bugün

akşam olup eve gelince ilk işi, bilemedin 4. işi (tuvalete falan girince sayı artıyor) hemen bilgisayarını açan yorgun güruhun kafa dağıtmak için yaptığıdır.

internet uygulamalarının zaten çoğu minimum beyin aktivitesine yönelik, daha çok sosyalleşmeye ve insanların iletişimine elverişli olunca ister istemez tanıdığınız veya tanımadığınız birileriyle, dolaylı ya da doğrudan koltuğunuzdan kahveniz eşliğiyle iletişim kurabiliyorsunuz ki bu kafa dağıtmak için yapılan en iyi yöntem.

zaten kafa olarak yorgun olunca bir bilgi öğrenme çabası ekstra dikkat, efor istiyor.
ne gerek var diyosun. bütün gün nöronlarım elektrik üretmiş, trafo olmuş, koy götüne diyip geyiğe vuruluyor haliyle. en kolay örneği de facebook oldu hayatımızda; sıfır zihin akvititesi var orada. ha bi de sözlük var işte, habire geyik, ne güzel işte...

sümüklü böceğin sümüğünü silmek falan gibi hastası olduğum başlıklarda var hem hehe.*
21. yüzyılda artık vazgeçilmezdir.
el alışkanlığıdır. eskiden televizyon açılırmış şimdi bilisayar açılıyor. benim gibi radyasyon bağımlısı olduğuna inanan insanlar için ise zorunluluk.
lisede bilinçaltıma yerleşmiş bir eylemdi. kayıtsız ve şartsız her okuldan geldiğimde bir yandan okul üniformamı çıkarırken diğer yandan da bilgisayarı açardım.
hastaliktir.

bende dahil cevremdeki herkesin yaptigi anlasilmaz eylemdir.
ardından uludağ sözlüğe girmektir.
(bkz: fix)
klasik liseli işidir.
sadece liselilere özgü olmayan iştir. kendimden biliyorum.
nasıl olsa yapılacak bir eylemin zaman kaybetmeden yapılması durumudur. birbirimizi kandırmayalım...
sabah akşam sözlüğe yazan asosyallerin eleştirdiği hareket.
onsuz geçen saatlerin hasretine dayanamayıp, bir an önce kavuşmayı isteyen 21.yy insanının yaptığı davranıştır. genellikle bilgisayarı gelir gelmez açmasını gerektirecek bir durum yoktur. tek neden internet bağımlılığıdır.

eve ulaşılır, hızla kapı engeli aşılır, ayakkabılar bir hışımla çıkarılır, koşarak bilgisayar açılır, face-msn-twitter-uludağ sözlük vb sayfalar hızla açılıp kapatıldıktan sonra huzura kavuşulur...
Cogu yazarın sorunsalı. Yemek yemeden, aranması gereken kişiyi aramadan, selam vermeden, dinlenmeden yapılan obsesifliktir. Hayatını sanal ortama adapte etmis ot bünyenin aktivitesidir.
internet bağımlılığıdır.
uludağ sözlüğe girip karma değerim arttı mı, hangi entrylerım iyi oylanmış ya da hangisi kötü oylanmış diye kontrol etme durumudur. aynı durum facebook ve twitter içinde geçerlidir. sosyal medyanın bağımlısı olmuşuz olum hepimiz.
uyuyana kadar da kapatamamakla sonuçlanan benim de muzdarip olduğum hastalık. ne bir hobi bırakır ne bir sıcak aile ortamı. bağımlılıktır en ibne en puşt bağımlılık çeşididir. adamın hayatına koyar, ama anlamazsın.
gerçek dostunla bir yerde buluşmak gibidir.

şaka maka bilgisayar artık bir insanın en büyük yardımcısı oldu.
belki 4-5 ay olmuştu bilgisayarı açmayalı, kendimi garip hissettim lan, bütün dosyalarım resimlerim hepsi burada ufacık bir yer de o kadar hayat parçacığı var ki.