bugün

akla "güveç" i getiren madde.
Güherçile barut üretiminde kullanılan bir madendir. Bazı rutubetli yerlerde yağmur yağdıktan sonra toprağın üzerinde meydana gelen Kalyum-nitrata verilen addır1085. Karabarutun bileşimini teşkil eden maddelerden en önemlisidir. Bu madde oksijene karşı son derece duyarlıdır. Bu nedenle dahil olduğu bileşimin yüksek gaz kütlesine dönüşümüne yol açar. Barut imalinde kullanılacak güherçilenin çok saf halde olması gereklidir.

Baruthâneye gelen güherçile, önce toprağın cinsine göre ayrılırdı. Daha sonra havuzda su ile yıkanarak topraktan ayrılırdı. Burada yıkanan güherçile eriyerek beyaz bir şerbet haline gelirdi. Elde edilen şerbet 18 derecede ısıtılarak, tabanı toprak veya geçirgen bir şekilde yapılmış taş döşemeli birinci havuza akıtılırdı. Güherçile ikinci bir yıkamadan sonra süzgeç havuzu denen ikinci havuza alınırdı. Bu havuzda kuvvetlendirilmiş şerbet tekrar 18 derecede kaynatılarak üçüncü havuza alınırdı. Üçüncü havuzda 3-4 saat bekleyen güherçile dibe çökerdi. Arta kalan su ise havuzun tabanından 3-4 parmak yukarıda bulunan tapaların açılması tahliye edilirdi. Buradan
dördüncü havuza alınan güherçile, dördüncü havuzdan tulumbalarla çekilerek bakır kazanlara aktarılırdı. Bakır kazanlarda 85-90 dereceye kadar ısıtılarak, tekrar tulumbalar yardımıyla, bu sefer ahşaptan yapılmış havuzlara alınırdı. Burada iki aşamalı bir işleme tabi tutulurdu. ilk alınan ahşap havuzda, güherçilenin çökeltilerek donması sağlanırdı. Ardından ikinci ahşap havuza aktarılarak güherçilenin sıcaklığı alınır ve süzdürülme işlemi tamamlanırdı. Burada 1-2 gün bekletilerek donması sağlanırdı. Kıvama gelmiş güherçile şerbeti fıçılara konurdu. Isısı 9-10 derece arasında tutulmak şartıyla, üzerine su boşaltılarak toz ve diğer parçacıklardan ayrıştırılırdı. Bu işlem suyun rengi berraklaşana kadar devam ederdi. Fıçılardan sonra demir kazanlara alınan güherçilenin
nemi uçurularak kurutulur ve kalıplara alınırdı. Kalıpların donmasından sonra özel hazırlanmış ambarlara istif edilirdi.

iptidai üretim tarzında ise güherçileli topraklar bir araya toplanır ve tahta sandıklara konularak sulandırılırdı. Şerbetlenen sular bir havuza süzülür, havuzda biriken sular üstüvane şeklindeki bir kazanda pekmez kaynatılır gibi kaynatılırdı. Meyaneye gelince şerbet sandıklarına dökülür ve orada soğumaya terk edilirdi. 24 saat beklenir, iyice soğuyunca donmuş bir beyaz toz tabakası meydana gelirdi. Bu tabaka suyun altına çökerdi. Suyun altına çöken maddenin toplanmasından güherçile elde edilirdi.

Güherçile Osmanlı Devleti’nde oldukça bol bulunan bir madendi. Özellikle, Mısır, Suriye, Irak, Orta Anadolu, Balkanların muhtelif yörelerinde güherçile bol miktarda bulunuyordu. Problem elde edilen güherçilenin baruthânelere teslimi esnasında ortaya çıkıyordu. Güherçile istanbul’a getirildikten sonra barut üretmek nazırlar için oldukça kolay bir işti.

Baruthâneye sağlanan güherçile işlenmiş ve ham olarak iki şekilde sağlanmaktaydı. Genellikle işlenerek baruthâneye gönderilmesi tercih edilmekteydi. Ancak bazı yıllarda ham olarak da güherçilenin satın alındığı görülmektedir. Güherçile baruthânede kurulan kazanlarda işlenerek barut yapımında kullanılacak hale getirilmekteydi. Meselâ 1142/1730 senesinde baruthânedeki güherçile kazanlarının bir kısmı eskidiğinden yenilenmesi gerekmiştir. Bu amaçla 200’er vukıyyelik 3 tane büyük kazan ve 44’er vukıyyelik 10 adet bakır küçük kazan yapılmış ve kullanılan bakır için 2.500 akçe, ustaların ücreti olarak 57.200 akçe olmak üzere toplam 59.700 akçe masraf yapılmıştır.
potasyum nitratın diğer adı.
Osmanlıda güherçile üreticileri pek çok imtiyaz sahibiymiş, Devlet üretimini çok sıkı biçimde denetler, azalma olduğundan ciddi yaptırımlar uygularmış. Üretimi içinse bol bol gübre ve idrar kullanılırmış. Haber prosesi sayesinde havadan azot eldesi mümkün hale gelince pis işlere gerek kalmamış.