bugün

Bir başkasına sahip çıkma yalanına sığınarak, kendine sahip çıkamamak.
söylenmemişlerden kaçamayıp, gideceğin yeri kestirememek. nereye gidersen git, kiminle olursan ol, ne yaşarsan yaşa gittiğin yere götürdüğün sürece onu, senliğinden ayıramama sürecinde gerçekleşen yaşanmışlık.

hepsini düşünüp, kıçının üstüne oturtur insanı. olmak istediğin yerde olmasanda olmak istediğin insan varolduğu sürece mıhlanır kalırsın. kaldım.
önemli olan bir yere gitmek değil oraya kendini de götürebilmektir. eğer bunu yapamayacaksan durum gidememektir.
sahip olunana mahkum olmak.
gitmek istenilen yere dair bir kesinliğin olmaması.
DEVAM ETMESi GEREKEN BiR YOLU, VERDiĞi MOLADA UNUTARAK, KENDiNi HAPSEDEN, iFLAH OLMAZ MAHKUM.
bir çok sebebi vardır. bunlardan ilki alışkanlıktır, ikincisi sevdiğin için gidemessin. konuyu sapıtma söz konusu olduğunda karşımıza çıkan fiiler, tuvalete gidememek örnek olarak gösterilebilir. (bkz: he amk çok komikmiş)
bazen gideceği yeri ayağı çekmemek, bazen istenilmesine rağmen varamamak.
bulunduğu yeri herhangi bir sebebten ötürü terkedememek.
gidemedikçe kendinden yitip gidenlere göz yummaktır.
evden çıkarken mükemmel bir gülümsemeyle gidiyorum demek adımladıkça az önce susan evdeyken gıkı çıkmayan seslerin çurcunası içinde boğulmak dalgalarla savaşarak tuzlu suları yutarak haydarpaşaya gelmek heybetli yapının tarihinden sakladığı anıların etkisinden olsa gerek çocuklarını hiç sahiplenmeyen ortada bırakan istanbulu sahiplenmektir.
mantığa uyamayıp duyguların esintisine kapılıp,çakılıp kalmak.
(bkz: ardına bakıp yutkunulan anlar)
genelde sinirlenmenize sebep eylem. * *
içinizden bir şey size git diyorsa, aslında gitmeniz gerektir ama son bir şey daha bekleyeyim belki yanılıyorum şeklinde düşüncelere takılma durumu mevzu bahistir, bu durum sabır kat sayınızda ciddi artışlara neden olur. bu şekilde saatler geçebilir ve siz kıpırdayamazsınız bile.

çaresizliğine selam durduğun bir noktada, iç kasılmalarını, ağızdan çıkan kelimeleri sıraya koyamadığın ve istediğin şeyin her an olabileceği şeklinde bir yörüngede kalakalma umududur.
bulunduğunuz yerde artık bir dakika bile durmak eziyet gibi gelirken, sizden bir şeyler beklendiğini hatırlamak, sorumluluklarınız olduğunu farketmek dolayısıyla kalmaktır, gidememek...
Bazen gidememek aslinda coktan girmis olmaktir. Sadece henuz gitme vakti tam olarak gelmemistir.
olur olmak zamanda gelen çiş gibidir. canını sıkar, anı yaşatmaz sana, kafanı toplayamazsın. üstünden atana kadar cehennem olur sana.
Ne kalabilirsin, ne gidebilirsin. Olanlar canını yakar, onsuz olma fikri canını yakar. kalmak istediğin zaman birşeyler rahat birakmaz, yerini yadırgarsın. gitmek istediğinde güzel zamanlar rahat birakmaz. söylemek istediklerin vardır, yaşamak istediklerin vardır. Hani bir laf var ya giderken aklını bırakmıyor insan. Unutmadan gitmek mümkün ama yaşamak zor. Gidememek benim Lanetim.
Hiç boguldunuz mu bilmiyorum ama; ölüme yaklastigin o anda kendini bırakırsın artık,sarhoşluk gibi bir histir. Öyle bir durumdayım, bir şarkıda dediği gibi 'bir kulaç daha atsam karadayim' karaya ulaşmak için çok ciddi çabalar sarf ettim ama o son kulaci atamiyorum, atmak istemiyorum. Bir süre daha bu denizde boğulmak istiyorum. Şu an için başkasının sahilinde güneşlenmektense senin denizinde boğulmak daha güzel geliyor. Söyle bir düşünce var aklimda, en azından yüzdüğüm en güzel denizde boguluyorum. Günü gelecek atacağım elbet son kulaci. Ama her deniz gördüğümde senin denizinin tuzu gelecek agzima. Bırak biraz daha bogulayim denizinde. Sonra gideceğim.
görsel