bugün

arz ve talep meselesi içinde degerlendirilen binlerce insanı bu yolla etki altına alıp raytinglerde tavan yapmak isteyen programların sıkça uyguladıkları 3 büyükler politikası sonucu gerçekleşen eylem.

bıktık artık şu takımlardan dogru düzgün bir program izlemek istiyorsun ya fener, ya gs ya beşiktaş çıkıyor karşına. sanki 70 milyon insan o takımları tutuyor. büyük kulüpmüş öyleymiş böyleymiş geçin a.q. raytıng ugruna yapıyoruz deyin en azından biz de inanalım. hiç birine toz kondurulmaz bu programlarda sonuçta milyonlarca insan söz konusu. bursa şampiyon olmuş trabzon ikinci olmuş kimin umrunda varsa yoksa bu 3 büyükler. sonrada derler futbolumuz niye ileri gitmiyor, kardeşim böyle yaparsanız nereye gitsin futbolumuz.
(bkz: ya ne olacağdı)
anormal olmayan durum. yıllardır bu ülkenin en çok şampiyonluk kazanan takımları, galatasaray, fenerbahçe ve beşiktaştır. örneğin, ispanya' da herhangi bir kanalda fc barcelona, real madrid ya da valencia yerine alcorcon ya da logrones' den bahsedilmesi komik olmaz mıydı?
futboldan soğumaya sebeptir.
şimdi buraya ne yazılsa ezik muhabbeti denecek, biz büyügüz, biz güçlüyüz, biz avrupa deviyiz, biz şuyuz biz buyuz bla bla bla.

ama kentler vardır kentlere hayat veren takımlar ( sırf futbolda değil ha), eğlencelidir bu takımlar, bu şehirler; mesela bir idmanyurdu olmadan mersin eksik kalır, ya da adana demirspor olmadan adana, gençlerbirliği- ankaragücüsüz ankara...

paramız bu kadar hacı, gücümüz bu. Bizim topcularımız antremana aç çıkıyor, bizim topçularımız kredi kartı borcuyla yaşıyor, bizim topçularımız aynı biz gibi. Ya sizin topçularınız?
spor adı altındaki programlarında neredeyse sadece futbol konuşulmasının yanında hakikaten komik kalan durumdur.
bende herkesin millwall'dan bahsetmesini isterim, ama olmuyor işte..
(bkz: hayat ne tuhaf vapurlar filan)