bugün

büyük dolaşımdaki sistolik arter basıncının 140mmHg den, diastolik arter basıncının 90mmHg den yüksek olması. kalp ve damar hastalıklarıyla yakın ilişkide olmasının yanında işin bi de psikososyal yönü vardır. (bkz: kanın beyne fışkırması)
genelde şişmanlığın ana sebep olduğu tehlikeli hastalıktır.

Başka hastalıklara sebep olup organların çoğuna* zarar verdiğinden çok büyük dikkat ve önem arz etmektedir.
dünya sağlık örgütü'nün tansiyonda sınır olarak belirlediği normal değerler;
büyük tansiyon; 12 - 14,
küçük tansiyon; 8 - 9'dur.
ancak bu değerler kişinin bünyesine bağlı olarak değişir. bazı kişilere bu değerler fazla gelebilirken bazılarına az gelebilir.
düşük tansiyon; yorgunluk, halsizlik, baş dönmesi hissi gibi belirtiler verebilir. buna karşıık yüksek tansiyon doğrudan bir belirti vermez. bu nedenle de anlaşılması gecikebilir.
tansiyonu yükselten bazı etkenler şunlardır;
şeker hastalığı, şişmanlık, stres, hamilelik, fazla hareket, hareketsizlik, fazla soğuk, tuzlu yiyecekler, alkol, sigara, menopoz, doğum kontrol hapları, fazla tüketilen çay, kahve vb.
tedavi edilemdiği takdirde göz dibi kanaması, çeşitli böbrek hastalıkları, enfaktüs, kalp krizi ve beyin kanamasına yol açabilecek hastalıktır. ilaç tedavisi uygulanıyorsa, ilaçların kesinlikle düzenli alınması gerekir. o küçücük hapları yutmamamnın bedeli çok ağır olabilir.
Tansiyon kanın damar çeperlerine yaptığı basınç olup yüksekliği veya düşüklüğünde çok acaip durumlar ortaya çıkarabilir. Hipertansiyon tansiyonun yüksek olması demektir ki kontrol altına alınmazsa azraille tanışma olasılığı çok yüsektir. Bu hastalığın tanısı koyulmuş kişilerin özel diyet programlarına uyması ve tuzdan dokuz metre on beş santim uzak durması gerekmektedir. Tansiyon daimi olarak yüksek çıkıyorsa tehlikelidir yoksa çeşitli faliyetlerde tansiyon artabilir. Örneğin yemek yerken tansiyon çılgınlar gibi artar. telaşlanıp da ortada fol yok yumurta yokken psikolojiyi bozma. Olabilir bu tür şeyler sıkma tatlı canını... Tansiyon genetik faktörleri içinde barındıran hastalık silsilelerinden dolayıda bozuk olabilir. Yani ailede hipertansiyonlu biri -anne,baba,abi,abla hatta dede.... - varsa sizin de mutlak suretle doktora belli aralıklarla gidip tansiyonunuzu ölçtürmeniz lazım ki unuıtmamak lazım yılanın başını gençken ezmek gerekir.
hastası olduğum hastalık. hipertansiyon hastası olduğunuzu söylediğinizde milletin suratındaki acıma ifadesidir. berbattır yaw. bunada şükürdür. *
anormal derecede yüksek olan kan basıncı, tansiyon.damarların duvarlarını oluşturan
düz kas hücreleri sürekli kasılmış durumdadırlar, felç ve kalp krizi riski, yüksek tansiyonlularda artar.
süpertansiyon denen böyle tam 12/8 olan, optimum degerdeki basıncın üzerine çıkmış, "tansiyonum nasıl?" sorusuna "süper' 12 ye 8. süpertansiyon" sözlerini bu kez duyamayacak kişilerin rahatsızlıgı için kullanılan sıfattır.
ne yazık ki bünyemde yer edinmiş dun gece itibarı ile de 20/13 ile rekorları altüst etmiş illet. ilaç tedavisine harfiyen uyulması gerekmektedir. ancak ilaçlar yardımı ile vucud bir kere stabil duruma getirildiğinde cok ekstrem durumlar dışında tehlike oluşturmaz. fakat her sabah aldığınız o ufak haplara her baktığınızda hayatınızın sonuna kadar size eşlik edecek olan en sadık dostunuza baktığınızı anlarsınız. ha bir de bu hastalığı tetikleyecek kadar üzen ilk buyuk aşkınızı hayatınızın sonuna kadar hatırlatacaktır varsa böyle bir maziniz.* bir de tansiyon yuksekliği vucutta farklı sekillerde kendini belli edebilir. kiminde burun kanar kiminde ciltte uyuşma olur kiminde nefes darlığı kiminde vucudun bir noktasında şiddetli ağrı. ama bünyemde kendini gösterecek yer olarak çenemi seçtiği için tebrik ediyorum onu. ebemi siktin hipertansiyon her tansiyon yukseldiğinde muhammed aliden yumruk yemiş gibi hissetmek hoş değil evet. ayrıca yaşınız kaç olursa olsun bu hastalığın belirtilerini vucudunuzda gözlemliyorsanız kesinlikle doktora gitmelisiniz. evet insanın kabul etmesi biraz zor oluyor bir ilaca bağlanmak falan ama...

ayrıca buradan babama bu nadide kalıtsal miras için de teşekkürlerimi yollamayı bir borç bilirim. *
heycan,sinir ve stresin tetiklediği sinsi ve bir o kadar da tehlikeli hastalık. Eğer Kullanmakta olduğunuz bir ilaç yoksa ve yakınınızın ya da sizin ani olarak tansiyonunuz yükseldiyse ilk olarak limonlu su içip uzanmak,hala yüksekse 1 diş sarımsak yemektir. hala yüksekse lütfen en yakın acile gidiniz bunca çabaya rağmen geçmediyse sakın ama sakın! hastaneye gitmeden düşmesini beklemeyiniz.
normal tansiyon değerlerinden çok daha yüksek değerlere vücudu maruz bıraktıran, yükselmesi halinde büyük hissizlik ve yorgunlukla yatağa kadar düşürebilecek hastalıktır.
Tansiyon kardiyak output ile periferik direncin çarpımına eşittir. Kardiyak output bir kasılmada * pompalanan kan miktarıdır. Periferik direnç ile şöyle bir örnekleme ile açıklayabiliriz damarı boru olarak kanıda o borudan geçen su olarak düşünelim. Borunun çapı ne kadar küçük olursa suyun boru duvarına yaptığı basınçta yani uğradığı direnç de o kadar fazla olur. Demek ki neymiş tansiyon un artması ya da azalması kardiyak output ile periferik direncin artması ya da azalmasına bağlıymış. Peki o çok üzerinde durulan tuz un hipertansiyona etkisi nedir kısaca onuda açıklayayım elim değmişken. Tuz Na ve Cl iyonlarından oluşur. Tuz alırken doğal olarak Na oranıda vücutta artar. Vücut sıvılarının ozmolaritesinin sabit tutulması gerekliliğinden ozmolariteyi arttıran bu Na un etkisini kompanse edebilmek için böbreklerden su çekilir ozmolarite düşürülür. Peki bu su napar sıvı miktarını arttırır. Yani kan miktarı artar bu da tansiyonu arttırır. Ayrıca Na Ca çekerek damar tonusunda artma yapar bu da periferik direncin artmasına yol açar.

(bkz: Tansiyon)
(bkz: Hipotansiyon)
(bkz: Renin)
(bkz: Anjiotensin)
sistemik sorunlar cıkartan ciddi bir hastalıktır. damarlardakı sorun nedeniyle her organın beslenmesinde sorun olur ve organlar uzun vadede haraplanır. malesef ülkemizde en sık görülen hastalıklardandır.
üzüntüye, sıkıntıya gelmiyor hiç. anında ayağınızı yerden kesiveriyor. şakası yok
Tr' de erişkin popülasyonda prevalansı %31.8' dir. yaş ilerledikçe ht geliştirme riski artar. türkiye' de hastaların % 60' ı tansiyonun yüksek olduğunu bilmiyor ve tedavi almıyor. hastaların % 90' ının kan basıncı ise kabul edilir aralıkta değil. ht ile mücadelede ilk basamak semptomlu olsun olmasın herkesin kan basıncını ölçmektir. daha sonra uygun tedavi verilmeli ve kan basıncının normal düzeyde olduğu periyodik olarak kontrol edilmelidir.
en önemli risk faktörü insan olmaktır.
son yıllarda yapılan çalışmalarda sütün içindeki kalsiyum ve potasyumun kan basıncını düşürdüğü yönünde sonuçlar elde edilmiştir. kalsiyum, ekstra olarak tuz dengesinin korunmasında önemli bir rol oynamaktadır. buna paralel olarak az yağlı süt ve süt ürünlerinin kullanımının kan basıncını önemli ölçüde düzelttiği söylenebilir.
yüksek kan basıncı demektir. *
daha 21 yaşında gençliğinin baharında birinin hayattan soğumasına sebep olan lanet bir olaydır.
sadece doğru beslenmeyle bile kontrol edilebilecek hastalıktır.
şeker hastalığıyla kardeştirler, bir hastada hipertansiyon varsa dikkali beslenilmemesi durumunda şeker hastalığınıda beraberinde getirebileceği düşünülür.
yabancılar buna yaşlılık hastalığı da der.
sinir, stres, üzüntünün de yol açabileceği hastalıktır.
sistemik ve pulmoner diye kabaca ikiye ayrılır. kimse pulmonerden niye konuşmaz o ayrı bir durum.
Kan basıncının normalin üstünde seyretmesi durumunda görülen hastalık.
dash diyeti ile çözüm bulduğum hastalık.

http://wellnessturk.net/s...iyabete-karsi-dash-dieti/