bugün

Miladi 683 yılında meydana gelmiş ve emevi-arap islamcılığının yüz karası olan hadiselerden biridir. Emevi arapçılığına karşı çıktıkları için 80 kadar sahabe ile yaklaşık 10.000 kişi katledilmiştir. Yezid'in ordusuna bu katliamdan sonra 3 gün boyunca peygamber şehri medine mubah kılınmış ve 900 kadının ırzına geçilmiş. Bu tecavüzlerden dolayı doğan ve babası belli olmayan çocuklara tarihte islami kaynaklarda harre evladı denildi.

Bedir savaşında peygamberimizin yanında savaşan ve hayatta kalan son sahabelerin bu katliamda şehit oldukları kaynaklarda söyleniyor. Katliamdan sonra sağ kalanların affedilmesi için halife'Ye yani devlet başkanına biat etmeleri istenmiştir. biat şöyledir "yezit'in kulu ve kölesi olarak biat ettim" buna uymayanlar yani "allah'ın kitabı ve peygamberi ne biat ederim" diyenler müslim bin ukbe tarafından verilen emirle katledilmiştir.
(bkz: emevi dincisi sahte müslümanlar) ın asla bahsetmediği olaydır.

peygamber şehri Medineyi yerle bir eden, yağmalayan, kadınlara tecavüz eden, peygamberin yanında savaşmış ve hayatta olan son sahabelerin emeviler tarafından katledildiği olaydır.
Unutturulmuş, unutulması hayret verici olay.
hani kadir mısıroğlu'nun yere göğe sığdıramadığı yezid tarafından yaptırılan katliamdır. 12 bin kişilik yezid ordusu medine'yi elegeçirip üç gün talan etmişlerdir içinde onlarca sahabe de olan binlerce kişi öldürülüp, yüzlerce kadın tecavüze uğramıştır. Nedense bu olay anlatılmaz herkes bu olayın üstünü örtmeye çalışır. Büyük tarihçi! Kadir mısıroğlu yezid'i anlatırken harre olayına asla değinmez. Tamam ehlibeyt'e yapılan zulüm zerre kadar umrunúzda değil peki mekke'ye medine'ye kabe'ye yapılan zulümde mi umrunúzda değil? Bu kadar mı seviyorsunuz bu yezid'i ? Neden harre olayı anlatılmaz üstü örtülür.
Medine halkının, Yezid'e karşı kıyam etmeleri ile Medine'nin yağmalanması ve bir çok kimsenin katledilmesi ile sonuçlanan olay.

Yezid'in birçok kimsenin muhalefetine rağmen veliahd olup başa geçmesinden ve Hz.Hüseyin'in katledilmesinden sonra yönetimden razı olmayan fakat Şam'da ne olup bittiğini öğrenmek isteyen bazı müslümanlar vardı.

Bunlar ashabın ileri gelenlerinin çocukları idi. Uhud şehidi Hanzala'nın oğlu Abdullah ve Mahsunoğulları kabilesinden Abdullah b. Hafs ile Münzir b. Zübeyr Medine halkının ileri gelenlerinden kalabalık bir hey'et oluşturup Şam'a Yezid b. Muaviye'yi ziyarete gittiler.
Medine'nin ileri gelenlerinden teşekkül eden bu hey'et Şam'da görüp işittiklerini anlatmak üzere peygamberin şehrine varınca bütün orada gördüklerini ve Yezîd'in nasıl bir hayat sürdüğünü müslümanlara aynen aktarmaya başladılar. Şöyle diyorlardı: "Bizler islâmî hiç bir hayatı olmayan bir adamın yanından geldik. Bu adam mü'minlerin halîfesi sıfatını kullanıyor, fakat şaraf içiyor; tanbur çalıyor; huzurunda câriyeler şarkı söylüyor; maymun ve köpeklerle uğraşıyor ve geceleyin de ülkenin haydutlarıyla bir araya gelip sohbet ediyor. Şahit olunuz ki biz daha evvel kendisine yapmış olduğumuz bey'ati geri aldık ve onu hilafet makamından azlettik."
Bunun üzerine, Medineliler ayaklanarak Medine valisi Osman b. Muhammed b. Ebu Süfyan'ı Medine'den sürüp çıkardıkları gibi, Medine'deki Emevîleri de Mervan b. Hakem'in evinde muhasara etmişlerdi.
Emevîlerin acele imdat istemeleri üzerine, Yezid, Müslim b. Ukbe'yi oniki bin kişilik bir ordu ile Medine ve Mekke halkını tepelemeye memur etmişti.

Müslim b. Ukbe, Yezid’in emri ile Medine halkının can ve malını üç gün boyunca ordusuna helal etti. ibn Kesir ve Suyuti gibi tarihçiler, Yezit ordusunun yağma ve cinayetlerini çok ağır bir musibet ve tarif edilmesi imkansız bir hadise olarak yazmışlardır.
Mesudi bu olayı Hz.Hüseyin'in şehadetinden sonraki en feci olay olarak açıklamıştır. Müslim b. Ukbe’nin ordusu üç gün boyunca halkın namusuna tecavüz etmek, hamile kadınların karınları deşilerek ceninlerin dışarı çıkarılması, bebeklerin öldürülmesi Peygamberin kör olan Cabir b. Abdullah Ensari ve Ebu Said Hudri gibi büyük sahabelerine hakaretler edilmesi gibi her türlü çirkin ve kötülüklerden geri kalmamıştır.

Harre olayında öldürülenlerin sayısını 4000 ve başka bir görüşe göre 11700 veya 10700 olarak belirtmişlerdir. Öldürülenler arasında 700 Kur’an hafızı ve Peygamberin 80 sahabesi de bulunmaktadır. Ve artık o günden sonra Bedir’den geriye hiçbir sahabe kalmamıştır. Abdullah b. Hanzala ve oğulları da bu ayaklanmada öldürülmüştür.
hatırlanması gereken müslümanlara öğretilmesi gereken bir katliam.
ya harre ya merro lafı da adını bu vakadan alıp gunumuze kadar gelmiştir.
" Kim Medine hareminde kitap ve sünnete muhalif bir bid'at işlerse Allah'ın azabı meleklerin ve bütün insanların laneti o kimse üzerinde olsun" (Buhârî, Fadâilü'l-Medine,1, Müslim, el-Hacc 85/469 ve 371.) Gerek Sahih-i Buhârî ve gerek Sahih-i Müslim'de Medine'nin faziletlerine dair bir çok kimseden ve özellikle Ebu Hureyre'den hadis-i şerifler rivayet edilmiştir. Bu hadis-i şeriflere rağmen Râsulüllah'ın mübarek şehrine saldırıp yağmaladılar, talan ettiler ve ashabın çocuklarının mal ve namuslarına ellerini uzattılar. Onların hesabı Allah'a aittir. Onlar nasıl bir şekilde cezalandıracağını Allah daha iyi bilmektedir.

Rasûlullah nazarında nasıl kimseler olduklarını söylemeye herhalde gerek kalmaz. Zira onlar hiçbir kötülük yapmamış olsalar bile, Rasûlulah'ın yaptığı bu mübarek belde üzerine ordu göndermiş, ashabın çocuklarından "biz Kur'an ve sünnet çerçevesinde bey'at ederiz" diyenleri öldürmüşlerdi. Kur'ân ve sünnete bağlılığını ifade eden bu insanlar vahşice öldürüldükten sonra, Harra olayına sebep olanlar hakkında düşünmek her aklı başında olan ahirete iman eden müslümanın karar vermekte hiç de zorluk çekmeyeceği bir hadisedir.

https://sorularlaislamiyet.com/kaynak/harra-olayi
Müslümanım diyenlerin bilmediği savaştır.