır ve kanunlaşır. Bu durumda hakimler ve savcılar yani hukuk sisteminin işlemesini sağlayan çarklar o saatten sonra bu kanunu ister seve seve ister zorla uygulamak zorundadır.

Bir örnek :

Mevcut siyasi iktidar kadını küçük gören ve sindirmek isteyen bir yapıda olsun ve mecliste çoğunluk bu siyasi iktidarın elinde olsun. Bunlar eğer kalkıpta kadına karşı cinsel saldırının mevcut kanun hükümlerini değiştirmek suretiyle bu eylemin cezasını hafifletecek şekilde o kanunu revize ederlerse. Hakim ve savcılar bunu seve seve uygulamak zorundalar başka çareleri yok.

Bir bilgilendirme yapmak isterim. Bizim kanunlarımız hakimlere çok az bir serbestlik tanımıştır yani belli başlı konular hariç hakimin takdir yetkisi çok kısıtlıdır.

Peki hukuk fakültelerinde ne yapılmakta ? Hukuk fakülteleri maalesef amaçlarından sapmış durumdalar. Hukuk fakülteleri dümdüz bir şekilde hukukçu Yetiştirme gayesinde. Bu yanlıştır. Ülkede zaten mevcut siyasi iktidarın köpeği onlarca hakim ve savcı varkn sen hukukçu falan yetiştirmemelisin. Bu ülkenin ihtiyacı olan doğru adalet ideolojisine sahip bireyler. Yani biz ceza kanununa göre taksirle adam öldürme cezasını bilmesekte olur. Çünkü o cezalar kitapta yazmakta. Bize hukuk fakültelerinde kitaplardan öğrenemeyeceklerimiz gerekli ve bunları bize prof.lar katmalı. Kendi okulumdan örnek vermek gerekirse kadın yıllarını cezaya hukukuna harcamış ama iç güvenlik yasasının ne kadar rezil olduğunu anlatmıyor. Neden ? Aksine gelip bu yasaların nasıl uygulanacağını anlatıyor. Bu büyük bir yanlışır.

Peki sonuç ne ? Onuda anlatayım.

Sonuç, berkin elvan , ali ismail korkmaz , ethem sarısülük , abdullah cömert , mehmet ayvalıtaş , soma , ermenek ve daha ismini sayamadığım niceleri. Az önce okuduğunuz isimlerin hepsinin ihtiyacı olan şey adalet. Peki şimdi soruyorum. Neden ali ismail'in katili sadece 7 yıl ceza aldı ? Soma davası halen neden tamamlanmadı ? Ethem'i kızılayın orta yerinde kafasından vuran polis nerde ? Bunların cevabı yok çünkü doğru adalet ideolojisi yok.

Size berkin elvan davasının neden sonuçlanmayacağını söyliyeyim mi ? Devlet berkin elvanı bir terörist olarak görüyor ve bir terörist öldüren herhangi birine ceza vermek anlamsız. Dolayısıyla berkin elvan davası hiçbir zaman çözüme ulaşamayacak. Çünkü mevcut adalet ideolojisi tüm hukuk sistemini çürütmüş durumda. Ve bir noktadan sonra hall kendi adaleti için savaş vermeye başlayacak dolayısıyla adliye basmalar silahlanmalar gayet normal karşılanacak.

Eğer hukuk doğru adalet ideolojisine sahip olmadan adalet dağıtmaya kalkarsa işte böyle rezil durumlar ortaya çıkar.