"Yol" (The Road) ve "O Güzel Atlar" (All The Pretty Horses) gibi pek çok tanınmış kitabın yazarı Pulitzer ödüllü Amerikalı yazar.PEN Yazarlar derneğinden bu sene hayat boyu başarı ödülünü almıştır.Cormac McCharty adı hala çağrışım yapmadıysa size başka bir eseeinin daha adını söylüyorum:No Country For Old Men(ihtiyarlara Yer Yok)
amerikan yazarıdır.

son derece yoğun bir dille yazar metinlerini
romanlarında william faulkner'in etkisi sezilir

türkçe'ye 'yol', 'o güzel atlar' ve 'ihtiyarlara yer yok' adlı romanları çevrilmiştir.

cormac mccarty romanlarında gerçek insanı anlatır.
dünyada var olan, mücadele eden, kan döken insanı.

şiddet hiçbir yazarda onun yaptığı kadar sert ve şiirsel bir havada anlatılmamıştır belki de.
silahları uzun uzun betimler

cümlelerinde nerdeyse sert metal sesini duyarsınız.

sinematografik bir anlatımı vardır ve mesela 'ihtiyarlar yer yok' bunu iyi kanıtlamıştır

'yol' gelmiş geçmiş en iyi çevreci roman olarak değerlendiriliyor.
kıyamet ertesindeki dünyanın durumunu betimler.

nükleer bir savaş olmuştur, dünya bir yangın yeridir artık.

bütün toplumsal bağlar çözülmüş ve acımasız bir hayatta kalma savaşı başlamıştır.

oğlu ile yola çıkan bir adamın hikayesidir bu.
aslında nereye gittikleri de belli değildir.
kırık dökük bir market arabasıyla yola düşerler.

yamyamlık, tecavüz ve her türlü anarşi kol gezmektedir.
kitabı okudukça gerçekten orada olduğunuzu hissedersiniz, yazar o havayı gerçek bir şekilde betimler.

gökyüzü mavi rengi bırakmıştır, hep kurşunidir
güneş adına bir parça gri ışıktan öte bir şey oktur.

son olarak şunu diyebilirim ki hayatımda okuduğum en güzel kitaplardan bir mccarthy'nin 'yol' romanıdır.

'ihtiyarlara yer yok' da suç, adalet, insandaki nedensiz kan dökme isteği anlatılır.

romanın biri psikopat, biri yaşlı polis memuru ve bir diğeri de vietnam gazisi genç bir adam olmak üzere üç kahramanı vardır.

cormac mccarthy çok sıkı dialoglar yazabilen bir yazardır, bu nedenle de romanları kafadan sinemaya uygundur diyebiliriz.

'ihtiyarlara yer yok''ta şöyle bir cümle eder romanın kötü adamı: ' '...sabah uyandığında dünün önemli olmadığını düşünüyorsun ama dün aslında önemli olan tek şey...'

ölüm, yaşam, şiddet... işte, der gibidir cormac mccarthy, bir yazarın kullacağı taş budur.
her okumada daha bir sarsıcı olan yazar. Bazı yazarlar hakkında uzun uzadıya yazmak işe yaramaz. Çünkü anlattıklarının ötesine geçilmez; o yazarlarla ancak susularak savaşılabilir. Bir alıntı bunu ispatlayacaktır;

Toplum yok!…
Düşünmesi bile içimi ısıtıyor.
Karanlık, yalnızlık,
sessizlik, huzur
ve hepsi bir kalp atışı
uzaklıkta…

Ruh halimin, kötümser bir dünya görüsü olduğuna inanmıyorum. Ruh halim dünyanın ta kendisi.. Evrimin, insan hayatına getirebileceği tek ama tek farkındalık her şeyin ötesinde olan tek şey, yani “nafilelik" olacaktır. Eğer doğru anlıyorsam aptalla yatıp kalkmayan herkes intihar eğilimlisidir. Eğer insanlar dünyayı ve hayatlarını hayalsiz ve yanılgısız, gerçekten olduğu gibi görebilseler, bir an önce ölmek için anında bir nedenleri olacaktır…
(d. 20 Temmuz 1933) The Road (Yol) adlı romanıyla 2007 Pulitzer Ödülü'nü roman dalında kazanan ABD'li yazar.

Edebiyat eleştirmeni Harold Bloom tarafından, aralarında Thomas Pynchon, Don DeLillo ve Philip Roth'un da olduğu, neslinin en iyi dört Amerikan romancısından biri olarak tanımlanmıştır. Modern eleştirmenler tarafından sıkça William Faulkner'e ve bazen de Herman Melville'e kıyaslanır.

https://tr.wikipedia.org/wiki/Cormac_McCarthy
89 yaşında hayatını kaybetmiş yazar.

https://www.haberturk.com...hayatini-kaybetti-3599886