bugün

film yasağı ve kitap yasağından sonra son moda ne de olsa sanal yasaklar.

(bkz: alıp başını gitmek)
facebook u abazalık için kullananların büyük üzüntü duyacağı durum.
aklımıza gelen başımıza gelmiş ve sonunda * facebook yasaklanmıştır.

(bkz: aklına gelenin başına gelmesi)
ibneliktir, ultrasurf ile asilmaktadir.
Şirkette giriliyorsa ktunnel'in engelli olması nedeniyle evde flash belleğe ultrasurf atılıp facebook'a girilir.
habertürkte ki habere göre iki salağın facede kavga edip sonra düello yapıp birbirleirini bıçaklamaları sonucu olan hadise.
(bkz: ağzından yel alsın)
yahudi sahibini daha az para kazandırmaya iten uygulama.
bir çok kişisin sosyal hayatı sekteye uğrayacaktır.
böyle giderse fazla uzak olmayan durum.

(bkz: google a erisimin engellenmesi)
tamamiyle anlamsız bir olay olmakla birlikte, devletin baba rolünü üslendiği ve vatandaşına çocuk muamelesi yapıp nereye girebileceği nereye giremeyeceğine karıştığı toplumlarda gayet normal olan bir olaydır.
(bkz: eskiden facebook mu vardı)
iddia ediyorum facebook'un kapanmasını lanetleyen 1 milyon kişi bulurum*
aklıma youtube geldi.

hala kapalıydı demi o? ama herkes giriyor(başbakanımız da dahil). bu memlekette yasak işler mi yav, yasakların en çok delindiği ülkeyiz biz, facebook yasaklans ne olacak bir facetunnel sitesi kurulur, DNS ayarlarıyla oynanır yine de gireriz.
onlar engellediklerini sansınlar türkiye de engellenen şeylere ilgi daha çok olduğundan bir şekilde facebook a giriş yolu bulunur.
aslında böyle bir karar çıkmıştı. ancak facebook tamamen üyelik gerektiren bir site olduğu için tib facebook'a erişimi kapatmamıştı.
(bkz: welcome to turkey)
yakında gerçekleşeceği artık apaçık belli olan engelleme olayıdır. az önce demiryolları ile internete bakan bakan açıklamıştır ki sosyal paylaşım siteleri önce haklarını mahkemede aramalıdır.

bakan bakanı eleştirmekten evvel zihniyetin bir fotoğrafının çekilmesi gerekmekte. sınırlarınız dışından bir yerden bir site yayına başlıyor, belli bir yatırımı ulaştığı kitlesi şusu busu var. ardından bu site öyle bir ilgi yaratıyor ki uluslararası bir nitelik kazanıyor ve hemen her dilde yayın yapmaya başlıyor. sizin ülkenizdeki internet kullanıcılarının büyük bir bölümü de bu yayının müdavimi haline geliyor. doğal olarak bu kadar kapsamlı bir yayının bazı içerikleri sizin kendi ülkenizdeki kanunlar yönünden sıkıntı yaratıyor ve ilgilisi bir şekilde bu içeriğin çıkarılması amacıyla yargı yoluna gidiyor. yargınız en hafif tabiri ile teknolojiye şaşı baktığından olsa gerek cart diye içeriğin bulunduğu uzantı yerine koca bir yayının erişiminin engellenmesine karar veriyor. bu komedi ayrı bir konu...

öte yandan bu uluslararası ilgi gören siteye karşı kendi ülkenizin kanunlarını uygulayarak kendi ülkenizde dava açıyorsunuz, diyelim ki tibet'ten yayınlanan bir siteyi çemizgezek mahkemesinin kararı ile engelleme kararı çıkarıyorsunuz. sonrasında da tibet'teki adamı, ne eline herhangi bir tebligat gönderdiğiniz ne de sizin varlığınızı bilen adama gel hakkını savun diye höykürüyorsunuz. bu da başka bir komedi...

bir diğer yönüyle de vergi sorunu var. dünya üzerinde milyarlarca internet sitesi var ve bu siteler demiryolları gibi kendi ülkenizin kendi topraklarını kullanarak bir şekilde kamulaştıtılan arazilere demiryolları döşüyor değiller. yani ihlal ettikleri ne bir hakimiyet alanınız, ne toprağınız ne de havanız var. ülkenizdeki herkes ama herkes de şayet az buçuk arama yapmayı bilecek kapasitedeyse, az buçuk yabancı dil biliyorsa ya da en azından ilgi duyuyorsa ağrı dağı'nda bağdaş kurup vınn'ını jet'ini laptopuna takıp kuzey kutbu'ndaki bir bilimadamının gündelik soğuk ve yalnız yaşamını aktardığı blogunu takip edebilir.
ve siz diyorsunuz ki senin içeriğin benim ülkemin yasalarına uymuyor ya da sen kutupta da olsan benim aziz vatandaşımın, garip gurabamın sayesinde sitene reklam alıyorsun, kuzey kutbu'nda kaldığın kulübeden neyim çıkıp ülkemde bir temsilcilik açmıyorsun ve dahası bana vergi ödemiyorsun.

internetin "i"si globalliktir, "n"si ise özgürlüktür. eblehliğin ve dünyayı kendimize güldürmenin manası yok. uluslararası alanda dile getirmediğiniz, öncü olup girişimde bulunup o alanda bir uluslararası müeyyide olarak uygulanmasını sağlamadığınız ve kendi çöplüğünüzün horozu kesilip asıp kestiğiniz herşey ama herşey yeni bir eblehliktir, ne milletin ne de devletin hakkını ve çıkarını savunmak değil.

çocuk istismarı yönünde uluslararası alanda bir mutabakat var örneğin. uluslararası anlamda bu bir suç olarak tanımlanıyor ve gereği yapılıyor. vergi anlamında ve yerel kapsamda suç teşkil eden mahiyetteki içerikler için de aynı yol izlenmeli. uluslararası bir asgari sınır konmadıkça -ki sansür ya da denetim organı demiyorum, düzenleyiciliktir kastım- yerel ve ucuz siyaset gütmek anlamsızdır, yasakçılıktır ve teknoloji konusundaki vizyonunuzu son derece açıkça ortaya koyan bir eblehliktir.

bu alanda rekabet ettiğimiz örnek bir çin, bir iran olmamalı. aldığınız örnek zihniyetinizin de bir anlamda tezahürü olmakta çünkü.
sıkıntı yok ki bu nesil kırılmaz denilen ps3'ü bir şekilde
alt etmiştir. gereği yapılır *
ileride 2009-2010 yıllarının internette sansür yılları olarak hatırlanmasına sebep olacak bir başka engellemedir.
sadece diyanet işleri bakanlığı sitesine erişimin serbest olacağı günlerin yaklaştığı durumdur.
facebookun asosyalleştirdiği iddiasını kabul ettirecek hadisedir.'şimdi ne yapacağız?' sorusu akıllara gelecek. gelmezse ben de mark zuckerberg değilim!
irandaki vatandaşların gerçekleştirdiği hadisedir. ayrıca facebookun blok yediği bir çok ülkede bu durum hayal değil gerçektir.
Yarrak yarrak konuşmayın, Ben giriyorum milleti gaza vermeyin.
engelleme midir bilmiyorum ama zenmate ile romanya gibi internet fakiri bir ülke üzerinden bile bağlanınca daha rahat açılıyor. zenmate'i kapatınca ütü masasından bağlanıyormuş gibi oluyor.
güncel Önemli Başlıklar