bugün

''dönerse değil, yerine birisini koyamıyorsa senindir.''
bir erkeğin bir kıza söyleyebileceği en güzel söz ''bi dahaki seveceğim kız, bizim kızımız olacak'' demesidir.

(bkz: paul auster)
(bkz: grip)
dertlerimi aklında tutma,
unut,
beni unutma...
münevver
düşünürsün ki varsın oysa bu varsayımın zat-ı haktır varlığın nefsini görebilsen.
nothing is impossible impossible is nothing.

hem söylerken eğlenceli hem de anlamlı.

(bkz: bildiğin doğru lan bu)
arkamdan konuşup beste yapacağına, yüzüme karşı konuş düet yapalım. (bkz: kamyon arkası sözlerden bir bomba)
Eğer bütün insanlar özgür doğmuşlarsa, nasıl oluyor da bütün kadınlar köle doğuyorlar? Erkeklerin tutarsız, belirsiz, anlaşılmaz, keyfi iradesine tabi olmak tam bir kölelik durumu değil de nedir?
*
Sevgi bile bencilliğe dönüştü. "Sev beni, seveyim seni" oldu.
ikinci bir parıltı var senin bakışlarında,
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.
cemal süreya
Kim istemezki bir uçurtmayla yer değiştirmeyi?
dışardan bir an bile sabit kalmayan aktif biri olarak görünmem asosyallerden üstünlüğümü kanıtlamaz,
hala onlardan kat ve kat daha çok sıkıldığımı kanıtlar...

çok gezenin bilmesi, ne yazık ki çok eğlenmesini sağlamıyor.
Senin daha yeni öğrenmeye başladıklarını ben hatırlamaya çalışıyorum.
aşkı mı kaybettiler, güveni mi, sevgiyi mi, gözyaşlarını mı, yoksa mutluluğu mu?
bu sorunun cevabı her aşkın hikayesine özeldir. ben cevaplayamam. ısrarla benimkini soruyorsanız söyleyeyim:

ben "o'nu" kaybettim. daha ötesi yok.
Herkes cennete gitmek ister ama kimse ölmek istemez.
-Mystic River.
yok artık
babanın düşmanlarını sikeyim .
Demiri demirle dövdüler; biri sıcak biri soğuktu, insanı insanla kırdılar; biri aç biri toktu. /Pir Sultan Abdal.
'' iki çay söylemiştik orada, biri açık.
Keşke yalnız bunun için sevseydim seni. '' *
danışan pişman olmaz. insanı pişman eden, kendi görüşündeki ısrardır.
arkamdan sapladığın hançerlerin biriktirdiği kanı suratına tüküreceğim günde gelecektir.
öyle bir yerdeyim ki şimdi ne seni sevebiliyorum ne de senden başka birini.
koş; yoksa düşersin.
"evet, yadsımıyorum artık, her şey düzmece, hiç kimse yok, anlaşıldı değil mi, hiçbir şey yok, tümceler de kalmadı, hadi alıklaşalım, tüm zamanların, tüm zaman kiplerinin alığı olalım, sona ermesini beklerken bunun, her şeyin geçip sona ermesini, seslerin kesilmesini, yalnızca sesler var, yalnızca yalanlar. buradan, gitmek buradan ve başka bir yere varmak, ya da kalmak burada ama bir aşağı bir yukarı dolanarak. önce kımılda, bir beden gerekli, eskisi gibi, yadsımıyorum bunu, yadsımayacağım artık, bir bedenim var diyeceğim, ayağa kalkacağım, yaşamak diyeceğim buna, benim diyeceğim, ayağa kalkacağım, düşünmeyi bırakacağım, işimle dolu olacağım, ayakta durmakla, ayakta durmayı sürdürmekle, yer değiştirmekle, katlanmakla, yarına, gelecek haftaya sağ çıkmaya çalışmakla, yeterli olacak fazlasıyla bütün bunlar, bir hafta, ilkbaharda bir hafta fazlasıyla yeterli olacak, yaşam şırıngalayacak içimize. arzulamak yeterli bunu, arzulayacağım ben de, bir bedenim olmasını arzulayacağım, bir kafam olmasını arzulayacağım, birazcık kuvvet, birazcık da cesaret, şimdi koyuluyorum işe, bir hafta çok çabuk geçti, sonra döndüm buraya, şu karışık yere, günlerden uzak, günler uzak, kolay olmayacak. peki neden tüm bunlardan sonra, hayır, hayır, bırak, başlama yeniden, dinleme tüm bunları, tüm bunlar deme, her şey eski, her şey eşdeğerde, yazgıları böyle yazıldı."

demiş beckett amcamız, ne de güzel demiş beckett amcamız.
"Tek bir sözünle beni saatlerce ağlatabilirsin ama bana yaptıklarını unutturacak bir kelime yok."
güncel Önemli Başlıklar