bugün

--spoiler--
"Oysa Divan'da söz isteyim basının olmadığı abilerimizin olduğu bi bilgilendirme toplantısı düşünüyordum ancak..."
--spoiler--
--spoiler--
"Sayın Aysal'ın bi gazeteci ile yaptığı tv programı beni buna zorladı"
--spoiler--
bir zamanlar sinyor muydu acaba.
--spoiler--
Profosyonellik ve kurumsallık böyle olmamalıydı
--spoiler--
artık galatasaray ve taraftarını ağzına bile almaması gereken bir teknik direktör.
--spoiler--
Lütfen bir haklı-haksız arayışına girmeyin. 60 yaşındayım ve beni 40 yıldır tanıyorsunuz.
--spoiler--
--spoiler--
Galatasaraylılık galip gelmek için her şeyi yapmak, her yola başvurmak değildir.
--spoiler--
--spoiler--
Galatasaray Ali Sami Yen'dir, Galatasaray Metin Oktay'dır.
--spoiler--
zamanlaması yanlış olan bir basın toplantısı yapmış teknik direktör. galatasaray' da işler rayına otururken ve derbi yaklaşırken değil, ligin devre arasında bu toplantıyı yapmalıydı fatih hoca, galatasaray için, kendisini unutmayan galatasaray taraftarı için.
şimdi mantıksız, sevimsiz, düşman zihniyetli şımarık fenerlilerin işine gelmesi üzücü olur bu toplantının. olmamış.

edit: diliyoruz bu toplantı sonunda galatasaray rencide olmaz, fenerbahçeli fanatiklerin eline galatasaray' a çamur atmak için malzeme geçmez.

edit: fenerli fanatikler rahatsız...
helal olsun hocam.

gözlerimizin yaşı kurumadan tekrar buluşmak üzere hoşça kal.
basın toplantısında zaten bilinen şeyleri söyledi. takıma etkisi olacak şeyler de değil bunlar.

aynı anda da ünal aysal da tekrar tekrar fatih terim konusu açmayacaktır artık.

olup bitmiş olması güzel kısacası.

sorulan sorulardan hiç sormadıkları da olduğuna eminim. bilhassa şike temalılar.

mesela bülent tulun isminin de bu toplantıda hiç geçmemiş olması tuhaf.

onlara da girmek istememiş olabileceğini anlıyorum. nihayetinde konu artık kapansın diye yapılmış bir toplantıydı.

hakkımız da sonuna kadar helal olsun hocaya. adam gibi adamdır ve öyle kalacak.
--spoiler--
"Galatasaray'a tekrar döner miyim... Hayat."
--spoiler--

Herkes gider sen gelirsin imparator. Sahte Galatasaraylılara inat, kumpaslara inat, sen yine döneceksin hayırlısıyla baba!
bugün ki çok merak edilen basın toplantısında "galatasaray'a tekrar döner miyim... hayat." demiş imparator. bu sözü aldık bize yeter.
egoistmis. Millet kurban olsun senin gibi egoiste hocam. Onlar egoist görmemişler.
fenerbahçe taraftarı olmama rağmen galatasaray'a başkan olmasını istediğim tek adamdır fatih terim.
gerçi o makamı kolay kolay yedirmezler adama ama yakışır mı? kesinlikle yakışır.
bizim sende ne hakkımız olacak hoca, varsa da helal olsun.

gözyaşlarımız kurumadan buluşmak ümidiyle.

(bkz: hayat neden olmasın)
gene galatasaray'a dönerim diye açık kapı bırakan hoca. ben de adamakıllı atar yapacak sandım dünkü toplantıda. sen de yalansın imparatorri..
hakkımı ''helal et demeden'' helal ettiğim adam. canım, ciğerim.
bundan sonraki kariyerim beni ve ailemi ilgilendirir dedi yani net konuşmadığına göre, milli takımla devam edecek gibi.
kulüpten gönderilişini ihanet olarak algılamamak lazım. kolay değil ama olması gereken bu. iki farklı ekol, aynı hizmete talip olduğunda birinin oyun dışında kalması normal. ünal aysal, adnan öztürk, ali dürüst ve abdürrahim albayrak'ın hizmetlerini de askıya aldı. neden? kulüp kendine kalsın diye mi. adamın böyle bir şeye ihtiyacı yok bir kere. olay, başarıya giden yolda farklı yöntemleri olması. fatih terim de camianın en ağır toplarından ve egosu en yüksek olan ferdi ailenin. yaygara çıkması da normal. yalnız çoğu galatasaray taraftarının yaptığı gibi taraf seçip diğerine sallamak saçmalık. kulübün 1 numarası ünal aysal ve herifin yoğurdu yiyiş şekli bu. (ihanet değil, yanlış anlaşılmasın. uygun bulduğu profillerle çalışmak..)

eğer bu iki güç kapışıyor, galatasaray taraftarı da kutuplaşıyorsa galatasaray kulübu savaş alanı olmuş demektir. kimse bu durumda "aslolan galatasaray" demesin bence.

ben ünal aysal'ın fatih terim'le çalışmak istemeyip fırsat bulduğunda hocayla yolları ayırmasını anlayışla karşılıyorum çünkü adamın galatasaray'a hizmet etmek istediğini ve kendine özgü bir yönetim anlayışı olduğunu düşünüyorum.

fatih hoca, milli takıma giderken türk futbolu için bir umut olur düşüncesiyle desteklemiştim. federasyonun istifası konusunda terim kozu kullanılır diye düşünmüştüm ama öyle olmadı. bizim taraflar birlik olacağı yerde, ortadan ikiye bölündüler. böyle bir bölünmede fatih terim'in kafası kurum bağlamış, her fırsatta galatasaray'ın önüne takoz koyan federasyon safında olmasını aklım almıyor. kabullenemiyorum da. umarım milli takımda, yönetim değişmediği takdirde göreve devam etmek gibi bir gaflete düşmez.

keşke medeni şekilde konuşulup anlaşılsaydı ama fatih hoca'nın bugünkü tavrına bakınca, oturup konuşularak ayrılmanın mümkün olmayacağını, hoca'nın yaşattıkları başarılardan ötürü kendini haklı görüp durumu kabullenemeyeceği ve yine basın karşısına geçeceğini tahmin ediyorum.

hocam umarım daha fazla ilerletmezsin çünkü konuşmaların galatasaray'a zarar veriyor.
uyuz herif.
ünal aysal'la aralarında neler geçtiğini, ne yaşadıklarını tam olarak çözemediğim hocamız. iki taraf da farklı şeyler söylüyor. ben istiyorum ki ikisi de yalan söylemiyor olsun, ortada yanlış anlaşılmalar olmuş olsun. çünkü bir tarafta Terim, bir diğer tarafta vizyonuyla ve yaptıklarıyla kalitesini belli eden bir yönetici. ikisi arasında neler yaşandı bilemem ama ortada tek bir gerçek var ki o da hocanın yıldırım demirören'le kader ortaklığı yaptığı. bana dostunu söyle sana kim olduğunu söyleyeyim demişler... bunu hazmedemiyorum hiçbir şekilde de mantıklı bir açıklama getiremiyorum, ki hoca da getirmemiş zaten basın açıklamasında. demek ki bizim gözümüzde şikecilerin ağa babası olan demirören hocanın gözünde o kadar da kötü biri değil. ne diyim yolu açık olsun hocanın. ama bu taraftar güzel hiçbir şeyi unutmadığı gibi bunu da unutmaz. maalesef.
adam yerine koymayıp sana ihtiyaç olduğu gün geri teklifini çevirdiği adnan polat a muhtaç olmuş adamdır.

o gün de metin oktay , ali samiyen vardı. o gün zor günlerde sen kıçını dönünce koca kulüp romen hagi nin kuçağına düştü.
kırgınım bu adama sözlük. bir anda dış etkenler yüzünden babasının terk ettiği çocuğun, babasına olan kırgınlığı nasılsa işte öyle kırgınım. galip geldiğimiz maçların ardından ''o da izlemiştir sevinmiştir galibiyetimize lan'' diyerek izliyorum maçları. kaybedilen maçtan sonra kızgın olduğumuz futbolcuların azına sıçacak bir adam yok diye kırgınım. bildiğin sinirlenmiyordum lan önemli bir maç kaybedildiğinde ''nasılsa fatih hoca var o halleder, çünkü o sahada ki biziz'' diye iç geçiriyordum anasını satayım.

onsuz gelecek 4.yıldız çok garip olacak biliyorum. ama şunu da çok net biliyorum, hissediyorum, o kodumunun şampiyonlar ligi kupasını onun başında olduğu galatasaray getirecek bu ülkeye.

http://www.vamosgalatasaray.net/
Bayramda Türkbükü Cami çıkışı karşılaştığım, fotoğraf çektirmek istemeyen, sevdiğim adam, babam gibi diyebiliriz.
güncel Önemli Başlıklar