dusunmekten yorulmak

tek çaresi uyumak olan yorgunluk çeşididir.
zihin hayatı kolaylaştıran unsur olmaktan yük olmaya doğru evrilmiştir.

ayrıca konuyla alakalı;
(bkz: dusunmekten uyuyamamak)

insan aklının düşünemeden duramadığını düşününce*, çok acı verici durumdur. böyle durumlarda bir kapama düğmesi olması dilenir ama yoktur...

aklını kurcalayan onca şey arasından boşluk bulup hayatsal ihtiyaçlarını karşılayamamak. yemeden içmeden kesilmek gibi..

beyni tatile cikarmak gerekir bazen bunun en kestirme yolu bailey'S icip ense yapmaktir. o da olmadi kiraz rakısı, o da olmazsa en yakın tekel bayisinden 1 kasa bira yeter.

zihnin teklemeye başladığını hissetmektir. özellikle uzun sorgulama zamanlarında pis bir illet olarak kendisini gösterir. beyin, sanki milyonlarca ağırlıkta bir yük kaldırıyormuş gibi sancımaya ve ağır çekime geçmeye başlar. ayrıca kitap okumayan bir ülkede çoğu kişi böyle bir kavramı tanımız.

sonunun belli basli bir yerlere varmayacagini dusunmeden dusunmek. her bir dusunce balonunun uzerinden kayarcasina atlayip bir digerine konmak. gercek dunyayla dusunsel bagi koparip sadece beynin icindeki ucsuz bucaksiz sonsuz evrende isik hiziyla yol almak. zaman zaman kara deliklere kapilip cirpinmak, zaman zaman gidecegi rotayi bilen astronotlar gibi emin adimlarla titarli bir sekilde yol almak. tasarlamak, hayal kurmak, kendi kendine konusmak. her biri ufak ufak cumlelerle ifade ozgurlugunu elde etse de, dusunce boyutuna aktarildiginda yorucu olacak kadar dalli budaklilar. gozleri baglanmis korebe oyunundaki ebe misali yonunu bilmeden, varacagi noktayi bastan kestiremeden arayisa girmek kimi zaman. ulasilan noktada cikardigi zaman mendili, daha baska ufuk noktalari kesfeden beynin sonsuz arayisi gibi. her adimda bir sonraki adimlara kucak acan.. dur durak bilmeksizin ipini koparan deliler gibi saga sola sapan.. yorulsa da kapasitesini sinirli sandigimiz beyin, devam eder faaliyetine, dusunur durur her biri farkli renklere boyanmis gercekleri, metalari, olaylari. dinlenmek bile fayda etmez dusunmeye, dinlenmek uzun ince bir yoldaki ufak bir duraktir sadece ve yolun sonu yoktur. yorulan bile elindeki kirmizi kumasi sallamaya devam edersin durmak bilmez bogaya karsi. bilirsin cunku, pes ettigin gun yenildigin gundur.

proje yazmak.

(bkz: üniversite sonuçlarını beklemek)

*20 ytl ile bütün bir haftayı geçirmek zorunda kalmak
*iki kişiye aynı anda aşık olmak ama aslında hiçbirine aşık olmamak
*lostun sonunu düşünmek

gibi gibi gibi durumlar örnek teşkil edebilir. yine de evde denemeyeniz.

(bkz: baş ağrısı)

kendinden kaçmak isteyenlerin durumu. halbuki bir kabul etseler, bir sahiplenseler her parçalarını ve paylaşmayı bilseler ne güzel olacak.

bir de "moderen" insanın hatalarındandır.

5 ytl'lik bir plastiği bile alırken kılı kırk yarar olduk. davul bile alırken dikkat edilecek hususlarımız var. *
davul davuldur be arkadaş...

mazallah sonunda beyin infilak edebilir...

beynin vücudun ürettiği en değerli besin olan glikozla beslendiği için normal karşılanabilecek olay.

nazari yada ameli işler karşısında düşünce gücünden faydalanmak isteyen bireyin, düşünce hataları nedeniyle içerisine düştüğü ve çözümü çözümsüzlük kadar çetrefilli bir mana kalıbına bürüyen, dolayısıyla nihayate erdirilemeyen, zaman zaman herkesin yaşadığı olaydır. zannımca istişare edilmesi yada yardım alınması çözümü kolay kılar...

şuan bulundugum durumdur.

Ara ara bana olan durum. Vücut yorgunluğu yanında hiç kalıyor.

Bir gece vakti balkona çıkıp yaşadığın şeyleri düşünür, içinden nasıl çıkarım diye uğraş verirken bir anlık karar ile yatağa girip yorulduğunu farketmek. Zamanla insan düşünmekten yorulabiliyor. Yorulmaktan düşünemiyor.