bugün

egemenlik kayıtsız şartsız milletindir sözünün ardından 30 yıla yakın bir süre ülkeyi tek parti olarak yönetmektir.

sözlerle icraatlerin çeliştiğini gösterir.
(bkz: tek partili dönem)
"bizim" usül egemenlik tanımıdır. aynı zamanda demokrasiden dem vurulup seçime girecek(tek parti lan neyin seçimiyse) isimleri de tek adam belirler bizim usül egemenlikte.
(bkz: geçiş dönemi)

ulan osmanlı kurulduktan sonra 1876 yılına kadar tek adam (padişah) tarafından yönetilmiş, sonra güç bela meşruti monarşi'ye geçmiş. 1923'te cumhuriyet kurulur kurulmaz, o şartlar altında çok partili sistem nasıl yapılabilirdi.
askeriyeye dolayısı ile millete ait kamu arsalarını toki dümeniyle lavanta ve avanta kokuları ile birilerine rezidans için peşkeş çeken parti olmaktan kanımca daha iyidir.
halk oylamasından korktukları için tüm muhalifleri bertaraf etmiş zihniyetin ürünüdür.
yıllar yılı mecliste çok partili döneme geçiş denemelerinin başarısızlıkla sonuçlandığını bilmeyen hardcore sağcı insanların, "chp ye skseler oy vermem arkadaş" ana fikrinden yola çıkarak ortaya koyacağı önerme.

biraz haklı, ama yanlış.
tarihinden bihaber, tarihini öğrenmekten de aciz olan insan söylemidir.

Cahile laf anlatmak deveye hendek atlatmaktan zordur derler ama deneyelim şansımızı...

-çok partili sisteme geçiş denemeleri-

çok partili demokrasi uygulamak isteyen mustafa kemal paşa, 9 ağustos 1923'de anadolu ve rumeli müdafaa-i hukuk grubu yerine halk fırkası'nı kurmuştur.

Halk fırkası 1924'te cumhuriyet halk fırkası, 1935'te ise cumhuriyet halk partisi adını almıştır.
1946 yılına kadar seçimlere tek parti olarak katılmıştır.

-terakkiperver cumhuriyet fırkası-

1924 yılında meclisin tek partisi olan halk fırkası içinde bazı milletvekilleri yapılan yeniliklere karşı çıkmışlardır.

17 kasım 1924'te, kazım karabekir, ali fuat cebesoy, refet bele, rauf orbay, adnan adıvar bir araya gelerek terakkiperver cumhuriyet fırkası'nı kurduklarını ilan etmişlerdir.

Ancak çok geçmeden doğu anadolu'da yaşanılan şeyh sait isyanı'nın çıkması toprak bütünlüğünün ve iç güvenliğin tehlikeye düşmesine neden olmuştur.
isyanda rolü olduğu gerekçesiyle de terakkiperver cumhuriyet fırkası 3 haziran 1925'te kapatılmıştır.

-serbest cumhuriyet fırkası-
* mustafa kemal, fethi okyar'dan yeni bir parti kurmasını istemiştir. Mustafa kemal'in de desteğiyle türkiye cumhuriyeti'nin ikinci muhalefet partisi olan serbest cumhuriyet fırkası 12 ağustos 1930'da kurulmuştur.

Serbest cumhuriyet fırkası'nın yurt içindeki teşkilatları genişledikçe, inkılap karşıtları bu parti içinde örgütlenmeye başlamışlardır. Fethi okyar, bu durumu farkedince yeni bir isyana sebep olmamak için 17 aralık 1930'da partiyi kapattığını ilan etmiştir.

Böylece çok partili hayata ikinci kez ara verilmek zorunda kalınmıştır. Bundan sonra atatürk döneminde yeniden çok partili hayata geçme çalışması yapılmamıştır.

Serbest cumhuriyet fırkası'nın kapatılmasından hemen sonra çıkan menemen olayı, fethi okyar'ın kuşkularında haklı olduğunu da göstermektedir.

- Şimdi dağılın. Bundan sonra desteksiz de sallamayın.
atatürk devrimlerini tam olarak uygulamak ve ülkeye benimsetmek amacıya yapılan uygulama.
kıçından örgüt uydurup birbirine düşman, ama iktidar muhalifliği gibi ortak bir özelliği olan herkesi hapislerde haksız yere sürüm sürüm süründürmek türünden bir ileri demokrasi uygulamasıdır.
600 sene saltanat ve hilafet atında ezilen halkın demokrasiye alışma sürecidir. çok partili siyasi hayata geçiş denemeleri yapılmış fakat çıkan isyanlar yüzünden partiler kendilerini kapatmış ya da kapatılmış. 89'uncu yılına giriyoruz cumhuriyetin ve hala kıvıramıyoruz bu çok partili sistemi milletçek. en kısa zamanda sindirmemiz dileğiyle..
kurtuluş savaşını, kuruluşu, cumhuriyetin inkişafını okul kitaplarından ve resmi devlet görüşünü içeren yayınlardan öğrenenlerin başkalarını cahillikle suçladıkları tespittir. roman tarzında anlatırlar. gerçekte kurucularla halk arasında ciddi algı ve görüş farkları vardır.
kurtuluş savaşı sırasında din, esir padişaha yardım, kürtlere muhtariyet vs. gibi argümanlar kullanılmış, halk direnişe bu şekilde çağrılmıştır.
düzenli ordu kurulması ve yunanlıların yenilmesinden sonra halkın hoşuna giden söylemler yerine daha jakoben, laik ve ulus eksenli söylemler
öne çıkıştır. halk devrimleri hiçbir zaman benimsememiş ve yadırgamıştır, ancak tepen emirlerle kotarılmıştır. deneme amaçlı kurulan partilere halk akın etmiş, partiyi kuranlar korkup emaneti m.kemal e iade etmişlerdir. daha sonra dp nin iktidarında anlaşılacağı gibi muhafazakar ve dini her şeyden önce tutan bir halk vardır. dolayısı ile 1920-1940 arasında yapılacak serbest ve adil seçimleri m.kemal ve arkadaşlarının kazanma ihtimali yoktur, m.kemal ve arkadaşlarının gerçek düşünceleri ile seçime girmeleri durumunda alacağı oy %20-%30 civarında olacaktı kanımca.
yani sebep ve durum, m.kemal in isteyip te yapamaması değil mecburen tek parti ( diktatörlük ?) yönetimini sürdürmesinden ibarettir.
--
bu gün iktidarı daha güçlü alan bu muhafazakar, dinci kanat o zamanki baskıcı ve dayatmacı mantıktan çok farklı bir anlayışta değildir.
(dp de benzer bir anlayışta idi.)
muhalefeti, farklı görüşte olanları hain, rejim-devrim karşıtı vs. olarak görüyorsan zaten demokrasi nosyonun yoktur senin.
ismet inönü' nün hatasıdır.