bugün

türk dizilerinin koca bir nesli kötü etkileyip umutsuzluğa götürmesidir.
her kanalın en az 3-4 tane şu an yayında olan dizisi var. ve sayısını bilmediğim kadar çok da kanal var. her dizi aklı sıra bişeyin yanlışlığını ya da doğruluğunu anlatmaya çalışıyor. bir konu üzerinden yola çıkıp bitmeyen bir yola giriliyor. türkiye kavak yelleri diye bişey atlattı. bu nasıl bir diziydi? dizideki herkes birbiri ile yattı. bu dizi bize ne anlattı? en yakın arkadaşların aslında birer hain olup birbirini yatağa atmak için nasıl çabaladığını mı? bu örnekleri çoğaltabiliriz ama gerek duymuyorum. tek istediğim bu diziler bana bi ekmek teknesi tadı vermiyor bi ikinci bahar tadı alamıyorum o dizilerden. gençliğin böyle şeylerle ömrünü yitirip gitmesini istemiyorum.
dizilerden etkilenecek kadar büyümemiş insanlara genç demenin yanlış olduğunu gösterir.zira aynı kişiler çocukluklarında pokemondan etkilenip, balkondan atlama denemeleri yapmış insanlardır.
okumadıkları,merak etmedikleri,televiyon denen kelepçeyi bileklerinden çıkarmadıkları sürece büyümeleri zor görünüyor.
yayınlayanlarda suç yok mu?var.ama sen izlemezsen nasıl devam edecek diziye?
gençliğin önünde bir hedef yok. kendine ne derse yapılmaya hazır olan bir nesil yetiştirilmek isteniyor. ustaca kullandıkları araçlardan biride televizyon. programlar diziler insanları tamamen sürüleştiriyor. x dizisinin izleyicileri efenim y dizisiniz izleyicileri gibi.
(bkz: ha sen çok iyiydin diziler bozdu)
biri türk dizileri mi dedi? kapı gibi cnbc e dizileri varken bu konuda, türk dizileri melek gibi kalıyor açıkcası. o kanaldan anca spongebob u takip ederim, başka hiç bir dizisini izlemem.

ama eminim içimizde onbinlerce spartacus, hav ay met yor madır, van tri hil gibi dizilerin hayranları vardır.
izlenilen dizilere ve izleyen bünyelere göre değişen durumdur.