bugün

eğer hala seviyorsanız o'nu görmeseniz bile unutamazsınız.
bir çift göz çakılı kalır beyninizde. ve siz çaresiz unutmayı beklersiniz o yüzü.böyle bir program olsa, beyni resetlesek o dosya silinse hafızadan. belki o zaman problem de kalmaz, başka gözlerde sürgüne gider kalp...
her yerde görülebilir.
bulutta, duvardaki sıvada, karıncaları gösteren tv'de, şaş bak şaşırda...
rüyada sürekli görüleni de mevcuttur.
karlı bir günde buğulu bir camın ardındaki aynadan kendini izlemek gibidir.görüntü bir türlü netleşmez.ağzını görsen burnunu seçemezsin, saçına baksan gözlerine erişemezsin.tabi bilirsin camın buğusunu dışardan silemezsin.ta ki rüyandaki yüzle yüzleşene dek...
sesi hatırlanmaya çalışır, suratı bazen silik silik gelir aklına. unutucak kadar geçmemişse üstünden daha ve hatırlanmak isteniyorsa o yüz herşey daha zordur aslında..
Gidişini hikayeleştirdim. hikayeleştiriyorum.
Bir Ölüsün aslında, fakat, "Ölümsüzleşiyorsun" sayemde.
eski sevgilinin yüzü, yeni sevgilinin beşyüzünden daha iyidir.
ozlenen yuzdur.
tanidiktir.
hala eskisi gibidir.
beynin hangi kuytu köşesinde kalmış olursa olsun, şayet kayda değer şeyler yaşandıysa, unutulmayacak olandır.
(bkz: bu kaçıncı eski sevgili başlığı) kardeşim adı üstünde ''eski'' yav. neden eski bisiklet ya da ne biliyim eski bilgisayar gibi başlıklar yok da eski sevgilinin şuyu buyu huyu suyu bilmem neyi? yaşanmış bitmiş gitmiş bunu bu kadar irdelemenin anlamı yok. yapmayın etmeyin yav. bırakın artık.
"yağmurdan sonra
toprak kokusu yüzün.
dokunsam da özlesem de
aynı hüzün."