din adamları olmazsa dini anlayamayız algısı

o müslümanların geri zekalılığı, kuran gayet açık ve apaçık olduğunu bizzat kendi diliyle söylüyor. hal böyle olunca açık bir kitabı bir daha hacı hoca tutup açıklamaya ne gerek var?
kuranda dönen anlam farklılıklarının nedeni tamamen etimolojik kavgadır. yani dil üstünden herkes farklı sonuçlara varıyor. zaten bu etimoloji başa da beladır. dil açık değilse veya aynı kelime üç beş anlama geliyorsa ondan her şey çıkartılabiliyor. bide ilk kuranın harekesiz, noktasız olması da bunda etkili. tabi arapça bilen ne demek istediğimi anlayacaktır.

(bkz: götüme su kaçsa orucum bozulur mu)

olmaz öyle şeyler denilmesi gerekiyor ivediyle.

ozaman okulada gitme öğretmenler olmadan dersleri öğrenebilirsin.

din adamı var din adamı var.
mesela rahmetli büyük üstad yaşar nuri öztürk de din adamı cübbeli ahmet denen soytarı da din adamı.
akıl ve mantık kullanılarak ikisinin arasındaki farkı görebiliyorsanız ne ala göremiyorsanız beyin ölümünüz gerçekleşmiş demektir.

doğru bir algıdır. din adamı olmasa ayetleri anlayamazsın. meal olmasa anlayamazsın. meali kim yazıyor, din adamı yazıyor. aynı adamın yazdığı meali alıyorsun ama hadis yorumunu kabul etmiyorsun. böyle tutarsızlık olmaz. o zaman kuranı eline alıp arapça yazılara bakacaksın ve allah tarafından onu anlaman için sana ilham ya da vahiy gelmesini bekleyeceksin. samimiyet budur.

"mezhepleri reddediyorum" diyen herkes bir mezhep imamının ya da başka bir imamın bir kitabını alıp okumuştur. e hani allah'tan ve kitabından başka kaynak yoktu? riyakar münafıklar sizi.

asıl din adamları olmazsa algılarsın dini. açıp kendin okumak zorunda kalırsın kuran mealini ve böylece aslında islamın din adamı sınıfına karşı olduğunu görürsün. kimsenin kıçının peşinde fetva arama derdine düşmezsin.

yüzyıllardır bu toprakları mahveden algıdır.

kitabı kendi dilinden oku ki sofunun yalanını açığa çıkart. kendi kararını kendin ver, inanıp inanmamak sana kalsın, doğruyla yanlışı ayırt ederken beynine güven, oku, oku, oku.

din mantıklı bir şey değil düşünerek anlaşılamaz. mecbur başkasından duyacaklar. lanet olsun ki dinler beyinden çıkma değildir ki beyinde aransın.

okumaya ve okuduğunu anlamaya üşenip birisinin onlara anlatmasını isteyenlerin algısıdır.