bugün

bunların hepsi fazla değer vermek ve önemsemekle alakalı.
çok depresif bir durumdur. insanın psikolojisini geçtim geleceğini de kötü etkiler.bu yüzden derler ki :
Bir insana gerektiğinden fazla değer verirsen ya pişman olursun ya da kendini mahvedersin.
3 senenize bedel olabilir hem de hiç bir araya gelmeden.
test edildi onaylandi.

mahvetmek ne kelime. oy anam oy. kalbi alir milyon parcaya boler, ic organlarına yer degistirtir, gozleri aglamaktan balik gozune dondurur. mutluyken hayat guzel kuşlar uçuyor kafasi, mutsuzken seni kimler aldi kimler öpüyor seni kafasi yasatir.
An itibariyle yasanan seydir . depresyonun bence en buyuk sebebi bu aşk acısı illetidir . Yol vermek göndermek ve yuruyup hayata devam etmek gerekir .
aşk böyledir işte hayatının içine sıçar.
Normal aşk ise senin için ölmedi felan ise ya da tabi deli özel değilse öyle hayat felan mahvetmeyecek durumdur. Eğer normal aşkta sorun oluyorsa sebebi sizin yalnız, asosyal, fazla ilgi görmeyen biri olmanızdır.
Allah belasını versin o aşkın.
Aslında başlı başına bir küçük kıyamettir. En nihayetinde insanın bir hayatı var bunun uzun yıllarını dolu dolu yasayip sonunda saçma sebeplerle o insanın geri alamayacagi yillari elinden almak nerden baksan zalimliğin dik alasıdır.

Bu vebalin altına girenler elbet bir gün kırdığı kalbin, gasp ettiği hayatın diyetini misliyle öder.
eder. ne kadar seversen sev deliler gibi. ne olursa olsun sonunda bi problem çıkmayacağının garantisi yok. çiftin arasında sorun olmasa bile aile çevre biyerden sorun çıkabilir. o durumda da ne kadar çok sevdiysen acı da o kadar büyük oluyor. yaşanılan bunalımlar falan hayat çekilmez olur.
edit: bağlanma demekle de olmuyor tabi herkes en azından ilk aşkına deli gibi bağlanır. ne kadar bağlanırsak aşkın hakkını o kadar vereceğimizi düşünüyoruz galiba. tabi acı son er ya da geç gelince yaşanılan acı ve tecrübe paha biçilemez.
Her şeye, herkese küsmene neden olur. Uzun bir süre seni en mutlu eden şeyler bile gülümsetemez. Uzaklaşırsın, kaçarsın adeta.

Ama şu da bir gerçek ki;

(bkz: Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste)

derler.
(bkz: ya ne olacağıdı)
klasik birşeydir. hemen heme her insanın başına gelmiştir bu.

neyse benim hikayem nettir. öyle bi ilişki düşünün ki, 4 senede 3 kızla çıkmış birini öyle değiştirsin ki 'aşk ne amk ?' diyip mutluluğun formülünü bu sayede bulsun. evet 4 yılda 3 sevgilim oldu, ama son 11 ayda 9 sevgilim oldu. 11 aydır daha rahat ve mutlu bi özel hayatım var o nedenle teşekkürler eski aşklarıma gelsin.
(bkz: sezai karakoç)

(bkz: mona rosa)
Bir süreliğıne mahvedebilir. Aldığınız nefesi hissedemez, yediğiniz yemekten tat alamazsınız, heran acıdan ölecek gibi hissedersiniz ama sonuçta geçer, ölüme bile alışan insan aşk acısına da alışır.
Aşkın hayatı mahvetmesi imkansizdir ki? Aşkın rengi vardir. Siradan bir davranis değildir. En azından monoton değildir. Bir insana aşk yaşamadiğini ve bunların sadece basit bir hoslanti oldugunu söylemek yanliş bir davraniştir. "Seninki de aşk mi be" dusuncesini onun kafasina sokarsan aşkı keşfetmek için bu durumdan daha çok acı çekmeye baslayacaktir. En iyisi her daim yanında bulunan dostlarındır.
aşk gibi gelip geçici bir hisse ömrünü bağlayanlara olan olay.
aşk belki gelip geçici bir olay ama geçene kadar çok can yakıyor yakacak.