bugün

-Merhaba, hala beni özlüyorsunuz dimi?
şu an yeni sevgilimle sevişiyoruz. oysa sizle öpüşmek için aylarca beklemiştim, ama amasaalgals
boşaldım.
neyse, hala özleyin beni götüm kalksın.
bye
farklı anlamlar yüklemeye gerek yoktur, adı gibi onunla yaşadıklarınız da eskidir. malum eskiye pek takılmayıp yenilere açık olmak gerek.
uzak dursun.
gözlerine bakarken başınızın döndüğü, gittiğinde ağlamaktan görme yetinizi yitirmenin ucundan döndüğünüz, gülüşü ile bşaınıza gelen en kötü şeyi unuttuğunuz, sarıldığında yaşam alanınızı değiştirme istemediğiniz lakin bir müddet sonra sizin veya karşı tarafın veya da günümüzde çok yaygın olan sebepsiz bitişin yaşanmasından sonra ara sıra hatırlayıp hüzünlenilen, bazen tek kadeh kaldırılan ama gelip dudağınıza yapışıp "beni bırakma." demesi dahi içinizde gram bir şey kıpırdatmayacak olan kişi, birey, duygu beslenilen varlık, fikir.
bu derece takıntı hatta saplantı haline gelmesinin sebebi insanın inanma ve hissetme ihtiyacıdır.

ayrılık da sevdaya dahilken anlarsın birini gerçekten tanımanın; onun yanında olmakla, uzağında olmakla, mesafelerle, ayrılığın üstünden geçen onca zamanla bile alakalı olmadığını. öyle ya, onca zaman tanıyamamışım dediğin insan bi yanda dururken, yeni birini tanımaya çalışmak da neyin nesi. ne münasebet. ne cesaret. birini sevmek, ona bir şeyler hissedebilmek o kadar zor ki zaten, denemenin ne anlamı var. hazırda var işte bitane. bitmiş gitmiş olsa da var. şarkılar dinle, öl, bit, kahrol ama hisset. o acı çünkü sana hala yaşadığını, ölmediğini hissettiren.

ölemiyorum diye kahretsen de, dibine kadar yaşıyorsun aslında o'nun sayesinde. makamdan makama varıyorsun. normalken, sıradanken yaşayamayacağın tüm duyguları tadıyorsun; nefret, ihtiras, özlem, hasret, tutku, af. hepsini tüm şiddetiyle, en yakıcı haliyle. yanmaktan korkmaz hale geliyorsun ama o'nun için yanacaksın başkası için değil; ihanet etmeyeceksin o sevgiye, o'nun yaptığı gibi. sadakat senin büyüklüğün olacak. ama içinde kötülük de büyüyecek, yeri gelecek canını yakmak, intikam almak isteyeceksin. istesen yapabilecek durumda olacaksın bunu hatta. kıyamayacaksın yine sonra. tüm hesabından vazgeçip yaradana sığınacaksın. iyi olması için dualar edeceksin yine. sonra ara ara yanına kalmasın yine de diyeceksin dayanamadığın an. duaların ister istemez beddualara karışacak. kendi insanlığını ölçeceksin yani onunla.

kadınlığını/erkekliğini sınayan en sağlam sınavın olacak senin. eski sevgili. iki kelime. seni seviyorum. iki kelime. iki kelimeyi yanyana getirmek zor gelecek sonraki hayatında. içinden iki çift laf etmek gelmeyecek kimseyle. edecek olsan, yolunu bulamayacaksın.
an gelecek, sen inatla vazgeçmedikçe, inatla demedikçe sikerim böyle aşkın ızdırabını diye, inatla sabrettikçe, o'na inat, o'na rağmen devam ettikçe o'nu sevmeye, bi bakmışsın yanarak arınmışsın. belki de günahlarını yıkamış olacak o yangın.

ve sen onu içinde yaşatmaya çalıştıkça, aslında o'nu öldürmüş olacaksın. sen de maktül olmaktan azad olacaksın o andan sonra. suça iştirak.
ama senin hafifletici sebeplerin olacak. nefsi müdafa seninki. öldürmekten başka çaren yoktu senin. o'nun vardı.
bunu anladığın an, düştüğün boşluğun adı; hissizlik kuyusu.

şarkılar anlamsız gelecek, şiirler... mekanlar, hatıralar... hatırlamak canını yakmayacak artık. oturup bi de buna üzüleceksin. "unutmak da mı acı verecekti tanrım" diye boğulacaksın bi süre de. yakıştıramayacaksın kendine. ben de mi ayak uydurdum, ben de bu kadar mıydım diye sıyıracaksın kafayı. istesen de ağlayamayacaksın artık. o'nu yaşatmaya çalışırken kendini de öldürmüş olduğunu anlayacaksın o an. ne duygu kalmış, ne merhamet, ne sevebilme gücü, isteği. o'nu bile. hele inanç. sıfırlanmış olacak.

velhasıl, ben ettim sen etme, seni eski sevgili diye adlandıran, seni bu çarpık ilişkiler düzeninde bu sıfata layık gören insan için, ruhunu öldürmeye değmez. saflığının katili olma.
şarhoş olduğun gecenin ertesi sabahı kadar kötüdür eski sevgili. ya başını ağrıtır ya da mideni bulandırır.
eskimeyen sevgili.
gece vakti akla geldiğinde alkol etkisi yaratan.
siz burada entry girerken neler oldu?
1-eski sevgilinizi çitilediler.
2-eski sevgilinizi ufaladılar.
3-tamam tamam uyudular şimdi.
unutulmasi gerekendir.
görüldüğünde tüyleri ürperten kişidir.
değişik duygular yaşatır.
arkadas olarak kalinmissa ne mutludur ama zamaninda evlilik hayalleri kurdugun kizin sana facebooktan dugun davetiyesi gondermesi garip hissettirir.
Eski sevgilileriniz şu an başkalarının yanında. Birazdan eve geçerler. Son biradalar.
Eski sevgiliniz şu an duvara yapışmış olabilir.
"hepinizin eski sevgilisine çakayım artık yazmayın şu başlığa abuk subuk saatlerde" dedirten eski sevgili muhabbetidir.
her ne olursa olsun en saygı duyulan insan olması gerekir. geçmişin hatırı vardır.
eski sevgili hep akıldaolandır unutulmayandır.
eski genelde hükümsüz olanı ifade eder fakat kimi zaman yeniye bakıldığında hükmünü korumakta olduğu da anlaşılır.
gün geçtikçe eskimiyorsa, hatıralar azalmıyor acılar dibe çökmüyorsa, eskimeyen sevgilidir, tehlikelidir.
Asla yeni arkadaş olmayacaktır. Kimse kendisini kandırmasın.
bir yeni sevgili degildir.
potansiyel sapıktır.

(bkz: telefon sapığı)
en az iki eski sevgiliden konuşulacaksa bundan sonra komple hepsinden 'eses' olarak bahsedebilmek. *
kaç tane eski sevgiliniz olursa olsun akla sadece 1 tanesi gelir. biri bana eski sevgilimle ilgili bir şey sorduğunda mesela aklıma gelen hep aynı yüz. hep onunla ilgili anılar... bir de nedense hep ona benzeyen insanlar çıkıyor karşıma. moskova'da bile adanalı kızın tıpkısının aynısı mı görülür lan. kaç tanesiniz amk?
3 gündür öğrendim unutmayı sayesinde. çünkü aşıkken kör oluyorsun. bence eski sevgililerinize şunu söyleyin öyle şeyler yaşatsınlar ki dakikada bitirin.