bugün

en yakın arkadaşın tahammül sınırlarını, çok affedersiniz, sikertmesi ile meydana gelen hadisedir. mesele ne olursa olsun, en yakın arkadaştan beklentiniz bir an önce ve net olarak sizi anlayabilmesidir. elbette anlamayabilir fakat anlamadığı halde bir de sizin söylediğinizi götünden anlıyorsa ve meselede sizin haksız/hatalı olduğunuzda ısrar ediyorsa çoğu kez kaçınılmaz oluyor kavga etmek. konuşarak çözüm üretilmediği anlar vardır sebastian, işte o zaman sadece yumruklar konuşur, küfürler savrulur, ilk kimden kan akarsa o, kavgayı kaybeder..
(bkz: bak yürü git kavga etmek istemiyorum)
hayat beni neden yoruyosun diye geldi mesaj
alakasız bir serdar ortaç şarkısının isyan dolu cümlesi.
ben sevgilimle oturmuş neden bu hale geldiğimizi ona anlatırken o küçücük masada. o benim ellerimi tutarken, düzeltebilirsiniz inanıyorum buna siz kardeşten de yakınsınız derken sen hiçbir şey olmamış gibi böyle bi mesaj atıyosun. anlamsız tripler yapan, kızması en son gereken yerde kızan, kızması gerektiğinde ise hiçbir şey yapmayan sen. iki yıl gibi kısa bir sürede '' kardeşim '' olan sen.
hayatta hiçbir zaman hata yaptığını kabul edemeyeceksin biliyorum. şımarık değilsin diyodum sana, belki de arkadaş olabilmemizin koşuluydu bu. bilirsin sevmezdim hiç, katlanamazdım şımarık insanlara. ama bakıyorum da gerçekten şımarıksın
bi oyuncağı beğenmeyip atıp hemen diğerini alan çocuklar gibisin.
bakıyosun ki kavga ediyoruz, ben bakıyorum işler değişmiş. o '' kardeş '' ben değilmişim, görüyorum.
hayatımda olanları hep anlamış gibi göründün. bakıyorum ki bir defa bile anlamamışsın.
canımın ne kadar sıkkın olduğunu söylüyorum, durumu her ayrıntısıyla anlatıyorum
aptal bir düzelicek mesajı, sağol pollyanna!
bana bir kere daha insanlara güvenmemem gerektiğini öğrettiğin için sağol

tanım : sevgiliden ayrılmak kadar can yakan durumdur. hayata bakışınızı gözden geçirmenizi sağlar.
(bkz: son sigara yüzünden en yakın arkadaşla kavga etmek)
yine de allah belanı versin diyememektir.
icten ice üzülmektir. cocukluk arkadasiniz ise durum daha bir vahimdir. 2 hafta oldu gercegi belki barisiriz.
bu sizin 11 yıllık arkadaşınızsa ve çok da boktan bir nedenden dolayı kavga etmişseniz insana gerçekten koyuyor. demek ki en yakınım değilmiş diyorum sürekli ama öyle demekle de olmuyor. her gün de bu insanla yüz yüze bakıyorsanız iş daha da zorlaşıyor.
Tanım: gerçekleşebilecek hadisedir, lakin insanın içinde bir boşluk olur, zordur.

1 saat öncesine kadar başıma gelmiş olaydır, ilk okulda beraberdik, orta okulda ve lisede yan yana büyüyüp her şeyi birlikte yaptık şimdi üniversitedeyiz Okullarımız yan yana gene ayrılmadık yani, her şeyi beraber yaptık yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmedi öz kardeşimden bile öteydi benim için...

ancak bana kazık atan biriyle arkadaşlığını kesmesini istedim kabul etmedi ben hiç kimseye başkası için küsmem dedi,

bende madem öyle tamam dedim mesaj falan atma bana dedim, ya o çocukla konuşmazsın yada sen ölüm döşeğine düşene kadar konuşmayız dedim tabi saçmalama falan dedi ama laz inadı işte şimdi küstük konuşmuyoruz.

"Sevelim sevilelim bu dünya kimseye kalmaz" Derken Yunus emre ne güzel demiş ama uygulamaya gelince gurur kibir hep engel...
Şu an içinde yaşadığım durumdur.
Arkadaşın yanında hiçbir etki yapmamış gibi ego yapılır ama eve gidince olan olur içinizdeki sıkıntı kolay kolay geçmez hatta yaptığınız işlerin çoğundada başarısız olunur. Egonuzu kırın ve altdan alın derim .
1 saat sonra barışmak demektir.
Kızsanız çabucak barışırsınız
erkekseniz o is biraz daha zordur
kişilik meselesi .
bugun basıma gelendir. su saate kadar gozum cıkcak gibi agladım her yerim agrıyor be. sebep de kıskanclık. olmaz olsa şu huyum.
kızlar arasında daha çok yaşanandır bunun verdiği rahatlıkla tartışma sonrası barışma sayısı da artıyor gözlemlediğim kadarıyla.

yani eğer kızlar arasındaysa saman alevi gibi yanıp söner.

erkekler arasında çok sık olmayandır ama olursa da kolay sönmez.
arkadaş arkadaşı kıskanır mı amk. arkadaşına söyle arkadaşını iyi seçsin.
Kızlar arasında saman alevi falan gibi değildir. Barışsa bile başkalarına karşı arkandan konuşmaya devam eder. Erkek ya tam barışır ya da selamı sabahı keser. Bu kadar basit. Kızlar gibi karaktersiz olmayan erkekleri diyorum.
6 yıldır konuşmuyorum. bi eksikliğini hissetmedim.
Bisey olmuyo. Unutuluyo. Zaten en iyi arkadaslik falan da traş. Hepsi göt ayaa başka bisey degil.
iki inat dallama eğer yakın arkadaş olmuşsa ve kavga etmişlerse tekrar konuşmaları 10 seneyi bulabiliyor. (kendimden bilirim)
içe şöyle en toramanından bir öküz oturur. Olayı kafanda evirir çevirirsin ay hiç gerek yoktu falan olursun. insanız işte güzel şeyler aslen.
çok yaşadım ve yaşıyorum bunu. sonrasında saatlerce tartıştığım da oldu. beni kaybetmek istemiyorsa ve samimiyetine inandıysam, her zaman yapıcı olmuşumdur. kurtardığım kadar kaybettiğim de tabi oldu. ama bunlar tek kalemde olmadı. karakter için çabuk affederim. ama biriktiğinde ve içimdeki ışık o kişiye söndüğünde istesem de affedemem. eskiye geri dönemem. dönersem şerefsizim *
Kavga etmeyip sabreden tarafım. iyi mi yapıyorum kötü mü bilmiyorum. On iki yıllık dostum, her şeyim... Sadece çok üzülüyorum. O bunun farkında bile değil. Farkına dahi varamıyorsa hala en yakınım mı diye sormama sebep oluyor bilmiyorum. Aklım çok karışık.
insanı bir anlık belki bir ömürlük boşluğa düşüren hadisedir. sıradan birisiyle aranızda bir olay geçtiğinde gidip en yakın arkadaşa anlatmak çok zevkli bir şeydir fakat yakın arkadaşla kavga ettikten sonra o sıradan insanla aranda ne geçerse geçsin ne zevk alırsını ne tat. onlar sıradan pil, bu duracell.
Iki seçenek var. Birincisi kavgadan sonra sendeki yerini anlayıp pişman olabilirsin. Ikincisi yokluğunun hiçbir anlam ifade etmediğini fark edersin. Önemli olan bu ayrımı yapıp kararı verebilmek...