bugün

imdb puanına ve yorumların olumlu olmasına bakarak girdim filme ama bence tarraakkk gibi film olmuş. izlemezseniz hiç bir şey kaybetmezsiniz inception ve interstellar gibi über filmler yapmış adamdan görsel olarak güzel ama konu ve anlatım olarak neyin ne olduğu belli olmayan bir film çıkmış. keşke atomic blonde a girseydim ki o da saçmadır büyük ihtimalle ama en azından sarışın görürdüm ruhum sıkılmazdı. ben durkirkte çok sıkıldım ki sinemada da 6 kişiydik öyle aman aman bir talep yoktu ayrıca benim için bir filmi sinemada izliyorsam farkını hissetmem lazım evde izlediğime göre, bu filmi evde izleseniz de bir şey kaybetmezsiniz.
ben gittiğimde atomic blonde gelmemişti. eğer atomic blonde olsaydı onu izlerdim çünkü ben sinemaya eğlenmeye gidiyorum. savaş zaten kötü ama bunu beyaz perdeye aktarırken gerçeğe yakın anlatıma ulaşmaya çalışırsanız ortaya dunkirk tarzı filmler çıkıyor.

filmin sıkıntısı şu bana göre. film sizi ölüm duygusuna yaklaştırmaya and içmiş gibi. mesela bir sahnede teknenin içine ateş ediliyor ve her atıştan sonra ısklalayan mermi sizi ıskalamış gibi hissediyorsunuz. bu belki sinema adına bir başarıdır ama sizi eğlendirmiyor.
tam bir hayal kırıklığı filmi. büyük beklentilerle gittim ama filmde olan tek şey görüntü.
başıma bir şey gelmeyecekse çok beğendiğim film. izlemezseniz hiçbir şey kaybetmezsiniz denmiş. bu değerlendirme bütün filmler için geçerlidir. filmin işlenişi, yani senaryonun yansıtılması çok hoşuma gitti. savaşa maruz kalanlar, mağdurlar, kahramanlar...
ne tür bir filmle karşılaşacağımı aşağı yukarı bilerek gittim ve beklentilerimin çok daha üzerinde bir filmle karşılaştım.

--spoiler--
klasik bir aksiyon filmi gibi değil de, tarihin bir kesitini olabildiğince gerçekçi ve doğal bir şekilde perdeye taşıyan bir film olacağını önceden tahmin edebiliyordum. fakat bunun izleyiciye o anki duyguyu neredeyse tamamen yaşatacak kadar iyi bir şekilde işlendiğini görmek cidden tüylerimi diken diken etti. görüntü muhteşemdi, sesler de muhteşemdi ve en önemlisi bunların birbirini tamamlayıcılığı kusursuzdu. özellikle de sonlardaki karaya oturmuş gemide almanların atış talimi yaptığı sahnede sanki o geminin içindeki askerlerden biri de benmişim gibi donup kaldım, o gerilimi ve baskıyı sonuna kadar hissettim. yakın zamanda çıkan filmler arasında izleyiciyi filmin atmosferine bu kadar iyi sokan başka bir film de gelmiyor aklıma şu an.

kısacası aşağı yukarı ne tür bir şey izleyeceğini bilerek giden biri olarak filmden aşırı şekilde etkilendim. her şeyin dozu yerindeydi ve kusursuz bir uyum içerisindeydiler. ayrıca kurgu da çok iyi ayarlanmıştı. 3 farklı bakış açısının farklı zamanlarda ve farklı yerlerden başlayarak aynı olayı anlatıp, her sahnede birbirlerine yaklaşıp sonunda da birleşmesi tam tutturulmuş.

--spoiler--

imax salonlarda onca film izlemiş biri olarak imax'in hakkını iliklerine kadar verdiğini düşündüğüm filmi söylememi isteseler rahatça dunkirk diyebilirim şu an.

başta christopher nolan ve hans zimmer olmak üzere yapımda emeği geçen herkesin ellerine sağlık.
görsel

film değil yakışıklılık şöleni. şu kadroya bakın;
harry styles, tom hardy, cillian murphy, mark rylance, kenneth branagh ve daha nice yakışıklı ve karizmatık adamlar. bunları ben erkek halimle söylüyorum.

film görüntülerinden dolayı sinemada izlemek için çekilmiş bile denilebilir. neredeyse tüm karakterlere eşit gözle bakıyoruz. fakat bu kesinlikle insanı sıkmıyor aksine savaşı farklı bakış açılarından görmemize olanak sağlıyor. alışık olunmadık tarzda anlatımı var diyebilirim. sivil teknelerin göründüğü sahne çok hoşuma gitti. ne olursa olsun uzun zamandır sinemada izlediğim en iyi filmdi.
Üstteki yazarın dediği gibi sinemada izlenmesi gereken bi filmdir evde izlerseniz hiç bi bok anlamazsınız .
izlemek istediğim ama sürekli ertelediğim 2017 yapımı bir film.
uzun uzun yazmaya, destanlar döktürmeye gerek olmayan, basit ve kâr amacı güden film.

not: geri kalan kısımlar spoiler içerebilir.

evet, christopher nolan bu sefer büyük oynamış, direkt oscar heykelciğine yürüyebilecek bir destan(!) çıkartmaya çalışmıştır.

nasıl mı?
dunkirk kaçışı esasında bir askeri mucize değil, bir askeri aptallıktır. bu aptallığı da almanlar yapmıştır.
erwin rommel panzerleri ile birlikte yarım milyona yakın ingiliz seferi kuvveti askerini kuşatmıştır. imhaları da yakındır. arada sadece 4 km vardır ve ingilizler tıpkı kurbanlık koyunlar misali sadece acı sonu beklemektedir. yalnız o sırada bir emir gelir ve heer beklemeye alınır. Kara Ordusunun yerini luftwaffe almıştır. o zamanların üstün hava filosu olan fakat hermann göring gibi bir kokain bağımlısının emrinde bulunan alman hava kuvvetlerine vur emri verilir. bu da bir nevi güç gösterisi, göz dağı olacaktır. lakin işler beklendiği gibi gitmez. luftwaffe eksik kalır, ingilizler de fırsat bu fırsat, ne kadar teçhizat, top, tank varsa kıyıda bırakır ve kaçar.
peki, neden bu büyük aptallık yapıldı? mükemmel bir komutan olan rommel varken, imha görevi neden bir keşe bırakıldı diye soracak olursanız, onu da adolf efendi bilir.
çünkü hitler hayallerinde ingilizleri müttefik olarak görüyordu. savaşın sonuna kadar da öyle görmeye devam etmiştir. bu sebepten bir jest yapmak istemiş lakin bu aptallık 3. reich'in sonunu getirmiştir.

ve günün birinde christopher isimli biri çıkar ve bu topuklama olayını destanmış gibi anlatır.
film ise sadece bundan ibarettir.

hah, hikayeyi geçip filmin saçmalıklarına gelecek olursak da döneminin en etkileyici savaş uçakları olan ve yine döneminin en muhteşem pilotları tarafından kullanılan masserschmitt bf 109'ları, ingilizlerin saçma pilotları ile uçan bir acayip spitfire'lar tarafından pıtır pıtır düşürülmektedir.
garip.

daha yazacak çok şey var da, gidin yerinde izleyin.

Not: anglo saksonların birbirini yalamasını başarılı bulanlar, zamanında oscarlara doyamayan lawrence of arabia, midnight express filmleri de beğeniversin.
(bkz: david lean)
(bkz: alan parker)
aynısının laciverti.
kolay gelsin.

Hah, olay stratejik sebepler ise;
Stratejik sebepler = adolf hitler'in paris aşkı.

büyük kayıplar verilmiştir, askerler de biraz dinlensindir gibisinden fikirler sadece güldürmektedir. 45 günde avrupa'yı ele geçiriyorsun ama bir gün daha saldırıp ingilizleri imha etmiyorsun.
güldürmeyin.
Birleşik devletler'de kadın haklarını savunduğunu iddia eden radikal solcu beyinsizlerce kadına yer vermediği şeklinde eleştiri alan ortalama film. "Savaş" filmi.
gerçekten ama gerçekten vasat sayılabilecek bir film. çok daha iyi savaş filmleri var.

filmde ne var? güzel müzik var. onun harici sıradan bir kurtarma harekatı.

ben ki nolan filmlerine tapan adamım ama bu film bu puanı kesinlikle hak etmiyor.
nolan denen sinema tanrısına yakışmayan bir film..ulan 2.dünya savaşına sapkın derecede merakım var,nolan'a da tapıyorum resmen..filmin haberini ilk aldığımda sevinçten kendimi okşadım

ama gel gör ki ortaya çıkan ürün beklentilerin yanına yaklaşamadı..

yapacağınız ingiliz propagandasını sikeyim nolan efendi..400 bin ingiliz kaçarken orada fransızlara bok atılması nasıl bi mantığın ürünüdür..

2 metre yanında adamın teki bombayla ölürken kurtulan askerin hiçbirşey olmamış gibi sapasağlam kalkması nasıl bi saçmalıktır..

tamam marjinallik kasılmış da savaş filmi çekiyorsan kopan kol bacak olmalı amk..

piyanist,er ryan'ı kurtarmak gibi filmlerin yakınından geçmez bu film..imdb'de aldığı puan da tamamen overrated,nolan'ın ismine puan veren koyun sürüsü başka bişey değil..

nolan umarım bir daha bu tarz konulara bulaşmaz,biz onu prestige ile batman ile,inception ile,memento ile sevdik..savaş filmi konusunda spielberg ve polanski'nin tırnağı olmadı,üzülerek izliyoruz
cidden çok vasat bir film , şaka değil. onun yerine gidin battlefield 1 gameplay izleyin daha tatmin olursunuz. ayrıca filmde ingiliz propagandasından başka bir halt yok. en azından almanların veya fransızların konuşturulduğu sahneler görsek daha gerçekçi olabilirdi. ayrıca uçak savaşı sahneleri de aşırı boktu yani.
bu filmi sadece ben mi beğenmedim diye düşüyordum ki yalnız değilmişim.

imdb de an itibari ile notu 8.2 dir. oha! diyorum. imdb nin verdiği notlara genel olarak itibar ederim ama bu nedir allanı seversen imdb kardeş?

bu filme için çok kötü diyerek bir tarafa atmak yanlış olur şüphesiz ama, çok fazla eksiklikler var. 7 puan ve üzeri almış filmlere göre kıyaslama yapıyorum. oyunculuk yok, konu yok, izledikten sonra vay amk dediğini bir şey yok. ne var amk dediğinizi duyar gibiyim. bunu da aşağıya yazayım küfür yemeyelim.

--spoiler--
filmde iyi diyebileceğim sadece uçak sahneleri var. bir de müziği öyle bir kullanmışlar ki. "hah şimdi bişi olacak, dur oluyor, birazdan fena olay olacak" diye diye film bitti amk. geriye kalan saçma sapan bir kaç askerin koşuşturması. oyunculuk ya da konu adına en ufak bir şey görmeniz mümkün değil. çok güzel uçak sahnesi yapmış adam, ayakta alkışlanacak kadar, sizi o zamana götürecek kadar ama o kadar. başka bir şey yok.

nolan abi, sana buradan bir tavsiye: eğer filmi uçak sahnesiyle başlatıp pilotun alman askerleri tarafından ele geçirildiği yerden yeni bir film çekersen fena patlar. ama diyeceksin ki; kardeş bu benim tarzım değil. saygı duyarım. abi bu arada eğer okuyorsan iş varsa geleyim her işi yaparım. saygılar abim.
--spoiler--

Christopher Nolan abinin filmlerini severim. beğenmediğim filmi de yok ama sadece isim için bu kadar yüksek oy verilir mi? ben o filmi çeksem o kadar oy alacağını sanmıyorum (lan ne biçim örnek oldu bu da asfdsa)

filmde çok hissedilen bir diğer konuda ingiliz taraftarlığı. tek bir açıdan bakılan bir film olmuş. her şeyi geçtim sadece objektif olmadığı için bu film benim gözümde 5.6 üzerine çıkamaz.
Ünlü yönetmen Christopher Nolan'ın son filmi. Günümüzde ki savaş filmleri aşırı derecede romantik,teatral , sanki tiyatro oyunu gibi ama gerçek savaş öyle değil. Az diyalog, askerlerin yaşadığı zorlukları romantiklik kasılan replikler yerine yüzlerinden anlıyoruz filmle ilgili en sevdiğim şey bu. Nolan'ın en iyi filmi değil sosyal medya ve eleştirmenler gereksiz yere çok abartmış. Yönetmenin en çok göz ardı edilen prestige filmi bile bu filmden çok, çok, daha iyi. Ulan elin ingilizi savaşamayan, korkakça saklanan, askerini bile filmlerle kahraman yapıyor biz hala nelerle uğraşıyoruz. Kültür ve medeniyet olarak onlara ulaşamayız belki ama tarih ve yaşanmışlıklar konuysa tokatlarız onları.

--spoiler--

Teknik ve görsel olarak muazzam film. Özellikle askerlerin gemide almanlardan saklandığı o muhteşem sahne ben gerilim filmiyim diyen her filmi tokatlar. O savaş anında ki çaresizlik çok iyi anlatılmış. Nolan, tom hardy abiye gıcık herhalde sürekli bir maske fantezisi uygulanıyor adama. Harry styles ilginç şekilde iyi oynamış. cillian murphy 10 dakikalık rolüyle bile filmin yıldızı bu iki isim dışında oyunculuk adına hiçbir şey yok. 2. dünya savaşında geçen ve içinde nazi olmayan tek film galiba başka bir örneğini hatırlamıyorum.
--spoiler--
Üşenmedim başlıktaki entryleri tek tek okudum. Aslında filmin neden güzel olduğunu beğenmeyen yazarların entrylerinden bile anlamak mümkün.

Öncelikle biraz Nolan'ı tanımlamak gerekli. Following hariç diğer tüm filmlerini eş zamanlı olarak takip ettiğim, sinematografisini adım adım izlediğim bir yönetmen Nolan. Her filminde başka bir alanda başka bir şaheser yaratıyor. Memento, insomnia, Prestige, Batman Trilogy, inception, interstaller hepsi birbirinden başka yapımlar. Ve şimdi Dunkirk ile çıktı karşımıza. Nolan çektiği filmlerde kendine has bir üslup gelişme konusunda son derece titiz. Batman üçlemesini ele aldığında süper kahraman filmlerine yepyeni bir bakış getirerek bu tarzın seyrini değiştirdi diyebiliriz. Artık bir üst güç kuramlı/süper kahraman yapımı ortaya çıktığında bu mutlaka Dark Knight ile kıyaslanıyor mesela. inception ve interstaller'da bilimkurgu türünde başka bir bakış açısı getirmesi açısından son derece kritik öneme sahip. Şimdi de Dunkirk ile bunu yapıyor.

--spoiler--
dunkirk kesinlikle bir savaş filmi değil. Savaşı anlatıyor ama savaş filmi değil. filmde kan yok, klişeler yok, sevgilisini özleyen askerler, evini sayıklayan şoka girmişler yok. gaddar almanlar yok. Cephe çatışması göstermiyor nolan. düşmanı hissedemiyoruz. Filmi olaylar düzleminde ilerletmiş ve biçim düzlemine değinmemiş hiç, tıpkı askerler gibiyiz. merminin nereden geldiğini görmüyor, kuşatma yapan almanların tarafını bilemiyoruz ve bu bizde bir tedirginlik hissi oluşturuyor. elik deşik cesetler de yok hatta oyunculukta yok. Müthiş bir ses, soundtrack ve görüntü yönetmenliği var. Nolan, dunkirk te hiç bitmeyen bir gerilim oluşturmuş. Bizi savaşın içine sokarak hayatta kalmaya çalışan 400 bin askerden biri haline getirmiş.
--spoiler--

Bence son derece kaliteli bir film. Nolan bizi yine ters köşe yaparak farklı bir yapım ortaya çıkarmış. modern zamanların hem gişe başarısı yakalayan hem de cidden sağlam film çeken isimlerinden biri nolan. Dunkrik ile yine nefis film izletti bana. Diğer filmlerinin kalitesinde olmadığını da söylemeliyim elbette. ama ona rağmen bir klasik olmuş.
Valla ne yalan diyim beğenmedim. Bu ne olm.
Ne savaş var ne dolu dolu aksiyon var.
ilk kez bi filme kötü entry giriyorum glb.
Christopher Nolan a tek soru; sebebi neydiki?

http://www.imdb.com/title/tt5013056/?ref_=nv_sr_7
gayet güzel film. aksiyon değil filmin türü insanlar bunu anlamıyor.
yetersiz bir film gibi geldi. nolan ismi geçince daha büyük beklentiler içine girmiştim fakat olmadı. vasat veya rezalet diyemem ama güzel, iyi de diyemiyorum

(bkz: sana puanım 5 kanka)
izledim. çipil gözlerim masraf saydı.
harry styles hatrına izlediğim film. bence gayet yetenekli umarım başka filmlerde de görürüz aksanını yediğim.
filmi genel manada beğendim asıl bir kahraman arıyor gözleriniz ama yok film farklı bir tarzda yapılmış ve birazda ingilizleri övmüşler öyle değişik bir film ama görsel olarak güzel bir film.
savasta herkesin can derdinde oldugunu, savasta bile askeriyenin nizam ile isyaptigini, salak hitlerin ordaki ingilizerin geri donmesini engeleyeydi savasin gidisatinin cok degisecek oldugunu gosteren film.
(bkz: hans zimmer)