2012 - 2013 bahar dönemi'nin 4 mart'ta başlayacağı okul. ulan oldu olacak nisan'da da finalleri yapın bitirek gidek.
beytepe kampüsnde okuduysanız bes kat daha fazla özleyeceginiz üniversite. hele bir de kampüste kalıyorsanız yuvanız gibi olur.
Ders kayıt dönemi yaklaştığında beni fazladan bir f5 tuşu aldırmaya yönelten üniversitem.
2013 yılı için araç pullarının fiyatını 20 tl olarak belirleyerek gönüllerde taht kurmuş okul.
hacettepe üniversitesi'nin yarınki yemek listesi.
görsel
bugün biber gazıyla dolup taşmış okuldur. "bu sene bir okula gideyim lan" diye gittim biber gazını yedim ve dönüyorum.
(bkz: no comment)

görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
kollektifler ve pkk yanlılarının, "18 mart çanakkale şehitlerini anma semineri"ni bastığı üniversite. kütüphane ve çevresinin de amına koydular. ateş yaktılar, camı çerçeveyi indirdiler vs. polisin de leblebi gibi biber gazı attığı doğrudur ki benim de ebem sikildi. ancak çevik kuvvetin mal olması, pkk destekçilerinin safi orospu çocuğu olduğu gerçeğini değiştirmez.
http://galeri.uludagsozlu...%C3%BCniversitesi-410893/
protesto etmek demokratik bir hak iken protesto etmeyi bilmeyen öğrenciler ve polisin abartısı nedeniyle biber gazına teslim olmuş üniversitedir. dersler iptal olmuştur. beytepe yaşanılmaz bir yer haline gelmiştir. protesto etmek doğal haktır tamam da kampüsün değişik yerlerine pkk, apo, kck yazmak da neyin nesidir? savunulacak bir yeri var mıdır?

polis de işin b*kunu çıkarmıştır. amfinin içine biber gazı mı atılır? olaylardan habersiz birçok insan zarar görmüştür. ders gördüğüm sınıf birden biber gazıyla doldu ve dışarısı daha beter olduğu için uzun süre dışarı çıkamadık.

böyle hak arama da olmaz böyle polis de olmaz!

edit: ülkücü mülkücü değilim her türlü faşizme karşıyım ancak böyle bir şey de var.

http://www.itusozluk.com/...rsitesi+olaylar%FD/492227
çok sevilen bi hatunun okuduğu okuldur. bana göre türkiye de iyi üniversitelerden sadece birisidir.
bugünkü olaylar bir grup sosyalist-kürt eniğinin çanakkale konulu konferansını basmaya çalışmasıyla başlamıştır. ayrıca yemekhanenin orada ve diğer çeşitli yerlerde ''pkk'', ''kck'', bijili mijili duvar havlamaları hala yerinde durmaktadır. bu bir.

ikincisi grup taş çatlasa 100 kişilik bir gruptu. polise gerek yok sadece konferansa katılanlar bile onları mezopotamyalı analarının organlarına monte ederdi. polis gaz bombası atmıştır, hem de bolca, plastik mermi olayı ise tipik sosyalist havlamasıdır, yalanıdır.

üçüncüsü; servislerin orada bir kız sosyalist köpeklerin tekme tokat saldırısına uğramıştır.

sonuncusu; üniversitede faşist istemiyoruz diyenler ve burada ülkücüleri kastedenler gaziye doğru yürüyebilir. o zaman kim kimi boğuyor kime nere mezar oluyor zevkle izleriz.
provokatif etkinlik ne amk. "18 mart çanakkale şehitlerini anma" seminerinin ne gibi provokatif bir amacı olabilir ki. ne diyecekler içeride. kalkın şu pkk'lıların anasını sikelim mi diyecekler. eylem hazırlığı mı yapacaklar. örgüt mü kuracaklar. suikast planı mı yapacaklar. ordan çıkıp topluca katliam mı yapacaklar. sana ne amk. sen kimsin lan.

dışarıdan itin, kopuğun, ülkücüsünün kolayca geçmesine müsade eden güvenliğin de, anfinin içine bile biber gazı atan polisin de amk. ama en çok pkk destekçilerinin amk. bir insan her türlü sikko işi yapıp yine de masum olabilir mi lan. hep mağdurlar amk ya. 100 kişi toplanıp konferans basarlar, camı çerçeveyi indirirler, kafeden masa, sandalye alıp yakarlar, oraya buraya pkk yazarlar. ve utanmadan derler ki polis bize saldırdı. hassssiktir ordan..

faşistliğin dik alası budur. it sürüsü gibi toplanıp konferans basmaktır. zıt görüşe sahip olanları sindirmeye çalışmaktır ki o konferansta yalnızca ülkücüler yoktu. ama en az oradaki ülkücü piçler kadar faşistsiniz. burası üniversite. öyle kafana göre toplanıp yakıp yıkamazsın. yaptıysan da arkasında dur, mağdur ayağı yapma.
protesto ettiğini sanan insanlar yüzünden birçok öğrencinin biber gazı yediği üniversitedir.

şimdi ne oldu diye sormak istiyorum kimin fikri değişti? kime dert anlatılabildi? fikirler tabii ki savunulsun ancak bunu yaparken izlenecek mantıklı yöntemleri kaçırmamak lazım. insanlara dert anlatmak, nerde nasıl tepkini göstereceğini bilmek başka protesto edeyim derken bir bok yapamayıp biber gazı yemek başka. savunulmayan her fikre bağırıp çağırmak sonra da dayak yiyip durulmak bir yöntem olmasın artık. bir dur bir düşün insanları neden fikrine çekemiyorsun? seçenek yarat, tepkini öyle koy.
50-60 kisilik ogrenci gurubunun okulu karistirmasina ses cikarmayan okul yonetim ne bok yer merak konusudur cikip dovsen seni okuldan atmasini bilirler ama.
solcular ile pkk'lılar arasındaki ayrımın artık iyice irdelenmesi gerektiğini bizlere gösteren hadiselere ev sahipliği yapmış üniversitedir.
bu hadiselerin sık sık vuku bulduğu bir başka üniversite için ise (bkz: ege üniversitesi)
adamlar sol kisvesi altında broşürler dağıtıp, afişleme yapıp sonra edebiyat fakültesi önünde pkk'ya methiye düzen türküler söyleyip halay çekiyorlar. kusura bakma arkadaşım, o kadar da sol değil. amına koyarım ben o solun.
bugün adı öğrenci olaylarıya gündeme gelmiş üniversite, üniversitem. sıhhiye kampüsü'nde okuyorum, dizi dizi polis minibüslerini ben de gördüm, adamların yanlarından tüm rahatlığımla geçtim, elinde akrep olan adamların yanından bir elimde çilekli sütüm, bir elimde form bisküvim ile geçtim. ve inanabiliyor musunuz? hiçbir şey olmadı, ne bir ters bakış gördüm polislerden ne de başka bir şey.

bu arada genellikle beytepe kampüsü'ne göre daha olaysız bir kampüs bizimkisi. bugün sabah 8.40'tan akşam 17.30'a kadar dersim vardı. rektörlük önünde kırmızı plakalı araçları da gördüm; ama bir rektörler toplantısı tarzında bir şey olacağını bilmiyordum ne yalan söyleyeyim. her yerde jandarmalar ve polisleri de gördüm rektörlük civarında. ama sabahtan akşama kadar kimseden de duymadım ki "olum şurada polisler şöyle şöyle yapmış." diye.

haber.sol.org.tr'nin haberinde hacettepe üniversitesi tıp fakültesi acil servisi'nin ısrarla bu kampüste bulunduğu neden söylediğini de anlayamadım. kampüsün içinde çocuk hastanesi de var, büyük acil de var, birsürü fakülte binası da var, diş hastanesi de var. acil servis neden yani? ha bu arada acil servis tıp fakültesine ait bir oluşum da değildir, haberi hazırlayanların özeni ve dikkati buradan da anlaşılabilir.
bu kadar sinirlerinin gergin olmasina ragmen neden kufretmiyor lan bunlar derken, birinin dayanamadigini gordugum vahsetin videosuna kanli canli sahit olmus universitedir.
(bkz: hacettepe üniversitesi öğrenci konseyi)
http://www.hacettepe.edu....rini-anma-ve-canakk-.html

fotoğraflardaki yazılar dünki * olayın iç yüzünü açıklıyor, konuşmaya bile gerek yok sanırsam. ortalığı karıştıran insanları savunan, onlara methiye düzenler bir baksınlar.
"iktisadi ve idari Bilimler'den hocamız Hüseyin Özel
Hacettepe'deki olaylar hakkında açık mektup :

Bu olaylar son derece kaygı vericidir, çünkü ortalıkta dolaşan, "öğrencilerin" yazdığı ve sayın Rektörün kendi hesabında yayınladığı açık mektupları ve yorumları okuyunca insan (yani ben) bir miktar dehşete düşüyor :

1. Öyle görünüyor ki, Hacettepe öğrencilerinin büyük çoğunluğu, polisin üniversiteyi basıp 50 kişiyi (o kadar var mı) vahşi bir şiddetle gazlamasını onaylıyor; dahası bu öğrencileri "terörist" diye görüyor. Hatta içlerinde, Yıldız Anfiye atılan ya da isabet eden gaz bombalarının bu "terörist" öğrenciler tarafından atıldığını bile ileri sürenler var. Neredeyse, hem gaz atan hem de yiyen aynı kişiler gibi bir sonuç çıkıyor...

2. Yine öğrencilerin büyük çoğunluğu, gaz yiyen arkadaşlarının şiddetle cezalandırılmalarını, hatta okuldan atılmalarını (soruşturma, savunma vs. olmadan) Rektöre önerecek kadar ileri gidiyorlar.

3. Yine öğrencilerin büyük çoğunluğu, bu "terörist" öğrencilerin "ekmek yedikleri kapıya" nankörlük ettiklerini düşünüyor. Öyle görünüyor ki bu kardeşlerim bir tür "yardım bağımlılığı" (welfare dependency) sendromuna kapılmışlar. Yani rektörün ya da üniversitenin öğrencilere sunduğu ucuz yemek vs. gibi (karşı olmadığım) üniversite bütçesinden verilen desteklerin tehlikeye girebileceğinden endişelendiklerini, ya da en azından "velinimetlerinin" üzülmesini istemediklerini belli ediyorlar.

4. Yine öğrencilerin büyük çoğunluğu, olay çıkaran "terörist" öğrencilerin hepsinin "bölücü" ve PKKlı olduğu düşüncesinde. Bunun için kanıt diye (Hacettepenin web sayfasında da sunulan) belirli fotoğrafları gösteriyorlar: PKK yazılı flamanın yanındaki dört kişi ile yerlere ve duvarlara yazılan PKK ve APO vs. yazılarını gösteren resimler. Bu durum bir yandan polis şiddetini haklı göstermek için kullanılırken öte yandan da, bence daha vahimi, bir tür örtük (aslında açık) Kürt düşmanlığını da dile getiriyor. Mantık herhalde şöyle, "bütün solcular PKKya (ve Kürtlere) sempati duyar; dolayısıyla teröristtir, dolayısıyla kendilerine uygulanan şiddeti hakederler." Hazır 18 Mart gelmişken milliyetçi duygularını ifade etmenin bundan iyi yolu olmaz (hatta, sanki şu anda PKK ile yürütülen müzakerelere yönelik tepkiyi "yetkililere" yöneltemedikleri için "terörist" öğrencilere yöneltmek "gaz almanın" en iyi yolu gibi, herkes için. Böylece, riske girmeden hem milliyetçiliğimizi göstermiş, hem de "terörü" lanetlemiş oluyoruz). Kazan-kazan durumu yani.

5. Belki de en vahimi, "yetkililerin" bütün bu düşünceleri destekler tutum içinde olmaları, öğrencilerin protesto hakkını bir "terörist" faaliyet gibi görmek ve göstermeye çalışmaları.

Neden endişeliyim? Bu bir pattern haline gelmeye başladı; provokasyon, şiddet uygulanması, mağduru suçlama, demokrat olduğunu gösterme (tabii protestocu öğrencilerin bu tür provokasyonlara düşmeye dünden razı olmaları da ayrıca ilginç). ikincisi, daha önemlisi, üniversite öğrencilerinin bu düşünce tarzına kapılmaya teşne olmaları; sorgulama, düşünme vs. olmadan bir an önce vagona atlama istekleri.

Benim üniversitem böyle bir yer mi? Anlaşılan öyle. Şu ana kadar yapmaya çalıştıklarımın (benim gibi düşünen insanlarla birlikte) boşa gittiği duygusuyla mı böyle yazıyorum? Belki.

Neyse, mektubu kim almak isterse, kendilerine tüm saygımla sunuyorum.

Hüseyin Özel"
an itibariyle 21-22 mart tarihlerinde beytepe kampüsünde eğitime ara verilmiştir.
Çocukluğumu, gençliğimi geçirdiğim, ve mümkünse mesleki hayatımı da geçirmek istediğim yer.

Not: Beytepe mezunuyum.
bu resmi 2 gün önce çektim beycafenin önünden geçerken, hala birileri onlar terörist değil! demesin kardeşim.

görsel
Bazen arkadaslarla ps oynamaya geldiğimiz kampüs. Her girişte 10tl vermekten bıktım yanlız. Genel olarak iyidir güzeldir. Yanlız havası atılım kadar ferah degildir*
yarın kitapları ile yürüyüş yapıp faşist saldırıyı kınamak isteyen sosyalist aydın kardeşlerimizin geçen günkü, beyzbol sopası, cam şişe vb formlarda basılmış kitapları ve ''kck, pkk, faşizme ölüm'' gibi buram buran barış ve hümanizm kokan duvar yazıları rektörlük tarafından yayınlanmıştır. insan olan şunlardan sonra susup yaptığını falan savunmaya çalışır, inkar etmez. ama sosyalist ve insan arasındaki kalın çizgiye dikkat etmeliyiz.
http://www.hacettepe.edu....rini-anma-ve-canakk-.html