bugün

baba, tek çocuğun olduğum için beni çok seviyorsun. belki de şımarmayayım diye hiç belli etmiyorsun ama başıma bir şey gelse dünyanın yıkılacağını biliyorum. hiç çalışmasam, okul okumasam yanınızda kalıp senin paranla yaşasam yine de sesini çıkartmazsın biliyorum. bir siyaset sohbeti yaptığımızda beş saat boyunca konuşursun. oğluna içki, sigara ikram edersin. kardeşlerinden ve annenden küçük yaşlarda falso yemişsin. ama hala her bayram onlara yüzünde bir gülümse ile gidersin. seksenlerde inançların uğruna hapislere girmişsin. çok şey yaşamışsın belki de ruhun bitkin, ama en az benim kadar enerjik ve neşelisin. borç batağındasın, ay sonunu nasıl getireceğim diye hesaplar içindesin ama hala gülüyorsun. bu düşüncelerini bize belli etmiyorsun. "amaaan, koy götüne hallederiz oğlum bir şekilde" diyorsun her seferinde. işçisin, emekçisin. 12 yaşından beri ağır işlerdesin. 50 yaşına gelmiş, emekli olmuşsun ama hala ağır işlerdesin. sen adamın dibisin. kelsin ama adamın dibisin.
baba, yemek yerken ağzını şapırdatıyorsun, şapırdatma.
adam mısın lan diye sormayı çok isterdim ama sonucu belli.
Dünyada nefret ettiğim tek insansın vesselam. Babalığın ne olduğunu bilmeden yaşıyor, banada babasızlığı yaşatıyorsun. Hani kızlar babaları gibi erkeklere aşık olurdu? Hani babalar kızların ilk aşkıydı? Tüm bunların yalan olduğunu gösterdin baba bey. Yaptığın tek şey bana ve anneme yalanlar söylemek oldu. Aferin erkek olduğun her yalanından anlaşılıyordu. Sayende hangi erkeğin yalan söylediğini anlıyorum bana kattığın bu aptalca şeyden dolayı teşekkür ederdim fakat bunu bile hak etmiyorsun. Beni bu hayatta yalnız bırakmanın bedeli ağır ödemen dileğiyle. Biyolojik Kızın.
baba, 4 aydir ziyaretine gelecem oğlum diyorsun ama ben hariç bodrum, marmaris her yere gidiyorsun. Bir de telefon açip "oğlum gelmesem mi zaten 1 ay sonra sen geleceksin" demen yok mu.. Ah babam allah uzun ömür versin sana.
Iyiki varsın baba.

bazen senin bana kızdığın ya da benim sana kızdığım noktalar olabilir ama bunlar ufak tefek şeyler.

olur boyle baba kız arasında.

bir keresinde o kadar cok ağlamıştim ki telefonun diğer ucunda ışte o zaman bana 'ağlama' demiştin ve sesin o kadar titriyordu ki. senin ağlamana dayanamazdım. 'Neden? Babalar ağlamaz demi?' Demiştim ve yine yüzünu gülümsetmeyi başarabilmistim.

sen ve annem olmadığıniz müddetce ben bir hiçim. Siz hayatimdaki her şeyden daha değerlisiniz benim için.

insanların sevgilileri falan oluyor. Onlara o kadar değer veriyorlar ki ve gerçekten birden ailelerinden bile daha önemli bir konuma geliyor o sevgili. Ben bunu anlayamıyorum belki de hiç anlayamayacagim.

hayatta annem ve babamdan daha fazla sevecegim tek insan yalnızca çocuğum olur bunu biliyorum.
hergün paketinden 2 dal sigara çalıyorum. 2 senedir yakalayamadın amk. bu entryi de okumayacaksın ve yine yakalayamıyacaksın. malsın dostum sen. sabah yine çaldım. ahaha salak.
HATIRLADIĞIM YANINDAYKEN HEP MUTLUYDUM. MAALESEF SENiNLE MUTLU OLMA LiMiTiMiZ ÇOK KISAYMIŞ, ASLA iSYAN ETMiYORUM KADER DiYORUM BUNU YAŞAMAK VARMIŞ.. iKi BÜYÜK DiLEĞiM VAR, BiRiNCiSi GÜN GELiR BENDE EVLAT SAHiBi OLURSAM EVLATLARIMINDA BENiM GiBi BABALARININ YANINDA HEP MUTLU OLMASINI iSTERiM. DiĞER DiLEĞiMDE BU ÇOCUK NE KADAR BÜYÜMÜŞ OLSADA, ALLAH'IN HUZURUNDA YiNE SENiN YANINDA HEP KÜÇÜK KALARAK O MUTLULUĞU SONSUZA KADAR YAŞAMAK iSTERiM.
sevgini hiç göstermesen de biliyorum beni seviyorsun baba.
selam baba.
ya bak. tamam on numara adamsın. karpuzun en iyisini seçiyorsun, evine bağlısın, televizyon kumandasını hiç itiraz etmeden veriyorsun falan. tamam çogüzel tamam arika. da! da! da! şu geceleri gelip daha yatmadın mı oğlum demene uyuz oluyorum baba ya. öküz kadar oldum ya. yani bildiğin öküz kadar adam oldum. ama yine de seviyorum lan seni. bir bildiğin vardır herhalde. bir gün ben ölürsem, sen keşke sabaha kadar bilgisayarın başında otursaydın da çıtımı çıkarmasaydım diyeceksin, sen ölürsen de ben diyeceğim ki, keşke beni akşam 8'de yatağıma soksaydın diye. işte bu günlerin kıymetini bilmek mi denir, ne denir bilmiyorum. iyi ki varsın işte. al al kumanda da senin olsun. ama o koltukta hep otur. sensiz olur mu lan dünya hiç.
Gel sen şu haftalığı iki katına çıkar. Hı olmammı.
seneye programlı hazırlanıp kesin kazanıcam hocam, dersane tercihim fem den yana belki şifre mifre gelir. Bide cebimi harçlıksız goma he?
bugün beni çok üzdün.
neden kariyer yapmak yerine biraz da bana babalık yapmayı denemedin? senin kariyerine de parana da sokayım. hem de sarsılarak. net.
az önce sırf bilgisayarda takılıcam diye geçtin içeri yattın. puştsun falan ama arada yapıyorsun böyle küçük süprizler.
alttan 28 kredi var ve yaz okulunu da kazandım. hayat ne garip dimi baba? neyse birkaç gün daha buralardayim ve şu depoyu fullemeye ne dersin ortak?
bi gün babalık yapmak aklına gelir umarım.
seni düşündüğümde keşke yalnız iyi şeyler gelseydi aklıma..
koskoca bir yıldır evime gelmeme sebebimsin ama yine de telefonda sesini duyunca neden özlüyorum ağlayacak gibi oluyorum inan ben de bilmiyorum, yakıştıramıyorum kendime.
hani babalar kızlarının kahramanıdır ya baba sen neden değilsin?
evet, maddi hiç bir şeyi esirgemedin, her şeyim tam belki ama içimde sayende koskoca bir güvensizlik büyüttüm herkese karşı. annemi aldattığını öğrendiğim o gün var ya baba hani dünyanın başıma yıkıldığı gün. işte o gün otoritesine kayıtsız şartsız teslim olduğum, saygı duyduğum adamı kaybettim ben.
sen ki beni annemden daha çok severdin, ben ki aramıza kimseyi almaz sadece sana anlatırdım derdimi.
şimdi birbirimize kurduğumuz iki üç içi boş cümle, adetten sayılan hal hatır sorma, gelmemek, görmemek için yaratılmış bir düzine bahane. sen de biliyorsun senden kaçtığımı ama kendine itiraf edemiyorsun. bunları sana çok benzediğim için biliyorum baba, anlatmasan da biliyorum. en çok da bana bu yaşta bu kadar sorumluluğu yüklediğin, kendi annemin bile yüzüne bakarken suçlu hissettirdiğin için affetmeyeceğim seni. bunu sen de biliyorsun. aramıza koyduğun mesafeyi asla aşamayacağını bildiğin gibi.
Beklemediğim bir anda gittin hem gittiğin için sana hem engel olamadığım için kendime kızgınım sırf o ipi boynuna geçirdiğin için seni ömrüm boyunca affetmiyicem ama sırf küçükken en sevdiğin kızın olduğum için, birlikte güreşler yaptığımız için, bana ne olursa olsun doğru olanı seçmeyi öğrettiğin için, en önemlisi ilk ve tek aşık olduğum adam olduğun için ömrüm boyunca seni özliyicem.
sonuçlar kötü olabilir ama neden kızıyorsun? benim kalbim yok mu? bir sene daha emek eder daha iyi yerlere giderim. bu bağırış bu haykırış niye?
seni hiç affetmeyeceğim baba. sen ne layığıyla bir baba olabildin, ne de anneme layık bir eş olabildin. insanların haketmediği şeyleri yaşamasına sebep oldun. Ufakken yanlışlarının farkında değildim ve sürekli senin yanına gelir, seni ziyaret ederdim de sonradan seninle görüşmeyi kestim ya, sen de hiç aramadın hani. Akıllandım baba, aklım başıma geldi. Sen hiçbir zaman benim gibi bir evladı haketmedin. Ölünün arkasından konuşmak yanlış evet ama varsa eğer ahirette de iki elim yakanda olacak.
yanlış yere yazmışın.
babasıyla hiçbir zaman içli dışlı olamamış yazarın serzenişidir yahut öyle bir şey. zira anneye vefası, fedası ve bilimum kavramlar için bir methiye yazılabilirken babaya daha çok ''ukteler'' sunulur.

babalar günü'ünde ona vermek üzere yazmıştım, veremedim. cesaret edemedim, ne bileyim.

seninle ''münasebetimiz'' biraz başka,
hiyerarşik gibi, sınırlar bellimsi.
pek tabii, bu; baba-evlât ilişkisi.
onda işler anne gibi yürümez,
hop deyince babanın dibi düşmez.
biraz ısrar lâzım, biraz şımarmak, biraz tarz.
eh, kızsan bir de, bir şey kesin; o da naz.

bilirim, babalar kızlarına ayrı bayılırlar,
ne de olsa birbirinin sonsuz aşkı bunlar,
dile getirilmese de o yüksek voltaj,
senin, benim için birine ''ters bakman'' yeter.
beni üzdü diye, ben kırıldığım için.
kızı incindi diye ''adam kovalamak'',
işte o zaman benim ego tavan, dön bir bak.

ama haklısın baba.
kimse dayanamaz sevdiğinin gözyaşına.
değil ki baba.
ve belki en büyük ilk aşkına.
ona çaktırmadan halletmeli meseleyi,
hâlâ bir ''Dağılın ülen!'' statüsü var tabii.

olsun.
ben alıştım.
ben biliyorum.
''kızım'' dediğinde duyuyorum,
sesindeki sevgiyi.
yüzünde asla görünsün istemediğin o inciyi.
o anda ''iyi ki kızımsın.'' diyorsun aslında,
biliyorum ben, bildiğimi bil, cidden baba.

temiz çamaşırlarını yerleştirmek için mesela,
gelen o ''baba kokun'' yeter dolabı açtığımda.
''neymiş o?'' diye sorma hınzır hınzır,
tarifi yok çünkü aslında.
deri ceketin, parfümün, tıraş losyonun,
şampuanın, belki sabunun.
biraz bunlar da sinmiş ama,
merkezde hep senin kokun.
ve ''bana göre'' öyle olduğu için,
''benim babam'' olduğundan,
benden başka kimse alamayacak onu.
ha, kardeş alır; o da ayrı konu.
bu bahsettiğim, sadece benim için,
imâlâtı özel biraz, hususî.
hep benimle kalacak, kalası.

hiç dile getir(e)mesek de,
değerliyiz deli gibi, birbirimizin nezdinde.
bedenen yanımda olsan da olmasan da,
''baba kalbin'' hep arkamda, biliyorum.
ben de pek söyle(ye)mem ama biliyorsun:
seni çok seviyorum!
seni seviyom güzel insan.