bugün
- icardi1905 silik olsun kampanyası33
- icardi190518
- icardiyi tokat manyağı yapmak9
- futbolcu ismiyle nick almak13
- türkiyede çok abartılan arabalar21
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak19
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması10
- evlilik15
- erkeğe ne hediye alınır15
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım29
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız13
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- sözlüğün en ruh hastası yazarı8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi22
- ideal duş alma sıklığı12
- anın görüntüsü20
- integralin müfredettan kaldırılması15
- patiswiss9
- artificialintelligence11
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı22
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı51
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- sitede birine sövseniz entry 3 gün kalıyor8
- kekeme olan biri doktor olurmu11
- uzağı göremeyen insan18
- bir şarkı sözü der ki8
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz14
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel16
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- ali erbaş12
- bik bik moderatör olsun19
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
- kent lokantası niye bedava değil demek24
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt11
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır13
- istanbul suriyenin başkentidir12
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
- cumaya gidenlerin çok azalması13
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- almanya8
- azerileri çok seviyorum ne yapmalıyım13
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş13
- kanınıza rengini verir misiniz14
- aristoteles'in orta yolu10
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri12
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası14
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı14
- birini donuzlayarak ceza vermek9
- arkadaşlar biri var18
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi9
----buraya bir önsöz gelecek.----
bursa'yı anlatan defterdir.
abdal fırını'nı seçmemin tek nedeni, tarihi yerleri alfabetik olarak gezme isteğimden ötürüdür. o gün hava yağmurluydu --bir bilgi daha: ''bursa'nın havasına alışmak bir zordur, en azından ben bu şekilde düşünüyorum, çünkü bir an yağmur yağıyor ardından bir güneş açıyor ardından hava buz kesiyor... sabah şemsiye ile çıkıyorsunuz; yağmur yağmıyor aksine güneş açıyor. diğer sabah şemsiyesiz çıkıyorsunuz, o gün ıslanmış bir şekilde dönüyorsunuz, kader işte...''--
her neyse, abdal fırını'na vardım, önce fotoğraf çektim ardından da fırın sahibi ile görüştüm. hem onun söylediklerini dikkate alarak, hem de topladığım bilgileri göz önünde bulundurarak böyle bir yazı yazdım:
abdal fırını'na değinmeden önce abdal kelimesinin mahiyetini kavramamız gerekiyor.
ansiklopedilerde genelde şu bilgi geçerlidir: ''abdal: allahu teala'ya yakın sevgili (evliya) kullardan biri. arapçada, ikisi de 'karşılık, birinin yerine geçen' manalarına gelen bedal ve bedil kelimelerinin çoğulu olmakla beraber, türkçede tetlik manada kullanılmıştır. halkın açıkça bilmediği ve dünyanın nizamı (düzeni) ile vazifeli oln bu kimselerden biri vefat edince yerine başka bir veli bedal kılığından yeni görevlendirildiğinden ve çok olduklarından 'ebdal' sözü ile tanınmışlardır. ebdal olan mübarek zatlar yeryüzünde devamlı bulunur. biri vefat edince bir başkası geçirilir. sayıları yine aynı olur. allahu teala'nın müslümanlara ihsan ettiği keramelerden birisi de halk arasında 'ebdal'lerin de bulunmasıdır. allahu teala onların hususiyetleri hakkında da bir hadis-i şerif'te buyruldu ki: 'kendilerine zulmedeni affedenler. kötülük edene iyilik ederler.' ebu nuaym'ın mefu olarak bildirdiği hadis-i şerif'te de buyruldu ki: 'ümmetim arasında her zaman kırk kişi bulunur. bunların kalpleri ibrahim (a.s)'n kalbi gibidir. allahu teala, onların sebebi ile kullarından belaları giderir. bunlara ebdal denir. bunlar bu dereceye namaz ve oruç ile yetişmediler. ibn-i mesud (r.a): 'ya resulallah! ne ile bu dereceye vardılar?' diye sorunca: 'cömertlikle ve müslümanlara nasihat etmekle yetiştiler, buyurdular.' halk arasında kırk olarak olarak bilinen kimseler de yukarıd izah edildiği gibi ebdal'dır.''
abdal kelimesinin de manasını kavradıktan sonra abdal fırını'na anlatmaya başlayabilirim.
abdal fırını, bursa'dadır. abdal mahallesinde, abdal mehmet türbesi yanındadır. caddenin tam karşısında da ördekli kültür merkezi bulunmaktadır.
bu fotoğraf ördekli kültür merkezi tarafından çekilmiş, abdal fırını'nın görünümüdür:
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213369/
bu da abdal mehmet türbesi'nden bir görünümüdür:
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213364/
bu fotoğrafta da abdal mehmet türbesi'ni görebilirsiniz, ayrıca abdal mehmet türbesi'nin hemen karşısınnda abdal mehmet camii bulunmaktadır:
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213364/
abdal fırını'nı işleten kişinin abdal mehmet olduğu söylentilerin arasındadır. 1969 yılına kadar ekmek fırını olarak işletildiği söylense de boş bir fırın olarak kaldığı da söyleniyor. 1969 yılından sonra resul şahin tarafından ilk simit çıkarılmaya başlandı. bursa'nın en güzel simitleri bu fırında halk ile buluştu. resul şahin'den sonra oğlu güray şahin'de baba mesleğine kaldığı yerden devam edip abdal fırını'nı işletti. fırın şu anda da eskide olduğu gibi ihtişamını korumaya devam ediyor. fırının şu an ki yapısına baktığımız zaman, tarihi bir mekan olmadığı kanısına varabiliriz. bu da çok doğaldır, çünkü bina yenilendi.
isim olarak ayakta kalan tarihi yerlerimizden bir tanesi...
raif kaplanoğlu'da, doğal ve anıtsal eserleri ile bursa adlı kitabında fırından şöyle bahsetmektedir: 'abdal mehmet türbesi yanında bulunan simitçi. 16. yüzyıl salnamelerinde de türbe yanındaki fırından özellikle söz edilmektedir. bu fırın ile türbe arasından geçen yol ipek yolu olup çok işlekti. yolcular da genellikle burada konaklardı.''
abdal fırını'na gittiğinizde göreceksiniz gerçekten çok kalabalık bir fırın ve gerçekten simitleri güzel. inşallah yolunuz bir gün bursa'ya düşer, abdal fırını'nda simit yemek size de nasip olur.
tam adresini de yazayım: 'abdal mahallesi, 12 fırın sokak, no:8, osmangazi/bursa.'
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213357/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213360/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213362/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213363/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213365/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213366/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213367/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213368/
abdal simit firini.
diğer konu, abdal köprüsü.
bursa'yı anlatan defterdir.
abdal fırını'nı seçmemin tek nedeni, tarihi yerleri alfabetik olarak gezme isteğimden ötürüdür. o gün hava yağmurluydu --bir bilgi daha: ''bursa'nın havasına alışmak bir zordur, en azından ben bu şekilde düşünüyorum, çünkü bir an yağmur yağıyor ardından bir güneş açıyor ardından hava buz kesiyor... sabah şemsiye ile çıkıyorsunuz; yağmur yağmıyor aksine güneş açıyor. diğer sabah şemsiyesiz çıkıyorsunuz, o gün ıslanmış bir şekilde dönüyorsunuz, kader işte...''--
her neyse, abdal fırını'na vardım, önce fotoğraf çektim ardından da fırın sahibi ile görüştüm. hem onun söylediklerini dikkate alarak, hem de topladığım bilgileri göz önünde bulundurarak böyle bir yazı yazdım:
abdal fırını'na değinmeden önce abdal kelimesinin mahiyetini kavramamız gerekiyor.
ansiklopedilerde genelde şu bilgi geçerlidir: ''abdal: allahu teala'ya yakın sevgili (evliya) kullardan biri. arapçada, ikisi de 'karşılık, birinin yerine geçen' manalarına gelen bedal ve bedil kelimelerinin çoğulu olmakla beraber, türkçede tetlik manada kullanılmıştır. halkın açıkça bilmediği ve dünyanın nizamı (düzeni) ile vazifeli oln bu kimselerden biri vefat edince yerine başka bir veli bedal kılığından yeni görevlendirildiğinden ve çok olduklarından 'ebdal' sözü ile tanınmışlardır. ebdal olan mübarek zatlar yeryüzünde devamlı bulunur. biri vefat edince bir başkası geçirilir. sayıları yine aynı olur. allahu teala'nın müslümanlara ihsan ettiği keramelerden birisi de halk arasında 'ebdal'lerin de bulunmasıdır. allahu teala onların hususiyetleri hakkında da bir hadis-i şerif'te buyruldu ki: 'kendilerine zulmedeni affedenler. kötülük edene iyilik ederler.' ebu nuaym'ın mefu olarak bildirdiği hadis-i şerif'te de buyruldu ki: 'ümmetim arasında her zaman kırk kişi bulunur. bunların kalpleri ibrahim (a.s)'n kalbi gibidir. allahu teala, onların sebebi ile kullarından belaları giderir. bunlara ebdal denir. bunlar bu dereceye namaz ve oruç ile yetişmediler. ibn-i mesud (r.a): 'ya resulallah! ne ile bu dereceye vardılar?' diye sorunca: 'cömertlikle ve müslümanlara nasihat etmekle yetiştiler, buyurdular.' halk arasında kırk olarak olarak bilinen kimseler de yukarıd izah edildiği gibi ebdal'dır.''
abdal kelimesinin de manasını kavradıktan sonra abdal fırını'na anlatmaya başlayabilirim.
abdal fırını, bursa'dadır. abdal mahallesinde, abdal mehmet türbesi yanındadır. caddenin tam karşısında da ördekli kültür merkezi bulunmaktadır.
bu fotoğraf ördekli kültür merkezi tarafından çekilmiş, abdal fırını'nın görünümüdür:
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213369/
bu da abdal mehmet türbesi'nden bir görünümüdür:
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213364/
bu fotoğrafta da abdal mehmet türbesi'ni görebilirsiniz, ayrıca abdal mehmet türbesi'nin hemen karşısınnda abdal mehmet camii bulunmaktadır:
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213364/
abdal fırını'nı işleten kişinin abdal mehmet olduğu söylentilerin arasındadır. 1969 yılına kadar ekmek fırını olarak işletildiği söylense de boş bir fırın olarak kaldığı da söyleniyor. 1969 yılından sonra resul şahin tarafından ilk simit çıkarılmaya başlandı. bursa'nın en güzel simitleri bu fırında halk ile buluştu. resul şahin'den sonra oğlu güray şahin'de baba mesleğine kaldığı yerden devam edip abdal fırını'nı işletti. fırın şu anda da eskide olduğu gibi ihtişamını korumaya devam ediyor. fırının şu an ki yapısına baktığımız zaman, tarihi bir mekan olmadığı kanısına varabiliriz. bu da çok doğaldır, çünkü bina yenilendi.
isim olarak ayakta kalan tarihi yerlerimizden bir tanesi...
raif kaplanoğlu'da, doğal ve anıtsal eserleri ile bursa adlı kitabında fırından şöyle bahsetmektedir: 'abdal mehmet türbesi yanında bulunan simitçi. 16. yüzyıl salnamelerinde de türbe yanındaki fırından özellikle söz edilmektedir. bu fırın ile türbe arasından geçen yol ipek yolu olup çok işlekti. yolcular da genellikle burada konaklardı.''
abdal fırını'na gittiğinizde göreceksiniz gerçekten çok kalabalık bir fırın ve gerçekten simitleri güzel. inşallah yolunuz bir gün bursa'ya düşer, abdal fırını'nda simit yemek size de nasip olur.
tam adresini de yazayım: 'abdal mahallesi, 12 fırın sokak, no:8, osmangazi/bursa.'
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213357/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213360/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213362/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213363/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213365/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213366/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213367/
http://galeri.uludagsozlu...om/r/abdal-fırını-213368/
abdal simit firini.
diğer konu, abdal köprüsü.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar