bugün

din uydurma değildir ki ancak insanlar tarafından ortaya çıkmış dinler mevcuttur. din bir inançtır. dindeki bazı şeyler her zaman için geçerli olmayabiliyor bence mesela; "Mümin beş türlü şiddet arasındadır. Müslaman kardeşi onu çekemez, münafık ona buğz eder, sevmez onu, kafir onun canına kasteder, kendi nefsi onunla uğraşır ve şeytan onu şaşırtmaya uğraşır." diye bir hadis var. bu hadisi genelleyecek olursak her kafir müminin canına mı kastediyor? hayır.
Çok doğru bir söz.
insanoğlu zavallı bir varlıktır. Başlangıçta kendine tapacak bir put yapar, bunun modası geçerse kafasından hayali bir Tanrı tasarlar.
Kendi putunu kendi yapar kendi tapar insanoğlu denilen şu aciz bir o kadar da tuhaf bir varlık.
görsel
Din her coğrafya ya göre değişen insan oğlunun uydurması olan bir etkendir.
Götüne pamuk sokulacak mal değneği lafı.
Olabilir mi ya böyle bir şey.
insalar dini istediklerini yaptırabilme amacıyla bir araç olarak kullanıyor olabilirler ancak dinlerin uydurma olduğunu asla bilemeyiz.
niye sen çok mu güçlüsün de inanmıyorsun, her an başına bir şey gelemez mi, tüm tehlikelerden muaf mısın sen, her insan acizdir sadece bazıları iyi rol yapıp güçlü görünür.
insanlar mutlaka hayatta bir dayanak ararlar. Kendi özellerinde değerlendirdiklerinde kendine yakın bir kaynak yaratırlar. Bu da genellikle dindir. inançlar bazen totem olarak ele alınır, bazen ise kendini kaptırırsın. Türlü mezheplerin varoluşu da insanın sıkılgan ve değişken yapısını ele alır. Sonuç olarak bu akım büyüdükçe ortaya kalıcı bir inanç akımı çıkarır. Aslında insanın düşünebiliyor olmasıdır dinleri yaratan. Yapayalnız olduğumuz dünyada kendimize güven sağlamak için dinlere başvururuz. Aksi halde bu uzay boşluğundaki s*k kadar dünyamızdaki s*k kadar canlılar olarak kafayı yememek mümkün değildir.
dünya'da amacı olmayan atayizlerin söylemi. bu tür insanlar kendini yalnız hissettiği için dikkat çekmeye çalışırlar. kıçınızla gülün yeter.
dinler bilinmeyenden doğan bir korkunun ürünüdür. gizli sırlar, görünmeyen yaratıklar, periler cinler vs. insanı hep bir korku psikolojisi içinde yaşatır.
müsadenizle din ile ilgili bir kaç söz paylaşmak istiyorum filozoflardan:

Din, sıradan insanları sessiz tutmak için mükemmel bir alet. napolyon

insanı yaratmak mı Tanrının büyük hatası; tanrıyı yaratmak mı insanın büyük hatası? - Friedrich Nietzsche

Tanrınız öldü ve sadece cahiller ağladı. Ve eğer cehenneme inanıyorsanız, o zaman orada görüşürüz! – Friedrich Nietzsche

Bütün dinlerin virüslerin salgınına çok benzer bir akıl hastalığı olduğunu düşünüyorum. Din mükemmel bir kültürel yapı. Ama bu onu gerçek yapmıyor ve beni gerçek ilgilendiriyor. Çiçek virüsü mükemmel bir virüs. işini çok güzel yapıyor. Ama bu onun iyi olduğu, ve yok olmasını istemediğim anlamına gelmiyor – Richard Dawkins

Bilim adamlarının kesinliği yok ama delilleri var. Yaratılışçıların delilleri yok ama kesinliği var. – Ashley Montagu

Eğer Tanrı gerçekten yoksa, onu yaratmamız gerekir. - Voltaire

Eğer Tanrı gerçekten varsa, onu yok etmemiz gerekir. - Mikhail Bakhunin

Din gerçek sefaletin ifadesi, gerçek sefalete karşı protesto, ezilen yaratıkların iç geçirmesi, kalpsiz bir dünyanın duygusu, ruhsuz koşulların ruhu… insanların afyonudur. - Karl Marx

Din, sıradan insanlar tarafından doğru, zeki insanlar tarafından sahte, liderler tarafından kullanışlı kabul edilir. – Seneca

fazla söze ne hacet, anlayan anladı zaten...
korkakların zayıfların uydurmasıdır sözü %99 doğru olan söz. korkaklığı aşağılık bir şey algılamamak lazım. yaşama bağlılık konusunda insanların geneli zayıf olduğu için dine çok bağlılık korkaklıkla ve acizlikle örtüşür. ateistler çok mu cesur ve güçlüdür denirse de, onlar da kötünün iyisidir. sonuçta onlar da insandır ve ara ara onlar da ölüm korkusunu ne olursa olsun yaşarlar. bir dinci ölüm korkusunu yaşarken yaradanıma şükürler olsun ki beni bu dünyadan ebedi dünyaya kabul eder inşallah der durur işte bu noktada acizlik başlar. olmayan, deneyimleyemediği durum üstünden kendini avutur. somut hiçbir delil yoktur. ateist ise yok olacağım ne yapalım ki der yerine oturur. çok çok daha zor bir durumdur ateistinki.
Zeki bir insanin kuyuya tas atmasidir.
bir ateist düşüncesidir. bence aciz değil zeki insan işi.
saçma sapan bir önerme. peki o halde hz ömer, selahattin-i eyyubi, hz ali, hz hamza, osman bey, fatih bunlar kimdi diye sorarlar adama.
Bence tam tersi dinler zeki insanların dönemin şartlarındaki toplulukları yönetmeleri ve düzeni sağlamak için kurgulayıp efsaneliştirdikleri kitaplardır ölüm diye bir gercek ve bilinmezlik var bunu en güzel şekilde doldurmak bireyi rahat kontrol etmeyi sağlar.
güçlü insan nerde var diye düşündürtür. eline geçen dünya malı veya güzellikle geçici süre kendini güçlü sanan zihniyete ölüm geldiğinde, esas aciz duruma kendisinin düşeceğini hatırlatırım.
evet. iman, sonsuz kudrete sahip yaradan karşısında acziyetini kabul edebilmektir.
asıl dine inanmayan,dinin getireceği kurallara uymak istemeyen ve yapmayan insan acizdir.
bunu diyen ancak aciz bir insandır.

din allahın insanlara buyurduğu bir şeydir. bunda sorgulanmaya açık bir durum yoktur. inanmayan, götüne güvenen elbette yine inanmaz, ancak durum yüksek ihtimalle böyledir benim nazarımda.

ayrıca din başkalarından öğrenilmeyecek kadar da hassas bir konudur. yani kişinin özgül ağırlığını ortaya koyması gerkecektir. çünkü öte dünya da kimse sana cemaatle vya topluca indirim bindirim uygulamayacak, kendi bacağından asılacaksın.

işte olayın kilit noktası burasıdır. kişiler kendi düşünceleri ile allahı, dini bulup inanç sistemlerini onun üzerine inşa etmeleri gerekir.

bizim toplumumuzda özellikle de günümüzde bu durum böyle değil. daima birilerini bilir kişi gibi kabul edip onların bizim yerimize düşündüğünü varsayıyoruz.

bu konuyla alakalı uzun uzun yazarım ancak tek diyeceğim şudur. din gereklidir fakat birey olarak bunu insan kendi özümsemelidir. başkalarının ağzına bakmayın sonra götü kaybedeiblirsiniz.

fakat kesinlikle acizlerin uydurmasıdır demek değildir.
sikik bir ateist'in sanrısı.

folloş bir cadının kahkası gibi.
Genelde ateistlerin zırvalıklarından sadece biridir.
insan var olduğu tarihle beraber kendini bir üstün varlığa sığınma ihtiyacı hissetmiştir. bu duygu din ile karşılanmaktadır. insanlık tarihindeki bütün dinler bunu göstermektedir. insan, yapısı itibariyle dine muhtaçtır. Çünkü insan ruh ve bedenden ibarettir. Bedeni ihtiyaçları karşılamak nasıl hayatın bir gereği ise, manevi varlığın devamı da ruhi ihtiyaçlarının karşılanmasına bağlıdır. Onun bu ihtiyaçlarını karşılayan en köklü müessese ise dindir.

--spoiler--
Dinin fıtri oluşu Kur'an'da şu şekilde belirtilmektedir: "Sen yüzünü bir hanif olarak dine, Allah'ın fıtratına çevir ki O, insanları bu fıtrat üzerine yaratmıştır. Allah'ın yaratması değiştirilemez" (er-Rûm 30/30).
--spoiler--
son derece doğru olan önerme. din insanı belli bir kurallar bütününe ittiği için gelişimden, yenilikçilikten uzaklaştırdığı için kapalı bir kutu haline getirir. içeriden dışarıya bir şey çıkartmak veya başka bir şey sokmak mümkün olmaz.
bir de " din aciz insanın uydurmasıdır " deyince aciz olmadığını sanan salaklar var .