fakirin sağa zenginin sola oy verdiği ülke

şaşırtmayacak cevap, tabii ki türkiye.
tezatlıkların ülkesinden başka yerde böyle bir olay yaşanmazdı zaten. ulan sol sağ ne demek biliyor musunuz ki fanatiklik derecesinde ölümüne savunuyorsunuz.

zengin kardeşim, senden solcu olmaz, zenginsin bir kere senin rahat yaşaman devletçilik oynamaman lazım. devlet humanist olmaz kendini düşünür, e haliyle sende değersiz olursun. bir kere senin bu işlerle alakan ne? geç otur para ye, ne diye devlet devlet diye sızlanırsınki?

fakir kardeşim, peki ya sen? ne diye sağcı olursun. sana sağcılıktan ekmek çıkmaz. sana baksa baksa devlet bakar. git ver sola devlet ne kadar büyürse sende o kadar büyürsün adalet yerini bulsun.

malesef sol partilerin eseridir. sol halka tepeden bakan , itici bir üslupla konuşan , burjuvazi özentisi bir görünüm içindedir.

akabinde aynı ülkede sağ, sol, zengin toplanıp fakire biner.

malesef dinin etkisi büyüktür.

cemaat zihniyeti.

zenginin daha da zengin olmak istediği , fakir in de daha fazla fakir olmak istemediği ülke olabilir.

türkiye olmadığı kesindir. zira türkiye'de sol yoktur.

türkiye'de sol partilerin fakir ve dini inançlarla taşak geçmesinden kaynaklanmaktadır.

(bkz: önder sav ın hazreti muhammed e alaycı yaklaşımı)

oyları sağa sola dağıttımızın göstergesidir.
ortayol partisinin kurulma vakti geldi.
yaşasın oyp.

burada "zengin"den kasıt nediR? bir arabasi bir evi olan avukat mı zengin? doktor mu? mühendis mi?
fabrikaları, plazaları, holdigleri, okulları hastaneleri olan para babalarının yanında bunları "zengin" mi sayıyoruz?

türkiye'de bugün sadece burjuvaziyi temsil eden üç işveren örgütünün, yani tüsiadın, müsiadın ve tuskonun üyelerinin katılacağı bir seçim yapılsın. ve sonra verilen oyları bir toplayıp değerlendirin bakalım.
akp yüzde 50'den daha fazla oy almazsa ben de birşey bilmiyorum.
akp bugün büyük sermayenin tüm ihtiyaçlarını (işçi düşmanı politikalar, taşeronlaşma, özelleştirmeler, şirketler için doğanın tahribi) karşılayabilecek tek parti hala.

evet, toplumda insanların sınıfsal konumlarıyla siyasal tercihleri arasındaki pozitif ilişki kopmuş durumda. ama burada toplumun giderek dinselleşip "kullaşarak", hakkını aramayı bir "günah" gibi algılamasını sağlayan gerici dönüşümü ve bu gerici dönüşümü de sistemli bir biçimde destekleyen büyük sermayeyi es geçemeyiz.
solcular gericilikle piyasacılığın birbirine muhtaç iki güç olduğunu hiç gözden çıkarmadılar. bu yüzden mücadelelerinin odağında hep bunlar oldu, olmaya da devam edecek.

http://finanshaber.mynet....siz-calisma-geliyor/82319

haberde görüldüğü üzere; sonuç.

Dogru tespittir. Zenginin ekmek derdi yoktur, icme derdi vardir. Fakirde uc kurus maas zammina, verilecek ciftci destegine, yola, suya ihtiyaci vardir.

chp'nin ilk kuruluş döneminde hemen tüm meclisin atatürk ve lider silah arkadaşlarından oluşup, meclisteki dinci - komünist olan kişilerin ise bu grupların liderlerinden seçilmesinden kaynaklanan ayrımdır. chp o dönemde elitist bir yapı izlemiştir. daha sonra çok partili hayata geçişten sonra halk adnan menderesi denemek istemiştir. ama elit kesimin tercihi yine chp olmuştur. ahan da fark burdan çıkıyor evlat .

öyle ülke diye biten başlıklar açıp tespit sıçtığınızı sanmayın.

evet seçim olsa tüsiad sandığında yüzde doksan chp çıkar ama chp sol bir parti değildir, chp sol bir halüsinasyondur. doktor veya mühendis vs orta sınıfı oluştururlar ama küçük şehirlerdeki haksız kazanç sirkülesi doktor, avukat ve mühendisleri üst sınıf yapmakta zenginlik kaynakları bellidir, ceza davaları, bıçak parası, ihaleye fesat karıştırma bunlar üst sınıfa çıkmak için merdivenlerdir.

insanların atatürk ve cumhuriyet problemi yok iken, ekmek davası hakkında yapılmayan tatava olmayan sorunlar üzerine yapıldığında ekmeğindeki adam sağa oy verir, normaldir.

sağ sağ gibi davranıyor ama sol sol gibi değil..

(bkz: halk plaja hücum etti vatandaş denize giremiyor)

o zaman çok fakir bir ülkeyiz biz.
(bkz: düz mantık)
(bkz: mantık düz)
(bkz: dümdüz)
(bkz: dimdik)

mantık mı ?

ülkemize has ilginç bir tezattır.

tabi bu tezata yol açan, bizzat sol olduğunu iddia eden partilerdir.

henüz ülkemizde sol partilerin, emekçilerin ve ezilen halk kitlelerinin haklarını savunduğu, görülmemiştir.

adamların solculuktan anladığı, marjinal örgütlerin haklarını savunmak. halka hiç bir faydası olmayan saçma sapan, özgürlükleri savunmak. dindar insanları küçümsemek, halkı cahil ilan edip kendilerini kaf dağında görmek.

hal böyleyken fakir halk neden sola oy versin. sanki sağ partiler halkı kayırıyor mu diyebilirsiniz lakin en azından sağ partiler, halkın geleneğine ters düşecek işler yapmıyorlar.

zenginler neden sağa değil de, sola oy veriyor sorusuna gelince, dediğim gibi ülkemizde gerçek anlamda sol olmadığı için.

zenginin derdi yeyip, içip düzüşmek. zaten bizim lümpen solcuların da, hayat felsefesi bu değil mi?. yani her şart altında tencere yuvarlanıp kapağını buluyor efenim.

benim ülkem. ve bu ülkenin vatandaşları ezene yardım eder. daha da ezilir.