(bkz: konuşsam tesiri yok sussam gönül razı değil)
(bkz: en naif küfürlerim seninle)

arapların, ingilizlerin, yunanlıların, fransızların, kürdlerin ama daha çok arap ve kürtlerin tecavüzüne uğramış bir annenin çocuğunun zırlamaları.

Edit: Bu annenin çocuğu açıklama yapmış. Neler götürdü diye.

görsel

bul osmanlıca bilen birini oku çıldırtma adamı...

Edit: şahsın kaçmasından mütevellit başlık başıma kalmıştır.
kendi çıkarları için uğraşan sözüm ona kurtarıcılardır.
o devrimler belli ki birilerinin aklını götürmüş, götüyle konuşmak insanları insanlıktan çıkaran bir özelliktir zira.
(bkz: yine mi bamya)
şerefsizin önde gidenleridir..

atatürk, ismet inönü ve silah arkadaşlarının yaptıklarını tam anlamıyla bu sözle açıklamaya çalışan zevzeklerin olması şaşırtıcıdır.

bu zevzeklere şeriat bir yönetim şekli değildir ve olamaz, şeriat kişinin kendisi için, kendi kendine uygulaması gereken bir sistemdir. tıpkı esas cihadın kişinin kendiyle mücadelesi oluşu gibi demek isterim.

herşey özgürlük içindir. atatürk ve arkadaşları da bunun için mücadele etti.
ibadet eden müminler de geçecekleri boyutta hafif, rahat, güçlü ve özgür olmak için...

ama düşünmeyi sevmeyen, güdülmeye bayılan bu zevzeklerin bunları anlayacağını sanmam ve beklemem de.
annelerinin ingiliz/yunan askerleri tarafından götürülmesini* inkılaplara tercih eden bireylerin sözüdür. belki de götürülme işlemini seyredemeyecekleri içindir bu üzüntü.

Memleket veled-i zina, yarı türk yarı ecnebi çocuklarla dolu olsaydı kimse ahlaki erozyona uğramayacaktı işte.
* atatürk ve ismet inönü'nün arasında bağlantı kurulmasına hak veriyorum. (her ne kadar inönü atatürk'ün ölmesinden sonra yanlış politikaları birbir uygulamış olsa da) yalnız atatürk'ün tayfasının kimler olduğunu anlayamıyorum?

zorda kalmış (milliyetçiliğin gümbür gümbür geldiği bir dönemde çok milletliliği yaşamaya çalışan ve toprakları padişah fermanıyla akıp gitmek üzere olan) bir milletin dopdoluluğunu anlayamıyorum? (ahlaklı olmaları büyük doluluk. şimdiki gibi.)

yaptığı devrimlerle ırzına geçildi dedilen millete; onurunu geri vermek, dininizi istediğiniz şekilde yaşayın yeter ki kendinizle yaşayın diye salık vermek miydi ırza geçmek? tüm toplumların ve tüm liderlerin ağızlarını açık bırakarak ülkeyi kurması ve tüm dünyaya kabul ettirmesi miydi ırza geçmek?

ya da cemaat ve tarikat toplumuna dönüşmesini engellemesi miydi ırza geçmek? kendi dillerini öğrenmeleri ve konuşmalarını sağlaması mıydı ırza geçmek?

kıçı koltukla bütünleştirip konuşmak oldukça rahat olmalı. bakalım kendisi ne demiş:

"Uçurum kenarında yıkık bir ülke... türlü düşmanlarla kanlı boğuşmalar... yıllarca süren savaş, ondan sonra, içerde ve dışarda saygı ile tanılan yeni vatan, yeni sosyete, yeni devlet ve bunları başarmak için arasız, devrimler... işte, Türk genel devrimi..."

yoksa son meclis konuşması mıydı?

"Bizim devlet idaresindeki ana programımız, CHP programıdır. Bunun kapsadığı prensipler, idarede ve siyasette bizi aydınlatıcı ana hatlardır. Fakat bu prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır. Biz ilhamlarımızı, gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz. "

inancın bireysel düzeyde kalmasını istemesi birilerinin içine oturuyor olmalı. elbette oturmalı! çünkü inanç çok büyük paralar ve çok büyük güçler getiriyor. bu gücü tüm partiler kullandı ve kullanmaya devam ediyorlar. bu gücü bu yönlerde kullananların ve bundan yararlananların hırlamasını doğal karşılıyorum. köpeğin kemiğini önünden alsanız onun beş katı olmanızı önemser mi ki?

diğer dooğru! abdi ipekçi'ler, dursun turan'lar, bahriye üçok'lar, uğur mumcu'lar, muammer aksoy'lar boşuna öldürülmedi. çünkü siz kendi gerçeğinizi insanlara dayatıp çıkar sağlarken çomak sokuyorlardı. çıkar sağlamanızı engelliyorlardı. alimallah(!) insanlar uyansaydı nice olurdu halınız? toplum düşünen bir toplum olsaydı nasıl sahip olurdunuz o mal varlıklarınıza?
yoktur öyle birileri. kız boğulmaktan kurtarılmış, kurtaranlarına minnet duymuş ama torunları minneti cinnet anlamışlardır.
bilseler senin gibilere bırakacaklarını yine de yaparlardı...
(bkz: boğulmaktan kurtarılan kızın torunlarının iftirası)
(bkz: çamur at izi kalsın)
"Ellerin olmadan benim olacan" felsefesini güden hödük.
hiç bir işi karşılıksız yapmayız anlayışı vardır.
götlerine balina yüzgeçi sokulasıca heriflerdir.
ülkenin birinde yaşlı bir adama sormuşlar ''kurtarıcımızı seviyor musun?'' düşünmeden cevap vermiş ihtiyar ''hayır.'' bu cevabı alanlar şaşkın ''nasıl olur bizi o kurtarmadı mı, bugünlere onun sayesinde gelmedik mi?'' yaşlı adam: ''onun geirdiği su yaptığı pisliği götürmeye yetmez''