bugün

Yol yapmak için uydurulan şey.

Neyse, ne güzel duble yollarımız var değil mi?
kimsenin götüne falan girmeyecek bir uygulamadır. Eğer işsizsen bunu belirtirsin ve devlete de ona göre sağlık sigortası ödersin.
Pek tabii götüne birşey girmesine alışkın olanlar, söz konusu gelir testini yaptırmaz ve her ay fazladan 200 küsür lira öderler. Sonra gelirler buraya "ak parti bizi öptü yine yeaa" derler.
sadece sağlık sigortasından ibaret olan, emeklilik vb durumların hiçbirisini kapsamayan ve halkın bu durumdan haberinin olmadığı yeni nesil soygun tekniğidir.
bir tane akp seçmeni de: "ben akp seçmeniyim, gerçek yüzlerini görmüş olduk" dememiştir. tıpkı milletvekili zamlarından sonra çoğu partinin seçmeninin söylemediği gibi.

insanlar siyasi bir ismin dürüst olması gerektiğini unutup, dolandırıcının iyisini bulduklarında sevinmeye başladıkları günden itibaren bu ülke kaybetti.

(bkz: genel sağlık sigortası özgürlüğün ihlalidir)
işsiz adamı vurmayacak felan değildir, ailesinde kaç kişi var ise ailenin eline geçen para ailesindeki kişi sayısına bölünür,eğer kişi başı gelir 295 tlden az ise bu durumda devlet işsiz kimsenin primini ödeyecek ve bu durumda kişi hiç bir para ödemeyecektir.
eğer kişi başı gelir 295tlden fazla ise geliri olan kişiden işsiz için en az 35 tl aylık kesilecektir. (kişi başı gelire göre 35-106-213 tl olarak değişir)
bu işsiz kişinin bunu devlete belirtilmiş durumda ödemesi gereken tutardır. tabi eğer belirtmemişse en yüksek kesilme oranı yani aylik 213 tl diliminden kesilir.
(bkz: saçmalık)
Yazıklar olsun böyle uygulamaya bu akp nin son kazıklarından biridir türkiyeye. nerden para alırız diye hesap yapan zihniyetin ürünüdür.herkesden 106 ya da 213 lira zorunlu para almaya çalışmak üstüne üstlük senin kazandıgın paradan tutta, taşınır taşınmaz mallarına, nasıl hesaplayacaklar bilmiyorum ama harcamalarına kadar inceleme yapıp ona göre bedel çıkartacaklarmış sana gerekirse bi adam gönderip inceleteceklermiş bu nasıl iğrenç bir anlayıştır !! yani şuan çalışmıyorsan ve 25 yaşını geçmişsen senin ailenin yukarda saydıgım tüm unsurlarını araştırıp senden bu şekilde para kopartmak için uğraşan iğrenç bir zihniyettir ve nasıl oluyorsa sözlükte buna çok yorum gelmiyor abuk sabuk konulara sayfalarca yer alırken böylesine önemli,ciddi bir konuya gerekli tepki olmuyor !!

Ayrıca yoksul vatandaşlarımızdan da bu para alınacakmış napacaksınız almak için öldürecekmisiniz o kişileri onları atlamıyoruz diyorlar yani başvurmazlarsa hele yandılar diyorlar.ileri gitmiş ülkelerin çogunda nasıl yaparız da sağlık için para almayız vatandaştan ya da az bir parayla hallederiz de onlarda rahat eder diye hesap yapar ve uygularlar ama bizde bu iğrenç hükümet zihniyeti tam tersini uygular lanet olsun böyle işe hiçbir şeyimiz doğru değil ne yazık ki !!
hayır duble yol yapacaklarından değil, zira 12 yıldır toplanan deprem vergisi paraları oraya harcanmış olmalı (!). yeni gider kalemleri kendi maaşları. son zamla bütçenin amına koydular. malum emekli, memur, işçi gibi kesimlerin durumunu ilgilendirir bütçe. onların durumunu değil. maaşa zam yap, bütçeye bakmaya gerek yok. eksik mi çıktı? koy bir vergi gitsin. yetmedi mi? primleri arttır. yine mi yetmiyor? sigorta sistemini değiştir. peki maaşları indirsek? yoo olmaz öyle şey!!!

yani sonuç olarak türkiye'nin yarısının seçimlerde gösterdikleri gibi, taparcasına oy verdikleri adamlar yüzünden bizim de götümüz yanacak. belki de, türkiye'nin o diğer yarısının cezalandırılma şeklidir bu. zira oy vermiş olanlar bunu seve seve yapacaklardır.
şimdiden geçmiş olsun. çok insanın canı yanacak. şimdi bazılarının rahatı yeinde ama ödenmeyen primler var, o var, bu var, her türlü devamı var. yazıklar olsun. (bkz: faşist devlet) (bkz: yetmez ama evet) bu iktidara oy vermiş herkes sadece vatan haini değil insanlık suçu işlemiştir.
(#14352727)

sigortan yoksa bu para aileden çıkacak. bu para yatırılmazsa faizle beraber birikecek. gelir beyanatında bulunmak zorunda herkes. ama bu adamlar sizin giderinize de bakarak hesaplayacak. giderin gelirinden fazlaysa sen ayvayı yedin güzel kardeşim. sen dersen bana bu maaş aslında yetmiyor ama bir akrabamdan yardım alıyorum, onun sayesinde geçinebiliyorum dersen, devlet sana ah yavrım demeyecek. ''bana ne lan! madem bu gideri karşılayabilecek paran var gerisi beni ilgilendirmez, beni övme bana para ver'' diyecek. o parayı hangi şartlarda bulduğun beni enterese etmiyor diyor açıkça.
sözlüğün akp'yi desteklemeyi sevap kazanmak olarak görmeyen değerli yazarları sözkonusu düzenlemeyle ilgili en can yakıcı esasları yazmış. tekrar etmeye lüzum yok.

tanım gerekirse bu sigortaya, 1 ekim 2008'de kabul edilmiş olmasına rağmen, halk düşmanı iktidar partisinin seçim hesapları nedeniyle yürürlüğünü bu yılın başına ertelediği soygun düzenlemesinin "genel" adı.

bu üzerinde yapılan düzenlemeyle neyin sigortası olduğu olduğu ortaya çıkıyor. sağlığın ve sağlık hakkının pekala alınıp satılır birşey olduğunu ilke edinmiş bir sermaye partisinden ve onun "sağlık sektörü"nden sorumlu bakanlığından sözediyoruz.

sağlık emekçilerinin, doktorların yaklaşmakta olan tehlikeye karşı yıllardır yaptıkları eylemleri desteklemek yerine onları küçümseyip, uyarılarını görmezden gelen, hatta üstüne hakaret eden "ezici" çoğunluğa ne demeli? tamam, akp bir sınıf partisi. doğal olarak her alanda olduğu gibi sağlık alanında da, para babalarının ihtiyaçları doğrultusunda hareket ediyor. e ama sen para babası değilsin. okuyorsun, bir kaç sene sonra mezun olacaksın, işsizsin, çalışıyorsan da gemicik alacak kadar kazanmıyorsun. o zaman neden sınıfının çıkarları doğrultusunda hareket etmiyorsun, gıkını çıkarmayıp, cebine girmek isteyen akrebe "buyur" diyorsun!

bak, bundan sonra da sağlık emekçileri ve onlarla her zaman dayanışma içerisinde olan ilerici meslek örgütleri, bu halk düşmanı düzenlemeleri geri püskürtmek için bir çok eylemler düzenleyecek, grevler örgütleyeceklerdir. umarım o grev yürüyüşlerine rast geldiğinde artık kaşlarını çatarak bakmaktan vazgeçer, onlara omuz vermenin kendine, ailene ve emekçi halka da omuz vermek olduğunu kavrarsın.
(#14298897).
bu "yasal soygun" düzenlemesinin başvuru süresi şubat ayı sonuna ertelenmiş. başka türlüsü mümkün müydü?
ayrıntılar burada:
http://haber.sol.org.tr/d...esi-uzatildi-haberi-50893
*Sosyal güvencesi bulunan işçi (4/a), esnaf(4/b), memur(4/c)

Sigortalılığı bulunan bu kişiler ile bunların bakmakla yükümlü oldukları kişilerin sağlık yardımlarının, daha önce olduğu gibi kanun kapsamında karşılanmasına aynen devam edilecek. Yani, işçi, memur veya esnaf olarak çalışan zorunlu sigortalılar ve emekliler ile bunların bakmakla yükümlü oldukları kişiler için herhangi bir değişiklik bulunmuyor.

*18 yaş üstü çocuklar

18 yaşın üzerindeki erkek çocuklar, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim görmesi durumunda ise 25 yaşını doldurmamış ve evli olmayanlar, ana veya babasının sağlık güvencesinden yararlanmaya devam edecek. Yani, bu kişilerin her yıl öğrenci belgelerini sosyal güvenlik il müdürlüğü/sosyal güvenlik merkezine göndermesi yeterli olacak. 1/10/2008 öncesi bakmakla yükümlü olunan kişi olarak sağlık yardımlarından faydalanan kız çocukları ise 1 Ocak 2012’den itibaren de sağlık yardımlarından, daha önce olduğu gibi sigortalı veya evli olmadığı sürece yaş şartı aranmaksızın faydalandırılacak.

*18 yaşın üzerinde çalışmayan/okumayan veya 25 yaşın üzerinde okuyan/okumayan/çalışmayan erkek çocukları

Bu kişiler, tescil edilecek. Bu kapsamdakiler, gelir testi yaptırmaları için ikametlerinin bulunduğu yerdeki sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfına başvurmaları gerekiyor. Gelir testi sonucuna göre de prim ödeme yükümlüsü, devlet ya da kendileri olacak.

gelir testi :
Ocak 2012 itibariyle herhangi bir sosyal güvencesi olmayanlar Kurum tarafından resen tescil edilmişlerdir. Bu kapsamdakilere Kurum tarafından gelir testi yaptırmaları için ;gelir testine müracaat bildirim” belgesi adreslerine gönderilmiştir. Gelir testine müracaat bildirim belgesi tebliğ edilenler, tebliğ tarihinden itibaren en geç bir ay içinde ikametlerinin bulunduğu vakıflara başvuracaklardır. Ancak, bu yazının alınmasını beklemeksizin de doğrudan gelir testi için ikametlerinin bulunduğu vakıflara başvurabilirler. Dolayısıyla 31 Ocak 2012 tarihi, son müracaat tarihi olarak değerlendirilmeyecek.

gelir testi sonucunda karşısımıza iki ihtimal çıkıyor :

ilk ihtimal aile içinde kişi başına düşen gelirin asgari ücretin üçte birinden fazla olması:(asgari ücretin üçte biri 213 liraya takebül ediyo)

Gelir testi sonucu aile içinde kişi başına düşen aylık ortalama geliri asgari ücretin üçte biri ve üzerinde olanların genel sağlık sigortalısı olarak prim ödeme yükümlüsü kendisidir. Bu kişilerin bakmakla yükümlü olduğu eş, çocukları, varsa ana ve babası prim ödeme yükümlüsü değil. Bunların bakmakla yükümlü olduğu eş, çocukları, ana ve babası, tescil edilen sigortalı üzerinden sağlık yardımlarından yararlanacaklardır.

ikinci ihtimal , aiel içinde kişi başına düşen gelirin asgari ücretin üçte birinde az olması :( 213 liradan az olması aile içi kişi başına düşen gelirin )

Gelir testi sonucuna göre, aile içinde kişi başına düşen gelirin aylık ortalama tutarının, brüt asgari ücretin üçte birinden az olması halinde sağlık primi devlet tarafından karşılanmakta olup, kendileri ayrıca prim ödemeyecek. Gelirleri bu şekilde tespit edilenler, 1 Ocak 2012 öncesindeki yeşil kartlılarda olduğu gibi prim ödemeyecekler ve sigortalı sayılacaklar.

son olarakta ne kadar prim ödenecek konusunda şöyle bir tablo ortaya çıkıyor :

Kişi başına düşen aylık gelir, brüt asgari ücretin üçte biri ile asgari ücret arasında (295.50 - 886.50 TL) ise aylık 35.46 TL,
- Kişi başına düşen aylık gelir, asgari ücret ile asgari ücretin iki katı arasında (886.50 - 1.773-TL) ise aylık 106.38 TL,
- Kişi başına düşen aylık gelir, asgari ücretin iki katından daha fazla (1.773-TL’den) ise aylık 212.76 TL,
1/7/2012 - 31/12/2012 tarihleri arasındaki asgari ücret (940.50 TL) dikkate alındığında;
- Kişi başına düşen aylık gelir, brüt asgari ücretin üçte biri ile asgari ücret arasında (313.50 - 940.50-TL) ise aylık 37.62 TL,
- Kişi başına düşen aylık gelir, asgari ücret ile asgari ücretin iki katı arasında (940.50 - 1.881-TL) ise aylık 112.86 TL,
- Kişi başına düşen aylık gelir, asgari ücretin iki katından daha fazla (1.881-TL’den) ise aylık 225.72 TL,
Genel sağlık sigortası primi ödenecek. Ödenen bu prim karşılığı sigortalı ve bakmakla yükümlü olduğu kişiler sağlık hizmetlerinden yararlanacak.
şimdi evde herkez sizin işsiz mi?
evet
kaç kişi yaşıyorsnuz ?
3
0/3 : 425
bi yalnışlık oldu bizim hiç gelirimiz yok .

böyle yanlışlıklarla doldu taştı kaymakamlıklar.
ay sonu olarak belirlenmiş son başvuru tarihi fakat bakan açıklama yaptı.

şubat ayı sonuna kadar son gün. acele edilmesine, paniğe gerek yok.

e tabi bu ne kadar saçma bir uygulama olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
ak parti'nin getirdiği enfes uygulamalardan birisi daha. yok işsizmiş de 210 lira ödeyemezmiş de. amcık hoşafı masabaşı iş arayacağına; gazetede, sanayide yığınla iş ilanı var birinden birine girersin. olmadı git kaymakamlığa, gelir testi yap 35 gayme öde o zaman. yarın bir gün kaza geçirsen 10 milyar bayılacaksın hastaneye, şimdi 3 kuruşu çok görüyon, o zaman nerden bulacan parayı it.
akp nin sosyal devlet anlayışının amına koyma politikasının geldiği son noktadır. şimdi şöyle düşünelim; ben memurum. ayda 216 liradan yılda 2500 küsur lira ediyor. ben bu parayı niye veriyorum arkadaş, yılda bir kere soğuk algınlığına yakalanıp ağrı kesici yazdıracağım diye mi. allah sizi inandırsın beş yılda sadece iki kere hastaneye gittim gide gide. kardeşim ben hasta olduğumda devlet bana bakmasın istemiyorum, bıraksın öleyim. yeter ki benden çatır çatır ayda 216 lira kesmesin.
işsizim anne baba parası ile geçiniyorum sırasında cebimde 10 tl bile olmuyor. işin özü okuduğum için yoksul sınırındayım hayalimdeki mesleği yapabilmek için akp hükümetinin sınav sisteminde beni sadece aldığım ders notuyla değerlendirmesini ve adam kayırmamasını temenni etmekten başka çarem yok.

Bütün bunlar haricinde gelir tespitinde zaten işsiz olduğum için ceza ödemeyi göze alamadım. ek olarak gelir tespiti yaptırdım belli bir miktar sembolik olarak ödemek gerekiyormuş ödenmezse faiziyle alıyorlarmış ya ailem bu parayı ödemek zorundamı? ben okulumu bırakıp sanayidemi çalışacam? mantık yok bu işte ama ben zaten okuyorum işsizim sağlığımın derdine düşen aynı devlet niye bana iş ayarlamıyor? herkes her yeri parselliyor izin veriyorda devasa pastalarından ufak cep harçlığı bana niye veremiyor devlet?

aksine harçlığıma ve tavuk döner parama bile göz koymuşlar bu kadarınada yuh derim artık. ben buradan kendilerine açık ve net yazıyorum eğer o sınavdan başarıyla geçersem ama istediğim mesleğe kayırdığınız adamları koyarsanız insan hakları mahkemesine kadar giderim.

ayrıca ulan keriz sanayide çalışacak olsam ben okulumu niye bitirmeye uğraşayım?

yada paramı kazanabildikten sonra neden bu kazığa alet olup mağdur olmak isterim? giderim pasaportumu vizemi ayarlarım başka ülke için çalışırım lan.

zaten ülkeden siktir olup gitmeye bakıyorum. pasaport ve vize parasını nasıl ayarlarım diye kara kara düşünüyorum. bu kadarda sömürülmez diye düşünüyorum artık ayrıca o da yetmiyor bir de üstüne size para ödüyorum ama kayırdığınız adamları hayalimdeki mesleğe seçiyorsunuz yok öyle dünya!

kaldı ki ben dışarı bile çıkıp masraf yapmaktan kaçınıyorum şu sıkıntılı durumlarda kriz kapıda deniyor bir an önce okuyup ailemi ve kendimi kurtarmaya çalışıyorum ailemde dershane paralarını emekli maaşlarını heba ederek kredi kartı kesintisiyle ödüyor bu durumda ne gelirim olacak lan benim?

patlar götünüzde yıkarlar başınıza oraları sıkıysa kapıma soytarı gibi adam göndersinler. sihirbazım geçiniyorum lan size girip çıkan ne? sağlığımdan size ne lan ölsemde dokunmanızı isteyen kim?
Sgk tarafından şubat ayı sonuna kadar uzatıldığı belirtilen başvurulması gereken devlet şeysi. Hayır başvurmaya gidiyorsunuz sıra alıp saatlerce bekliyorsunuz ve sistem çöküyor. Fuck the system !
sgk tarafından mektup gönderilerek davet edildiğim uygulama .

36 yıl !!! evet hayatın, yaşamın içinde bulunduğum süre bu . ilkokulda kömür parası pul parası kızılaya yardım parası ve kurtlanmış fiskobirlik artıklarıyla kandırıldığım süre .

sosyal güvencem yoktur bunu tespit eden yetkililer banada şefkatli kolunu bu vesile ile uzatmıştır .

ve şimdi türk aile kurumuna bir okkalı darbe daha vurmak üzere huzurumdalar . annemin emekli maaşını baz alıp ikiye bölecekler ve 36 lira civarında bir miktar talep edecekler .borçlu benim muhatap benim lakin ödemez isem annemin evine hacize gelecekler .

devlet ile alakalı kurumlarda ne zaman bir mesaim olsa hep canım yandı .
askerliği yaptım askerden sonra muayne olacaksın dediler karakola davet edildim defalarca mal müdürlüğüne gidip ceza yatırdım.
bana neden devletin kolluk kuvvetlerini meşgul ediyorsun diyen komisere ; sen askerden sonra muayne yaptırdınmı ? diye sorduğumda sanane kardeşim bana tebliği gelmedi diyerek ikinci fırçamı çekiyor .

oy kullanmadığım için ceza ödüyorum , hani demokratik hakkımdı ?
arabam olmadığı halde yerel belediyeye asfalt yenileme haracı ödüyorum .
elektrik faturalarında saçma yuvarlamalar ödüyorum .
harcadığım su yetmezmiş gibi birde atığının parasını ödüyorum

şimdi geleyim asıl sorunuma verdiği 900 tl emekli maaşı ile ayda 250 tl doğalgaz parasını 80 lira elektrik parasını 60 lira su parasını velhasıl saymadığım diğer hede höde yi nasıl ödediğimi ne yiyip ne içtiğimi merak etmeyenler , nasıl oluyorda benim sağlımı merak eder oluyor ?

allah aşkına bırakın yakamı şairin dediği gibi '' siz bunları izaha bakın peyderpey hocadan imamdan vazgeçiniz vali bey ''
başvuru sırasında insanların gelirlerini yalan yanlış gösterdiği devlet zorunluluğu. şubat sonuna uzatıldı başvuru tarihi. şubat ayında yaptıranlar ocak ayının cezasını ödeyecek mi? ocakta yatırılmadı diye ceza kesilecek mi emin olamadım. yetkililerden gerekli bilgi alamıyoruz çünkü onlar da tam olarak bilmiyor.
dünya'da sosyal devlet işsizlere maaş verirken, primlerini öderken bizim ülkemizde işsizlerden 35 ile 213 lira arasında para verilmesine sebep veren devlet politikası. enteresan olan şey ise insanların bundan habersiz olması. insanlarla aranızda şöyle diyaloglar geçebilir:

+mehmet sen gidip sigorta olayına baktır yoksa en yüksek primden ceza alıp 213 lira ödeyeceksin
-ya saçmalama öyle bir şey olamaz, hükümet vatandaşı böyle bir duruma düşürmez. illa sallayacaksınız yani hükümetin politikalarına.

3-4 gün sonra

-doğru demişsin (ölüm sessizliği)

meraklısına not: mehmet hristiyan demokratlar partisi mensubudur.
doğum sonrası çocuğuma belli bir süre kimse bakamayacağı için mecburi ücretsiz izne çıktığım sürecin parasını ödemem gerektiğine dair çıkarılan kanun. bu kanunu çıkaranlar hiç mi ellerini vicdanlarına koyup düşünmediler. onca işsiz, güçsüz insan nerden bulupta o paraları yatırsın? çalışmak isteyipte iş bulamayanlara çözüm bulma, ceplerinde ki üç beş kuruşa göz dik. kimse kalkıpta akp hükümeti şunu bunu iyi yaptı diye söylemesin. kendine yaptığı iyilikleri anlatıp durmasınlar bize.
ben şimdi ücretsiz doğum izninde nerden para bulsam diye kara kara düşüneyim, gelir tespitinde bana şu kadar para ödemen lazım diye zorunluluk getirsin. sonuç: ben o parayı ödeyemeyeyim, sevgili başbakanımızın ısrarla 3 çocuk yapın nasihatına, bir tanesini sayende hastaneye götüremiyorum diye başbakanlığın kapısının önüne koyayım.
ya bu yasanın o kadar saçma olduğu, anlat anlat bitmez. sinirden çıldıracağım. eskiden eşkiya varmış, şimdi devlet eşkiya rolüne soyunmuş. hiç bir fark yok yani. neden saçma mı bir kaç şekilde açıklayalım;

1-) şimdi kardeşim, bir iş adamı düşünün. adamda zaten bok gibi para var. gidiyor istediği özel hastanede parasıyla tedavisini oluyor. oda kesmezse gidiyor avrupaya, amerikaya tedavisini oluyor. sen bu adamdan büyük ihtimal asla faydalanmayacağı bir hizmetin primini alacaksın.

2-) tüik rakamlarına göre türkiye'de işsiz sayısı;2 milyon 398 bin kişi. bunları neye göre gelir testine sokacaksınız lan. ulan bir de demişler türkiye'de 1.7 milyon sigortasız varmış. ya tüik yalan söylüyor ya bu hükümet.

3-)işsizlerin hiç bir geliri yok iken, gelir testine tabi tutulmaları ise başlı başına saçmalık. hemde bu eşkiyalar, işsizlere; madem paran yok, gelirin yok bu harcamaları nasıl yaptın diye harcamaları takibe alacaklarmış. ulan işsiz adam sevgilisine hediye bir gül alsa bile korkacak yeminle.

4-)vatandaşların en iyi şekilde sağlık hizmeti alması; ''sosyal devlet ilkesinin bir gereğidir.'' anayasanın 56. maddesine; ''genel sağlık sigortası kurulabilir'' maddesini de koymuşlar. klasik minareyi çalan kılıfını hazırlar işte. ulan zaten soluduğumuz havaya kadar vergi alıyorsunuz daha ne istiyorsunuz.

5-) önüne gelene yeşil kartı ver araştırıp sormadan, yeşil kartı oy malzemesi yap, sonrada altına girdiğin bu sağlık yükünde ezil. sonra bunu halktan çıkar. tabi işin en kolay yolu bu ya. bir halk bu kadar her şeye tepkisiz olursa, sırtına semer vuran çok olur.

6-) sigortasızlığı adeta yasallaştırmış oldunuz. genel sağlık primini öde sigortan olmasa da olur. buda kimin işine gelir bilin bakalım. her zaman diyorum bu ak parti; halkın partisi değil. paranın, sermayenin, patronların partisi.

neyse siz boş verin. laik, şakirt, izmirli, fener, cimbom, ergenekon bilmem ne tartışın durun. sizi asıl ilgilendiren konularda sessiz kalmaya devam edin. bir gün istesek de o sesimiz çıkmayacak, çıkmasına izin vermeyecekler bunu bilin.

saygılarımla....

not= ha bu arada ben gelir testi yaptırmayacağım. öğrenci adamın ne geliri olur lan. gelin donumu alın.
Gaspedilen Sağlık Hakkı

http://www.youtube.com/watch?v=jFQDhbf801c&feature=g-all-f&context=G2c57368FAAAAAAAAAAA